AYDIN DOĞAN’DAN BUGÜNE SATIŞA ÇIKARILAN POAŞ!
"Avusturya'nın OMV şirketinin Petrol Ofisi hisselerini satışa çıkardığı şu günlerde dünden bugüne neler oldu?" sorusu içerisinde sadece yaşananları hatırlamakla kalmayıp başka cevaplarda bulacaksınız!
Arzu Erdoğral ve Rumiye Kasım’ın Özel Haberi
1941 yılında, kamu ve özel sektör kuruluşları ile nihai tüketicilerin gereksinimini karşılamak ve petrol ile petrol ürünlerini satın almak, ithal etmek ve ülkenin çeşitli yerlerinde stoklar oluşturup pazarlamasını yapmak amacıyla T.C.DEVLETİ adına kurulmuş olan “Petrol Ofisi (POAŞ)” 1983 yılında Anonim Şirket yapısına kavuştu, 2000 yılında ise özelleştirildi.
İŞ-DOĞAN A.Ş NİYE KURULDU?
İş Bankası ve Aydın Doğan'ın şirketi, Petrol Ofisini satın almak için İş-Doğan A.Ş'nin kurulmasından sonra devletin bankası Vakıfbank'ın da olduğu bankalar konsorsiyumundan borç alarak, POAŞ 1 milyar 260 milyon dolara satın alındı.
Buna bir de “DIŞ BANK” olayı bağlanıp ve “ALMANYA FRANKFURT İŞ BANKASI GMBH” üzerinden TRİLYONLARCA MARK aktarılıp; İŞ BANKASINI YÖNETENLER tarafından kıyak çekildi. Acaba DOĞAN HOLDİNGE bu kadar kıyak niçin çekildi? Kimler bu işe ön ayak oldu? Kimler bu işten ne kadar kendileri ve yakınları adına menfaatlendi?
İŞ BANKASI'NIN YÖNETİM KURULU ÜYESİNDEN BİRİSİ KEMAL KILIÇDAROĞLU’YDU!
O dönem, Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, Özelleştirmeden Sorumlu Devlet Bakanı ANAP'lı Yüksel Yalova’ydı. İş Bankası'nın 4 yönetim kurulu üyesinden birisi ise Kemal Kılıçdaroğlu’ydu!
Aynı dönemde, “Rio Tinto ve yerli işbirlikçi şirketler ve holdingler üzerinden; Bor Madeni ve Maden Yataklarının Özelleştirilmesi Adına” birileri, birileri adına… KATRİLYONLARCA LİRALIK zincir ortaklı şirketler ve nitelikli organize dolandırıcı ÇETELER ve de makamı menfaati için satabilmiş bazı PİYONLAR” desteğiyle acaba kimlere kıyak çekilmek istendi? Kimler bu işlerden nemalanıp bunca parayı İÇ etmişlerdi? Sonra da DOLARI ÜÇE KATLATIP HÜKÜMETİ YIKANLAR kimler? Belli değil mi? Sonra da MİLLETİN gözüne baka baka yalan söyleyip “ANAYASA KİTAPÇIĞINA BAĞLAMADILAR MI?
Ayrıca birileri de çıkıp; Dönemin Cumhurbaşkanı Sayın AHMET NECDET SEZER’e “NANKÖR KEDİ” demedi mi?
“ZİHNİYET DEVRİMİ İTİBARIYLA BİR İLK!”
22 Temmuz 2000 tarihinde POAŞ’ın satış sözleşmesi, Türkiye İş Bankası A. Ş- Doğan Şirketler Grubu Holding A. Ş Ortak Girişim Grubu ile Özelleştirme İdaresi Başkanlığı arasında Ankara Sheraton Oteli’nde imzalandı. Törene katılan Yalova, orada yaptığı konuşmada “POAŞ’ın satışının, özelleştirme açısından önemli bir dönemeç olduğunu vurgulayıp, aynı zamanda zihniyet devrimi itibariyle de bir ilki oluşturduğunu belirtse de bu farklı bir dönemeçti!
Ne olduysa da özelleştirilmenin gerçekleşmesinden sonraki süreçte oldu.
İstanbul Hilton Otelinde 5-6 Adet SİAE ve MOSSAD Ajanlarını İmam diye takdim ederek DİNLER ARASI DİYOLOG diyerek KATRİLYON LİRAYI Hilton’a faturalattırıp; Devleti ve Milleti Din adına dolandıranlar acaba belli değil mi?
