Erdoğan: S-400’leri ülkemizde göreceğiz

Erdoğan: S-400’leri ülkemizde göreceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, ABD'ye tepki göstererek "Biz Amerika ile istediğimizi alamıyorsak arayış içinde olmak zorundayız. NATO. Yıllardır Yunanistan S-300'leri kullanıyor, niye sesleri çıkmadı, Türkiye olunca niye rahatsız oluyorlar. İnşallah S-400'leri ülkemizde göreceğiz" dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;

"Ülke liderleri ile yaptığım görüşmelerde birçok bölgesel meseleyi ele alma fırsatı bulduk. Sorunlarımızı samimiyetle konuşmanın yollarını aramamız gerekiyor. Krizin, yakın zamanda hallolacağını ümit ediyorum. Temasların, Katar krizi bağlamında önemli katkılar sağladığını ümit ediyorum. Bölgenin istikrarı için çabalarımızı artırarak devam edeceğiz."

 

MESCİD-İ AKSA GERİLİMİ

"Müslümanların Mekke'deki Mescid-i Haram ve Medine'deki Mescid-i Nebevi'den sonraki 3. kutsal mabedi, Kudüs'teki Mescid-i Aksa'dır. Mescid-i Aksa'nın duvarlarını restore eden Mimar Sinan, Yahudilerin ibadetlerini yapması için bir alan açmıştır."

 

ARAPLAR BİZİ ARKADAN VURDU' DEMEK YALANMIŞ

"Araplar bizi arkadan vurdu yalanını bir kenara bırakmanın zamanı gelmiştir. Bugün ülkemizde devletimize ve milletimize karşı savaşan terör örgütleri yüzünden nasıl toplumun belli kesimlerini toptan suçlayamazsak, tüm Arapları da itham edemeyiz. Osmanlı'nın elinden çıkması ile başlayan Kudüs'ün sıkıntılı günleri, adeta kabusa dönüşmüştür. Uluslararası hukuka göre meşruiyet elde etmiş başkenti Tel Aviv olan İsrail devleti, bizim de tanıdığımız bir devlettir. Ancak Kudüs'ün 3 din için de özel olan statüsüne, Harem bölgesinin mahremiyetine saygı duymayan bir İsrail, en büyük zararı kendisinin göreceği tehlikeli bir yola sapıyor demektir. İsrail yönetiminin, işi Harem bölgesini Müslümanlara yasaklayarak işgale götürmesi, bardağı taşırmaktadır."

 

'TÜM VATANDAŞLARIMA VE MÜSLÜMANLARA ÇAĞRIDA BULUNUYORUM'

"Biz Müslümanlar için mübarek beldelerimizi korumak, imkan değil, iman meselesidir. Eğer, İsrail elindeki silahlara bakarak böyle bir yola tevessül ediyorsa çok yanılır. Filistinli ve diğer milletlerden kardeşlerimiz de bu zeminin dipdiri ayakta olduğunu cümle aleme ilan etmektedir. Buradan tüm vatandaşlarıma ve tüm Müslümanlara çağrıda bulunuyorum. İmkanı olan herkes, lütfen Kudüs'ü Mescid-i Aksa'yı ziyaret etsin. Gidemeyenler de oradaki kardeşlerimize yardım göndersinler. Bizler Mescid-i Aksa'ya ne kadar çok sahip çıkarsak, gözlerini oraya dikmiş olanların işleri de o kadar zorlaşır. Postalları ile kirletiyor, Müslüman kanı döküyorsa bunun sebebi bizlerin Kudüs'e yeteri kadar sahip çıkmıyor oluşumuzdur. Gelin hep birlikte Kudüs'e sahip çıkalım."

 

'SİNAGOGLARA SALDIRMANIN ANLAMI DA YOKTUR'

"Ben buradan milletime sesleniyorum, Mescid-i Aksa'da böyle bir şey oldu diye buradaki sinagoglara saldırmanın anlamı da yoktur, bunlar bizim dinimize göre de yasaklanmıştır. Aynı yanlışa aynı ile mukabelede bulunamayız. Biz farklıyız. Biz sadece Kudüs'te Müslümanların kutsallarına saygı gösterilmesini istiyoruz. Türkiye, en ideal çözümün 1967 sınırları içinde başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devleti ile yine aynı sınırlar içinde başkenti Tel Aviv olan İsrail devleti olduğunu söylemektedir. Sayın Cumhurbaşkanları ile yaptığım görüşmede de söyledim, Müslümanlara terörist muamelesi yapılmasını asla kabul edemeyiz. Aynı şekilde burada sinagoglara giden Musevilerin, Yahudilerin de terörist muamelesi görmesini biz kabul edemeyiz. Bunları birbirinden ayırmamız lazım. Şu anda yapılan iş, terörle mücadele bahanesi ile Mescid-i Aksa'yı Müslümanların elinden alma girişimidir. Ümidimiz bu meselenin en hızlı şekilde çözülmesidir. İsrail'in yeni bahanelerle bir zulüm yöntemi icat etmesine izin verilemez. Yeni çatışma sebepleri üretmesini değil, bölgenin huzuruna katkı sağlayacak adımlar atmasını bekliyoruz."

