İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi İYİ Parti Grup Başkanvekili İbrahim Özkan'ın, Genel Başkan Meral Akşener'in talebi üzerine istifasını sunmasının ardından, meclis üyeleri tarafından yeniden grup başkanvekili olarak seçilmesi, İYİ Parti'de yeni bir krize neden oldu.
Bu gelişme, İYİ Parti'nin yerel seçimlere 81 ilde kendi adaylarıyla girmesi kararı sonrasında zaten yaşanan istifaların ardından geldi. Özkan, ittifakı destekleyen açıklamaları sonrasında istifa etmiş, ancak İBB Meclisi'nde yer alan İYİ Parti grubu, yeni bir grup başkanvekili seçmek üzere toplandı. Toplantıya katılmayan İBB Başkanı aday adayı olan İYİ Parti Grup Sözcüsü Suat Sarı dışında, 9 meclis üyesi bulunan İYİ Parti grubunun kararıyla Özkan yeniden seçildi.
İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Yücel Coşkun, bu seçim işlemini “bilgisi dışında” gerçekleştiğini ve kabul edilemez olduğunu belirtti. Coşkun, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, İbrahim Özkan'ın tekrar seçilmesinde imzası olan kişilerin kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildiklerini duyurdu. Coşkun, Özkan'ın istifasının kendisi tarafından istendiğini ve bu yönde bir toplantı yapıldığını ifade etti. Ancak, İYİ Parti İBB Meclis Üyelerinin bu kararı bilgisi dışında ve teamüllere aykırı olarak almasını kabul edilemez bulduğunu dile getirdi.
Bu olay, İYİ Parti içerisindeki dinamikleri ve parti içi çekişmeleri gözler önüne seriyor. Özkan'ın istifası ve yeniden seçilmesi, partinin iç yapısındaki farklı görüş ve eğilimleri yansıtıyor. Ayrıca, bu durum, parti içi disiplin ve karar alma mekanizmalarının işleyişi hakkında da soruları beraberinde getiriyor. İYİ Parti'nin bu krizi nasıl yöneteceği ve parti içi birlik ve bütünlüğünü nasıl sağlayacağı, önümüzdeki dönemde izlenecek olan önemli konular arasında yer alıyor.
İYİ Parti'deki bu gelişmeler, Türk siyasetinin dinamik yapısını ve siyasi partilerin iç süreçlerinin ne kadar karmaşık ve çekişmeli olabileceğini bir kez daha göstermiş oldu. Özkan'ın yeniden seçilmesi ve ardından yaşananlar, parti içi demokrasinin işleyişi ve parti disiplini konusunda önemli bir vaka olarak kayıtlara geçti. Bu durum, siyasi analistler ve parti üyeleri tarafından yakından takip edilecek ve değerlendirilecek bir konu olmaya devam ediyor.