TÜM BORÇ, POAŞ'IN ÜZERİNE YIKILDI
Doğan Grubu ve İş Bankası halka açık karlı Petrol Ofisi ile birleşip, bankalar konsorsiyumundan alınan borcu Petrol Ofisi'ne ödetmek istedi. Bu öyle bir girişimdi ki onlar hiç para vermeyecek Petrol Ofisi, kendi kendini ödeyecekti. Yani tüm borç, POAŞ'ın üzerine yıkılmıştı. Devlet sattığı POAŞ hissesinin parasını, yine sattığı POAŞ'tan alamayınca da sattığı şirkete vade yapmış, bu operasyondan da Doğan Grubunu zengin olmuştu.
DEVLET VERGİ KAYBINA UĞRADI
Dahası POAŞ'ı satın almak için bankalardan kullanılan kredilere teminat olarak POAŞ'ın temettü ödemelerini garanti göstererek bankalardan kredi alınması nakit akışını olumsuz etkilemiş, devlet vergi kaybına uğramış, oluşan zarar nedeniyle ise yatırımcıların temettüleri ödenememişti.
Doğan Grubu ve İş Bankası birleşmesi sırasında ise SPK emriyle küçük yatırımcıların hisseleri satın alınmış, her bir ortak bu satın alma için toplam 100 milyon dolar harcama yapmıştı.
Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun 2001 yılı Vakıfbank raporunda Doğan Grubu bankanın en yüksek borcu olan holdingler sıralamasında toplam 137 trilyon lira borçla birinci sıraya yerleşmişti. İş Bankası ve Doğan Grubu’nun, Petrol Ofisi'ni almak için Vakıfbank'tan kullandığı kredi ise yaklaşık 100 trilyondu.
ALTIN HİSSE ŞARTI KALDIRILDI
POAŞ'ın satış sürecinde yapılan usulsüzlükler ile birlikte stratejik bir kurum olan POAŞ’ın, ihale şartnamesinde 5 yıl süreli altın hisse şartı koyulmuşsa da Özelleştirme Yüksek Kurulu, 24 Nisan 2002'de yetkisi olmadığı halde aldığı kararla altın hisseyi kaldırdı. Bu durumda da POAŞ'ta olası hisse devrinde ya da şirketin geleceği ile ilgili kararlarda devletin veto hakkı kalktı.
Bu da Doğan Holding ve İş Bankası’nın artık POAŞ'la ilgili aldığı kararlara devletin söz hakkı olmaması anlamına geliyordu.
POAŞ DOSYASI 2003’DE ARALANDI!
2003 yılında ise TBMM, yolsuzlukları araştırma kapsamında "POAŞ Dosyası"nı da aralamıştı. POAŞ'ın İş-Doğan Petrol Yatırımları AŞ'ye satılmasına ilişkin işlemleri gündeme getirdi ve bunların gerek yönetmelik gerekse yasalara aykırı olduğu belirtildi. AKP eski Milletvekili Hamza Albayrak, Meclis Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada ise özetle şunları söylemişti;
“Satış süreci POAŞ'ın özelleştirilmesi için blok satış yönteminin benimsenmesinin ardından ÖYK, 5 yıl süreyle "altın hisse" tesis etti. 2000 Nisan ayında ÖYK kararı ile POAŞ'ın yüzde 51 hissesi 1.260 milyon Dolara İş-Doğan Grubu'na satıldı.
15 Nisan 2002 tarihinde ÖYK kararı ile altın hisse, normal süresinden üç yıl önce kaldırıldı. Yine ÖYK kararı ile devletin elinde kalan yüzde 25.8'lik POAŞ hissesi, ihalesiz olarak İş-Doğan Grubu'na, yasalara aykırı olarak 387.5 trilyon liraya satıldı. Ödeme takside bağlandı. Vadeye bağlanan tutar için devletin sattığı hisseler yine devlete teminat olarak gösterildi.
Daha sonra İş-Doğan Grubu'nun POAŞ'la birleşme talebi gündeme geldi. ÖİB, teminatın yetersiz kalabileceğini dikkate alarak, borç tamamen ödenmeden veya yeni teminata bağlanmadan söz konusu birleşmeye onay verilmemesini istedi.
23 Aralık 2002'de ÖİB, İş-Doğan Grubu'nun verdiği teminatların yetersiz olduğunu belirterek, banka teminat mektubu istedi. Teminat mektubu verilmeyince de dava açıldı. Birleşmeden kaynaklanan finansman giderleri nedeniyle POAŞ, 2003 yılının Mart ayı itibariyle 141 trilyon lira zarar etti. Şirket, 2001'de 70 trilyon lira vergi verirken, birleşmeden sonra zarar nedeniyle hiç vergi ödemedi.”
POAŞ ÜZERİNDEN MİLYAR DOLARLIK KAR!