SEN CUMHURBAŞKANINA İZİN VERMEYECEKSİN AMA AJANLARIN BURADA CİRİT ATACAK! YOK BÖYLE BİR ŞEY

Batılılar istiyor ki, Türkiye onlar ne arzu ediyorsa, ne talep ediyorsa hemen sorgusuz sualsiz bunu yerine getirsin. İstiyorlar ki, sadece onların çıkarları masada olsun, biz fedakârlıkta bulunalım. İstiyorlar ki, bize verilen sözler çiğnensin biz sesimizi çıkarmayalım. Onlar bizim vatandaşlarımızı örselerken onların ajanları ülkemizde cirit atsınlar biz hiçbir şey yapmayalım. İstiyorlar ki attıkları her tokadın ardından cevap vermek bir yana öteki yanağımızı da dönelim. Kusura bakmasınlar artık öyle bir Türkiye yok. Sen Türkiye'nin Cumhurbaşkanına, Bakanlarına ülkende konuşma imkanı vermeyeceksin, ama ajanların gelip burada cirit atacak, ülkemi parselleyecekler, yok böyle bir şey. Yaptığınız her saygısızlığın cevabını alacaksınız.

 

BİZİ BUNLARLA TEHDİDE KALKARSANIZ SİZ KAYBEDERSİNİZ

Ülkemizde neredeyse her gün eylem yapan bir terör örgütünün Suriye'deki uzantısını isim değişikliği oyunlarıyla koruma altını alıp, silahlandırırken itirazlarımıza kulak tıkayanlar biz kendimizi korumak için operasyon yaptığımızda var güçleriyle bağırıyorlar. Ülkelerindeki kişilerle ilgili "Bu yargının işidir" diyen buna karşılık ülkemizde casusluk yaparken suç üstü yakalandığında işi krize dönüşen kendileridir. Sizdeki hukuk da bizdeki guguk mu? Almanya'da Amerika'da yapılınca suç sayılan eylem, Türkiye'de yapılınca niye hak ve özgürlük meselesine dönüşüyor. Üstelik bu işi delikanlıca götürmüyorlar. Hemen ekonomik belaltı vuruşlarına başvuruyorlar. Biz bugüne kadar hiçbir ülkenin Türkiye'deki yatırımlarıyla ters bir ilişkiye girmedik. 100 yılı aşkın süredir Türkiye'de faaliyet gösteren Alman firmaları var. Bugüne kadar hiç rahatsızlıkları olmadı. İyi de kazanıyorlar. Bizi bunlarla tehdide kalkarsanız yanılırsınız ve siz kaybedersiniz.

 

KANLI KATLİAMLARA İMZA ATANLAR BİZE İNSANLIK DERSİ VEREMEZ

I. ve II. Dünya savaşlarında karşılıklı olarak tarihin en acımasız ve en kanlı katliamlarına imza atanlar kusura bakmasınlar bize insanlık dersi veremezler. Irak, Suriye, Mısır, Libya, Kuzey Afrika, Afrika'nın diğer bölgelerinde Balkanlar'da olduğu gibi fırsat bulduklarında kan dökmekten çekinmeyenlerin bize söyleyecek sözü olamaz. Irak'ta, Suriye'deki insanların ölümünün arkasında asıl güçler bunlar değil mi? Eskiden tehditlerini süslü püslü kelimelerin arkasına saklayarak yaparlardı, şimdi alenen yapıyorlar. En azından artık daha dürüst davrandıkları için kendilerine müteşekkiriz. Kamuoüyunun süslü püslü kelimelerin arkasındaki çirkin yüzleri görmesi her zaman mümkün olmuyordu. Almanya'nın bilmem ne bakanı Türkiye'ye nasıl zarar vereceklerini medya önünde ifşa ettiklerine göre anlaşılan iyice çaresiz durumdalar.

 

VAKTİ ZAMANI GELİNCE HEPSİNİN AJANLARININ ÜZERİNE BİNECEĞİZ

Gezi olaylarına ümit bağladılar olmadı. FETÖ'ye umit bağladılar olmadı. Bir ara DEAŞ'ı üzerimize saldılar. Ama hiç heveslenmesinler. Şu ifadeye bak, "YPG terör örgütünü kullanmayın SDG'yi kullanın" Artık ne yaparlarsa yapsınlar çuvala sığmıyorlar. Bunlar bütün açıklığıyla ortada. Farklı kesimler üzerindeki arayışlarını yakından takip ediyoruz. Vakti zamanı gelince hepsinin ajanlarının üzerine binmeye devam edeceğiz.

