CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, hukuksuz bir kararla tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek olmak amacıyla düzenlediği “Millet İradesine Sahip Çıkıyoruz” mitingi, 31 Ağustos Pazar günü Sinop’ta adeta bir siyaset şölenine dönüştü. Mitinge, İmamoğlu’na duydukları sevgi ve bağlılıkla gelen binlerce kişi, İskele Meydanı'nı doldurdu. Mitingin en dikkat çeken anı ise Özel’in, miting alanına bir balıkçı teknesiyle gelmesi oldu. Bu sürpriz giriş, alandakilerden büyük alkış aldı. Bu olay, mitingin sadece bir siyasi toplanma değil, aynı zamanda halkın sesini denizden, yani hayatın ta kendisinden duyurma çabası olarak yorumlandı.
Özgür Özel, mitingde yaptığı konuşmada, İmamoğlu’nun yaşadığı haksızlığı vurgularken, Türkiye’deki ekonomik çıkmaza da sert eleştiriler getirdi. Elinde tuttuğu, Silivri’den gelen bir mektubu okuyan Özel, mektupta İmamoğlu’nun “Kendi bozduklarını 44 ayda düzeltemeyenler gidecek. İktidarımızda yeniden sanayileşme, üretim ve teknoloji politikalarıyla yepyeni bir hikayeyi hep birlikte yazacağız” sözlerinin yer aldığını söyledi. Bu sözler, sadece bir destek değil, aynı zamanda gelecek için bir umut vaadiydi.
Özel’in mitingdeki sözleri ve İmamoğlu'nun mektubu, iktidara ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a doğrudan meydan okuma niteliği taşıyordu. Özel, "Cesaretin varsa haftaya Sinop'a gel!" diyerek Erdoğan'ı adeta düelloya davet etti. Bu çağrı, sadece Sinop'ta değil, tüm Türkiye'de yankı buldu. Mitingin ardından sosyal medyada ve haber kanallarında bu çağrı geniş yer buldu. Ayrıca, mitingde balıkçılık sektörünün sorunlarına değinilmesi ve "Denizcilik Bakanlığı" kurulacağı sözü verilmesi, Karadeniz halkının sorunlarına ne kadar hâkim olduklarının da bir göstergesiydi.
Mitinge katılan binlerce vatandaş, sadece İmamoğlu’na destek vermek için değil, aynı zamanda yaşadıkları ekonomik zorluklara ve artan hayat pahalılığına da tepki göstermek için oradaydı. Özel, yaptığı konuşmada “88 bin liradan az kazananlar” sorusunu yönelttiğinde, meydanın neredeyse tamamının el kaldırması, ekonomik krizin toplumun her kesimini ne kadar derinden etkilediğini bir kez daha gözler önüne serdi. Özgür Özel’in, “yoksulun hakkını zenginden almaya, senin hakkını uzun adamdan almaya geliyoruz” şeklindeki sözleri de bu tepkinin bir özeti niteliğindeydi.