Türkiye siyaseti, son dönemde yaşanan gelişmelerle adeta nefes kesen bir maratona sahne oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik soruşturmaların ardından Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" sloganıyla başlattığı mitingler serisi, ülkenin dört bir yanında yankı uyandırırken, bu haftanın adresi ise İstanbul'un kalabalık ilçelerinden Bayrampaşa oldu. Yaz sıcağına rağmen Yahya Kemal Parkı önünde düzenlenen bu kritik buluşma, on binlerce vatandaşı bir araya getirerek siyasi gerilimin doruk noktasına ulaştığının net bir göstergesiydi. Ancak tüm bu atmosferin ötesinde, bu mitingde sarf edilen sözler, Türk siyasetinin yakın geleceğinde çok daha büyük fırtınaların kopacağının işaretini verdi. Özellikle CHP lideri Özgür Özel'den gelen açıklamalar, siyaset kulislerinde şimdiden büyük bir merak ve endişe dalgası yaratmış durumda. Yarın yaşanacaklar, belki de Türk siyasi tarihinde bir dönüm noktası olarak anılacak!
Haber makalemizin devamı için lütfen okumaya devam edin; bordo-mavili camiayı derinden sarsacak bir önceki haberden sonra, şimdi de tüm Türkiye'yi derinden sarsacak bu siyasi gelişmenin tüm detayları birazdan açıklanacak.
Mitingde kalabalığa hitap eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuşmasında mevcut iktidara yönelik sert eleştirilerini sıralarken, özellikle adalet, ekonomi ve liyakat sorunlarına vurgu yaptı. Geçtiğimiz hafta Balıkesir'de yaşanan deprem haberine değinen Özel, Sayın Cumhurbaşkanı'nın deprem için iktidar ve muhalefetin el ele çalışması çağrılarını hatırlattı. Ancak bu çağrıların samimiyetini sorgulayan Özel, İstanbul'un deprem riskine karşı canla başla çalışan, planlar yapan ve en büyük hedefi İstanbul'u depremden kurtarmak olan Ekrem İmamoğlu'nun "içeride tutuklu" olmasının bu çağrılarla çeliştiğini dile getirdi. Özel, İstanbullunun seçtiği, yetki verdiği Ekrem Başkan'ın görevinin başına geri dönmesini talep etti.
Özel'in eleştiri okları, gençlerin yaşadığı barınma sorununa da döndü. Üniversite tercihleri sona ermişken, gençlerin şimdi "barınma maratonuna" başlayacağını belirten Özel, KYK yurtlarının yetersizliğini ve İstanbul'daki kiraların 30 bin TL'ye ulaşmasını örnek gösterdi. Geçmişte KYK kredisiyle 3 öğrencinin bir araya gelip eve çıkabildiğini, ancak bugün 3 bin TL'lik kredinin yarım çeyrek altın bile etmediğini ifade etti. Bu durumun, 10 öğrencinin bile güçlükle ev tutabileceği bir noktaya geldiğini vurguladı. Özel, bu tablo karşısında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek için Boğaz'da restore edilen ve "savcılık lojmanı" denilen villanın tadilatına harcanan 56 milyon TL'yi sert bir dille eleştirdi. Bu paranın 5 bin 600 öğrencinin ev kirasını karşılayabileceğini belirten Özel, bu "düzene yazıklar olsun" sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Konuşmasında "AK Parti'nin yarattığı kara düzeni bitireceğiz" sözüyle kararlılığını ortaya koyan Özel, yoksulu ezen, zengini şımartan bu sistemin sorumlularından hesap soracaklarını dile getirdi. AK Parti üyelerinin ve oy verenlerin korkmamasını, hesap sorulacakların keyif çatanlar, hırsızlık ve yolsuzluk yapanlar olduğunu belirtti. Özel, iktidarın gençlerin umutlarını çaldığını, FETÖ'ye sınav sorularını çaldırdığını, LGS'ye şaibe karıştırdığını iddia etti. Hatta "sistemin kendisini baştan aşağı çaldılar" diyerek, halıcıdan psikolog, torbacıdan narkotik şube müdürü yapıldığını, ulaştırma bakan yardımcısına sahte diplomalar düzenlendiğini ve kendisine "Osmanlı torunu" diyen birine sahte üniversite diploması verildiğini öne sürdü. Özel, başımızdaki bir "diplomasızın" yerini bir "diplomalıya" vermekten korktuğu için Ekrem Başkan'ın diplomasını iptal ettirmeye çalışırken, Osmanlı torununa sahte diploma düzenlendiğini iddia etti. Ayrıca, ülkedeki işsizlik oranının Avrupa'daki 27 ülkenin toplamından daha fazla olduğunu, asgari ücretin 22 bin 100 TL, en düşük emekli maaşının ise 16 bin 800 TL olduğunu dile getirerek, iktidarın memur ve emekliye önerdiği zam oranlarını "sefalet dayatma" olarak nitelendirdi.