Tüm bunlar ile birlikte Doğan Grubu 2005’te Türkiye İş Bankası'ndan yüzde 44.3 POAŞ hissesini 630 milyon dolara satın aldı. Ardından ise POAŞ hisselerinin yüzde 34'ünü 1 milyar 54 milyon dolara OMV şirketine sattı. Doğan Holding, 2010 yılında ise Petrol Ofisi’ndeki hisselerinin tamamını 1 milyar euroya Avusturyalı ortağı OMV’ye sattı. OMV böylelikle yüzde 95,75'lik hisse oranıyla şirketin tek sahibi oldu. Bu süreçte POAŞ üzerinden milyar doların üzerinde para kazandığı belirtilen Aydın Doğan 2015’in Kasım ayında ise POAŞ'ta yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle terör savcısına ifade verdi.
POAŞ SORUŞTURMA DOSYASINI YENİDEN AÇILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2008'de Doğan Grubu yöneticilerinin de bulunduğu 50'ye yakın şüpheli hakkında açılan Petrol Ofisi (POAŞ) soruşturma dosyasını yeniden açmasıyla Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu, şüphelilerin ifadelerini aldı. İşadamı Hayyam Garipoğlu’da müşteki ifade vermiş Aydın Doğan'dan şikayetçi olmuştu. "Doğan Grubu hakkımda sayısız haber yaptı. Beni zor duruma düşürdüler" diye konuşmuştu. Soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla ifade veren Aydın Doğan ise kaçakçılık iddialarını reddetmişti. İçinde dünyada ilkleri barındıran Aydın Doğan’ın POAŞ serüveni bu soruşturma kapsamında nasıl sonuçlanır bilinmez ama Avusturya'nın OMV şirketi bugünlerde Petrol Ofisi hisselerini satışa çıkardı. Hisselere talip olarak ise Koç Holding’in de ortaklığı bulunan OPET ve Azeri Socar’ın olduğu öne sürülüyor.
Tüm bu gelişmeleri konuştuğumuz kritik olan bu dönemde “UZMANLARIMIZDAN” aldığımız bilgiler ışığında diyoruz ki;
DİSK toplantısında CHP ve HDP’li Milletvekilleri, Başkanları ve de topyekûnu adına “PKK’yı” desteklediler…
DİSK'in Olağan Genel Kurulunda yaşanan protesto üzerine ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU, salonu terk etti. SOYLU isim vermeden DEMİRTAŞ'ı kast ederek 'KATİL ORADA OTURUYOR' dedi…
İşte Bunların Tek Gelirleri ve de Terörün Finans Kaynakları İse ortada…
(*) İŞ BANKASI’NIN SENDİKASI, FİNANSLARI VE GAYRİ MEŞRU VAKIFLARI…
(*) TÜRK DİL VE TÜRK TARİH KURUMLARI…
(*) ZİNCİR ORTAKLI ŞİRKETLERİ…
(*) NİTELİKLİ ORGANİZE DOLANDIRICI SOYGUNCU ÇETELERİ…
(*) MAKAMINI MENFAATİ İÇİN SATABİLMİŞ BAZI PİYONLARI…
BU ŞİRKETLERİ, ÇETELERİ, PİYONLARI oluşturan Kişiler, Yönetenler ve Yakınları üzerinden;
1938’den bugüne kadar, Atatürk’ün adını kullanıp özel anlaşmalarla pekiştirenler… KATRİLYONLARCA LİRAYI… DOLARI… EURO’yu… İÇ edenler;
Kendilerine veya yakınlarına aktaranlar bunlar değil de kimlerdir? İşte Size cevabı hazır…
“İTTİHAT VE TERAKKİ CEMİYETİ” ni oluşturanlar ve KAST SİSTEMİ içinde hayatını yaşayanlardır…
19 OCAK 2016’da Cumhurbaşkanı Baş Danışmanı Sayın YİĞİT BULUT’un “İŞ BANKASINA DEVLET EL KOYACAKTIR” açıklaması ve nihayetlendirilmesi gereken tek noktadır…
Yerli Zincir Ortaklı Şirketleri;
POAŞ… EZE… ATAC… DEBA… ENDA… DOĞA… ANTGIDA… BEREKET… BİS… KIRAFT – NAKSAN…
ABD, AB, RUSYA Merkezli Vakıf ve Şirketleri; SBK – CLK – RCT varlık girişim…
FETULLAH GÜLEN TERÖR ÖRGÜTÜNE BAĞLI TUSKON’u… Üniversiteleri… Yurtları… Bursları…
BDDK, SPK, TMSF, MASAK, VDK, DEVLET DENETLEME KURULU, TEFTİŞ KURULU; belge mi? istiyor… Bu ilgili makamlara verilmiştir… İstesinler yine gönderelim…FAZLA LAFA GEREK YOK VE SONUÇ İSTİYORUZ…