Bursa'da Aile Dramı: Çocuk Velayeti, Ev Hapsi ve Şiddetin Gölgesinde Bir Yaşam

Bursa'da Aile Dramı: Çocuk Velayeti, Ev Hapsi ve Şiddetin Gölgesinde Bir Yaşam

Bursa'da, boşandığı eşe karşı şiddet uygulamakla suçlanan Ülkü Akdemir'in hikayesi, velayet mücadelesi ve ev hapsinin ardından ağır bir cezayla sonuçlandı. Bu dramatik olay, aile içi şiddet ve adalet arayışının karmaşık yüzünü gözler önüne seriyor.

Bursa, Türkiye'nin en büyük şehirlerinden biri, son yıllarda yaşanan bir aile dramasıyla gündemde. Ülkü Akdemir, ikinci eşi Refik A. ile yaşadığı sorunlu evlilikten sonra 2 yıl önce boşandı. Boşanma sonrası, kızı P.A.A.'nın velayeti Ülkü'ye verildi. Ancak bu, Akdemir ailesinin sorunlarının başlangıcı oldu.

Eski kayınpederi H.A. ile yaşanan bir tartışma, Ülkü ve oğlu Ahmet Baran Yıldırım'ın gözaltına alınmasına yol açtı. Ahmet tutuklanırken, Ülkü ev hapsine çarptırıldı. Bu karar, özellikle P.A.A. için zorlu bir dönemin başlangıcı oldu. Haftanın altı günü annesiyle evde kalan P.A.A., sadece bir gün babası tarafından alınabiliyordu.

Durum, ağustos ayında daha da karmaşık bir hal aldı. Ülkü Akdemir, eski eşi Refik A. ile kızlarının velayeti konusunda tartıştı. İddialara göre, bu tartışma şiddetli bir kavgaya dönüştü ve Ülkü, Refik A.'ya tiner döküp bıçakla yaraladı. Ağır yaralanan Refik A., hastaneye kaldırıldı ve Ülkü cezaevine gönderildi. Bu olay, P.A.A.'nın Bursa Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından koruma altına alınmasına sebep oldu.

Ülkü Akdemir, mahkemede eski eşine yönelik saldırısını, kızına yapılan cinsel istismar şüphesiyle açıkladı. Ancak Refik A., bu iddiaları reddetti ve Ülkü'den şikayetçi oldu. Mahkeme, Ülkü Akdemir'e 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ancak 'haksız tahrik' indirimi uygulayarak cezayı 13 yıl 4 aya indirdi.

Bu olay, Türkiye'nin sosyal ve hukuki sistemine dair pek çok soruyu beraberinde getiriyor. Aile içi şiddet, velayet mücadeleleri ve adalet arayışı, toplumun çözüm bulması gereken acil konular arasında yer alıyor. Ülkü Akdemir'in hikayesi, bu konuların karmaşıklığını ve insan hayatları üzerindeki derin etkisini gözler önüne seriyor. Bu dramatik olay, toplumsal normlar ve hukuk sisteminin bu tür durumlarda nasıl işlediğine dair önemli bir vaka olarak tarihe geçiyor.