Tüm bu sert eleştirilerin ardından, Özgür Özel'den adeta bir bomba etkisi yaratan açıklama geldi. Geçtiğimiz günlerde bir avukatın (Mehmet Yıldırım) gizli soruşturma bilgilerini kullanarak insanları tehdit edip iftiraya zorladığını ve bu avukatın Yunan adalarına kaçarken yakalandığını, ancak "tutuklama yasağı var" denilerek ev hapsine konulduğunu iddia eden Özel, bu durumun arkasında yatan gerçekleri açığa çıkarma sözü verdi. Bu olayın kanıtlarını HSK'ya teslim ettiklerini ve Adalet Bakanı'na seslendiğini belirten Özel, kendisine açılan soruşturmaya kızarak, o an Adalet Bakanı'na yönelik "lan" kelimesini kullandığını ve bu yüzden soruşturma açıldığını hatırlattı. İşte tam bu noktada, Özgür Özel, tüm Türkiye'nin merakla bekleyeceği o büyük açıklamayı yaptı.
CHP lideri Özgür Özel'in yarın yapacağı bu kritik açıklamaya dair siyasi kulislerde yoğun bir merak hakim. HalkTV kanalında İsmail Saymaz, Özgür Özel'in "AK Parti kuruluş yıl dönümünde size sürpriz yapacağım" dediğini, "AK Toroslar çetesinin çökeceğini" ve "turbun büyüğünü heybede bekletmeyeceğini, 12'de anlatacağını" belirttiğini aktardı. Ancak Saymaz, "genel olarak İBB borsası ile ilgili bazı bilgi ve belgeler açıklayacağını" duyduğunu, ancak şu an için daha fazla detay veremeyeceğini ifade etti. El Müfit Bey ise, Özel'in sık sık "CHP'li belediyelere karşı düşman hukuku uygulandığını" dile getirdiğini hatırlatarak, geçen hafta bir mitingde anlattığı "bir avukatın bazı itirafçı isimlerle görüşüp para istediği düzen" örneğini verdi ve yarınki açıklamanın da buna benzer bir vaka olabileceğini düşündüğünü belirtti. El Müfit Bey ayrıca, "düşman hukuku" tabirinin tartışılabilir olsa da, ortada olağan gitmeyen, normal yolunda gitmeyen bir durum olduğu ve bunun ülkede gerilim oluşturduğu görüşünü dile getirdi.
Tüm bu bilgiler ışığında, Özgür Özel'in yarın öğlen saat 12:00'de Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nde yapacağı basın toplantısının, AK Parti'nin "kuruluş yıldönümü hediyesi" olarak adlandırılan ve "AK Toroslar çetesi" olarak anılan bir grubun çöküşünü belgeleyecek "imzalı, yazılı, açık açık isimlerin" yer aldığı belgelerle dolu olacağını işaret ediyor. Özel, bu ifşaatın AK Parti'nin çöküşüne yol açacağını ve kendilerini tehdit edenlerin gerçek yüzlerinin ortaya çıkacağını iddia etti.
Özel'in konuşmasında dikkat çeken bir başka detay ise, geçmişte "topuklu efe" lakabıyla bilinen, ancak "topuklayan efe" olarak adlandırdığı bir siyasetçinin, yolsuzluk dosyalarıyla tehdit edilerek partisini terk edip AK Parti'ye geçtiği iddialarıydı. Aziz İhsan Aktaş ihaleleri üzerinden yapılan bu tehdidin, Aydın'daki bir belediyenin AK Parti'ye geçişinde etkili olduğunu belirten Özel, bu eylemin milli irade hırsızlığı olduğunu vurguladı.
Sert bir dille Erdoğan'a seslenen Özgür Özel, "Bu bilek Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisinin bileğidir. Bükemezsin, bükemedin, bükemeyeceksin" diyerek meydan okudu. Demokrasi, adalet ve barış istememekle suçladığı iktidarın, kutuplaşmayı artırarak kendi siyasi varlığını sürdürme çabasında olduğunu savunan Özel, buna inat "kucaklaşacaklarını" ve "kardeşleşeceklerini" belirtti. Özel, sözlerini, "Gün gelecek Ekrem Başkan Cumhurbaşkanı olacak, hepinizin yüzü gülecek, bu memleketin yüzü gülecek" diyerek tamamladı ve dinleyicilere, Atatürk'ün koltuğuna oturanı oradan kaldırıp yerine bir Cumhuriyet Halk Partili cumhurbaşkanı oturtma çağrısı yaptı.
Bu kritik açıklamaların ardından, yarın öğlen saat 12:00'de CHP Genel Merkezi'nden gelecek haberler, Türk siyasetinin seyrini kökten değiştirebilir. Özgür Özel'in iddiaları, eğer belgelerle desteklenirse, ülkedeki yolsuzluk ve adalet tartışmalarını bambaşka bir boyuta taşıyacak gibi görünüyor. Özellikle İsmail Saymaz'ın belirttiği gibi "İBB borsası" ile ilgili bilgi ve belgelerin açıklanıp açıklanmayacağı, ya da El Müfit Bey'in beklediği gibi "itirafçılarla ilgili avukat düzeni" benzeri bir vakanın tüm detaylarıyla ortaya konulup konulmayacağı, tüm Türkiye'nin merakla beklediği sorular arasında yer alıyor. Tüm gözler, yarın CHP Genel Merkezi'nde yapılacak o tarihi açıklamada olacak.