NECDET PEKMEZCİ

NECDET PEKMEZCİ

Milli Fedakârlık Vergisi’nin Tam Vakti

Şayak kalpaklı adam mütemadiyen mütereddit, odasında volta üstüne volta atıyor. . Masanın üzerindeki küllük istif istif sigara leşi..

Bu adam Mustafa Kemal, yani Gazi Paşa…

TBMM’nin Ulus’taki binasındaki odasında ceberut karanlık! Gaz lambası da henüz yakılmamış Mustafa Kemal’in tasarruf emri üzerine…

Çünkü o Gazi Paşa, derdi gücü, Kavuy-ı Milliye’nin kurmayları ve neferlerinin iaşesi…

Yokluk, yoksulluk seneleri…

Yunanılar ki aslı emperyalistler Sakarya’yı ha geçti ha geçecek.

Bir vakit sonra Şayak Kalpaklı adam hüzünlendi…

Vaki ki tarih tam tamına 2 Ağustos 1921’di.

Gizli oturumla toplanmıştı TBMM..

Gizli oturumda İzmir Mebusu Mahmut Esat Bey’in şunları anlatıyordu cepheye ilişkin:
“…Ordunun ihtiyaçlarından birisi de kumandanların ifadesine nazaran yiyeceği, içeceği yok. Ordu ricat ettiği zaman kâfi derecede erzakını alamamış. …Bir kaç nefere tesadüf ettim. Onlarla görüştüm. …Biz düşmanı yenmeye geldik, Zararı yok biraz da aç döğüşürüz dediler. …Yalınayak bir nefer yanıma geldi. Heyetle ben neferin önünde yere bakmaya mecbur olduk ve sıkıldık. Burada haykırarak istemediğime utandım. “

3, 4, 5 Ağustos 1921 tarihleri mühimdi Mustafa Kemal ve millet için. Meclis’te, askerî durum, maliye ve “Başkumandanlık İhdası” görüşüp, tartışılıyordu. Kavgalı geçiyordu gizli açık oturumlar!
Nihayet Gazi Paşa istediğini aldı Meclis’ten 5 Ağustos 1921’de günü

Meclis yetkilerini devretti, Mustafa Kemal’e…

Kanun Hükmünde Kararname yetkisi de elindeydi Paşa’nın..
Ve Mustafa Kemal, olağanüstü koşullarda ilk iş olarak, 7-8 Ağustos’ta Tekalifi Milliye(Ulusal Yükümlülük” emirlerini yayınladı…
10 maddeydi bu emirler…

Türkiye yükümlülüklerini yerine getiriyordu millet de…
Kimi bir çift çorap verdi, kimi evindeki deden kalma kaputunu, kimi çarık tedarik etti kimi bilmem hangi cepheden abisinin getirdiği ve kötü günler için sakladığı mavzerini verdi devlete…

İşte o Mustafa Kemal başardı bunu.
Ki o hala yol gösteriyor milletine, önderlik ediyor…

OHAL koşullarındayız..
Kimi ÖTV’yi yüksek bulup isyan ediyor, kimi elektrik, su zammına karşı çıkıyor…

Oysa Mustafa Kemal’in yolundan yürüyenler için çare belli.

Millete gitmek, öyle zamla mamla olmaz Mehmetçiğin ihtiyacını karşılamak için.

Çıkartırsın “Milli Fedakârlık Vergisini”!

Bir şeref Belgesi verirsin Milli Fedakarlık Vergisini ödeyenlere; “ Dersin ki bu verginin bedeli;dün Çanakkale’de, Sakarya’da Kocatepe’de ödendi. Bugün de Bestler dereler, Cudi, Gabar, Cerablus ve Kandil’de ödeniyor…
Hane başına ;”yüz”; “2 yüz”,” 3 yüz”, “5 yüz” neyse TSK’nın ihtiyaç duyduğu parayı  toplarsın.

Sabancı da Koç da Ciner de Doğan da bilmem ne kadar türedi milyarder varsa öğrenciden işçiden, memurdan, bakkaldan aldığın kadar alırsın onlardan da..

Korkmayın Varlık Vergisi’nin tarihinden…

Azınlıklar Aşkale’ye gönderilmişlerse Türklerde yol vergisine gitmişlerdir Sivas’tan Çorum’dan K.Maraş’tan Adana’dan bilmem nereye. Yayan-yapıldak.

Okuyun eski Maliye Bakanı Zekeriya Temizel’in anılarını kaleme aldığı “Çekerek Kıyılarında>” adlı kitabını…

Öğrenin, bu memlekette canı yananların sadece ecnebilerin olmadıklarını…

Önceki ve Sonraki Yazılar