 

ALMAN FİRMALARININ HİÇBİRİNE SORUŞTURMA AÇILMADI

Alman firmaların Alman politikacılarından daha ferasetli, vizyon sahibi olduğunu görüyoruz. İş dünyasından gelen sinyaller yeni yatırımların kesintisiz sürdüğüne işaret ediyor. Türkiye'deki Alman firmalarının hiçbiriyle ilgili ne bir soruşturma ne bir kovuşturma kesinlikle yoktur, bu bir yalandır, hedef saptırmadır. Firmalarınıza sorun, nerede ne var. Eğer bulabiliyorsanız getirin gereğini yapalım. Şehir hastanelerimizle ilgili İstanbul İkitelli Hastanesi yaklaşık1,5 milyar dolarlık bir yatırım. Bunun kredi anlaşmasını İstanbul'da imzaladık. Yüzde 80'i Japon firması yüzde 20'si öz sermaye olmak üzere. Şu anda çalışmalar başladı. Dere yatağında akıyor, sıkıntı yok. Dereyi yatağından çıkarmayı Allah'ın izniyle bunları gücü yetmeyecek.

 

İNŞALLAH S-400 FÜZELERİNİ ÜLKEMİZDE GÖRECEĞİZ

Eskiden büyük ölçüde yurtdışından aldığımız savunma sanayi malzemelernii artık kendimiz üretiyoruz çok şükür. İleride artık kimseye ihtiyacımız kalmayacak. Dün havalimanında gazeteci sordu, ABD eğer S-400 anlaşmasını Rusya ile yaparsa gerilime neden olur demiş. Neden gerilime neden olsun? Biz yıllardır ABD'yle bu tür şeylerde istediğimizi yapamıyorsak arayış içerisinde olmak durumundayız. Bunlar bir arayışın ürünüdür. NATO ülkesi olan Yunanistan yıllardır S-300'leri kullanıyor, kimsenin sesi çıkmıyor. Biz şu anda Rusya Federasyonu'yla ilgili adımları attık. İnşallah S-400 füzelerini ülkemizde göreceğiz.

 

TÜRKİYE MUHATAPLARINI PAZAR KENDİSİNİ PAZARLAMACI GÖRMÜYOR

Türkiye tüm uluslararası normları karşılayan hukuk sistemi, aydınlık geleceği ile bütün yatırımcıları ülkesine bekliyor. Ülkemizin imkanları uluslararası yatırımcıların emrindedir. Biz sadece kendimiz kazanalım demiyoruz. Hiçbir zaman muhataplarımızı pazar kendimizi pazarlayan olarak görmedik. Hep kazan kazan dedik. Şu ana kadar bunun tersine bir örneği kimse gösteremez.

 

GELİN MASADA OTURALIM AMA ADİL VE EŞİT OLACAKSINIZ

Avrupa'da, ABD'de eyaletler OHAL kararı alıyor. Sesiniz çıkmıyor. Kaldı ki bizdeki OHAL terör örgütlerine yöneliktir, şirketlere değil. Buna rağmen bizi tehdit etmekten geri durmuyorlar. Açıkça iade ediyorum, Türkiye'yi ambargo tehditleriyle korkutacağınızı sanıyorsanız büyük bir bedeli göze almanız gerekiyor. Bu milletin ve ülkenin arkasında Avrupa'nın her ülkesinden, dünyanın her yerinden insanların desteiği ve ümidi vardır. Biz neyi temsil ettiğimizi çok iyi biliyoruz. Bunun ağır sorumluluğunu üzerimizde hissediyoruz. Siz kime çattığınızı bildiğinize emin misiniz? Size bu tehditkâr üslubu bir yana bırakıp ülkemizle adil ve eşit şartlarla tartışmanızı, masaya oturmanızı tavsiye ediyorum. Gelin masada oturalım ama eşit şartlarla konuşalım. Ama köşeye sıkıştıralım falan demeden adil olacaksınız.

 

MİLLETİMİZİ SURİYELİLERE KARŞI TAHRİK ETMEK İHANETTİR

İşleri oluruna bırakarak bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek güçlenmek için diğer toplumların üzerine basmayı maharet sayarak, elimize verilen reçetelerle ülkemizi hak ettiği yere çıkaramayacağımızı biliyoruz. Bedelini ödemek pahasına olsa hak ve hakikat yolundan ayrılmayacağız. Ülkemize gelen 3,5 milyon Suriyeli kardeşimize bu yüz den sahip çıktık. Batı sahip çıktı mı? Hayır. Her toplumda olduğu gibi Suriyeliler arasında adli vakalara karışma olabilir. Ama istatistikler gösteriyor ki Suriyelilerin olaylara karışma oranı çok düşüktür. Suriyelilere karşı milletimizi tahrik etmek isteyenler en az PKK'lılar en az FETÖ kadar büyük bir ihanete aracılık ettiklerini bilmelidirler.