Jandarma'da Menzil Gölgesi Skandalı Patladı

Türkiye, Jandarma Genel Komutanlığı'ndan gelen şok edici haberle sarsılıyor! Gizemli tayinler, emeklilikler ve tarikat iddiaları, kurumun geleceği hakkında büyük soru işaretleri uyandırıyor. Bu korkutucu gerçeğin ardındaki sır perdesi aralanıyor, okumaya

04 Ağustos 2025 tarihli son dakika gelişmesinde, doların 40,65, euronun 47,08, sterlinin 54,04, bitcoinin 115.034,71, BIST 100'ün 10.853,49, altının 4.412,41 ve faizin 42,69 seviyelerinde seyrettiği ekonomik gündemin yoğun olduğu bir dönemde, Jandarma Genel Komutanlığı'nda yaşanan üst rütbeye terfiler ve emekliye sevklerin "Gizli-kişiye özel" kayıtlı yazılarla duyurulması, daha önce emekli listelerinin topluca yayımlanmasından farklı bir uygulama olarak dikkat çekerken, bu yeni durumun Jandarma teşkilatı üzerindeki etkilerini anlamak için okumaya devam edin.

Basında sıkça yer bulan Jandarma Genel Komutanlığı’nda Menzil tarikatının etkili olduğu yönündeki iddialar, geçen yıl tarikatın önde gelen isimlerinden birinin Genel Komutanlığa giderek bazı generallerle fotoğraf çektirip bunu paylaşması ve komutanla görüşmek isteyen alt rütbedeki isimlere daha çok komutanın namazda olduğu veya camiye gittiği gibi, geçmişte benzer durumlarda komutanın dışarıda olduğunun belirtildiği söylemlerden farklı bir şekilde, yeni ifadelerle aktarılması gibi olaylarla birleşerek kurumsal yapıda bir değişimin sinyallerini verirken, bu endişe verici gelişmelerin detaylarını öğrenmek için okumaya devam edin.

İlçe Jandarma komutanlarından bazılarının müftü ve imam dururken toplulukta Kuran-ı Kerim okuduğunun sıkça bilinen bir durum haline gelmesi, oysa ki bir ilçe jandarma komutanının terfisinin suçlularla mücadele edişi, halkla ilişkileri ve liyakatı gibi güvenlik görevlisinin temel vasıflarına göre belirlenmesi gerektiği vurgusunu güçlendirirken, suçla mücadelenin hem teorisini hem de pratiğini bilen, sahada ve karar alma süreçlerinde kendini kanıtlamış generallerin dört yıllık görev sürelerini doldurmadan sistem dışına çıkarılmasının pek uygulanan bir yöntem olmaması gibi durumların neden yaşandığını merak ediyorsanız okumaya devam edin.

Kendilerini Atatürk’ün önce okul arkadaşı, sonra silah arkadaşı olarak gören komutanların soruşturma veya benzeri olumsuzluklar yaşamamalarına rağmen emekliye sevk edilmeleri büyük bir acı kaynağı olurken, 15 Temmuz 2016'daki FETÖ'nün hain darbe planı döneminde arkadaşları Ahmet Hacıoğlu, Ali Demir, Güven Şağban ve Aziz Yılmaz'la karargahı darbeci grubun elinden kurtarmak için silah kullanan ve kolundan yaralanan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “Devlet Övünç Madalyası” verilen ve Tuğgeneralliğe terfi ettirilen Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Daire Başkanı Albay Nurettin Alkan’ın yaşadığı mağduriyetin detaylarını öğrenmek için okumaya devam edin.

Albay Nurettin Alkan’ın, ilk gaziliğinin 1993’te Diyarbakır’ın Çüngüş ilçesinde bölücü terör örgütüyle çatışırken bindiği aracın kevgire dönmesi ve hem kendisinin hem de şoförünün yaralanmasıyla gerçekleştiği, bu olayda aracın dereye yuvarlanmasına rağmen ikisinin de yaralı kurtulduğu gerçeğiyle birleşince, Cumhurbaşkanı'nın elinden “Devlet Üstün Hizmet Madalyası” almış bir generalin kim veya kimlerin hedefi olabileceği sorusu, yalnızca bireysel ilişkilerle veya idari kararlarla açıklanamayan, daha derin ve yapısal bir problem olduğuna dair iddiaları gündeme getirirken, bu iddiaların kamuoyu tarafından araştırılması ve bilgilendirilmesi gerekliliğini vurgulamak için okumaya devam edin.

CHP İzmir Milletvekili, Genel Başkan Yardımcısı ve İçişleri Bakanlığı’ndan Sorumlu Gölge Bakanı Murat Bakan'ın, Jandarmada tarikat iddialarıyla ilgili olarak özellikle Menzil başta olmak üzere Kurdoğlu tarikatının etkili olduğunu öne sürerek çok sayıda soru önergesi vermesine rağmen cevap alamadığını belirtmesi, jandarmanın daha önce kolluk kuvvetleri içinde en az siyasallaşan kurumken, bugün daha çok siyasallaştığını, tarikat ve cemaatlerin atama, tayin ve terfilerde birinci öncelik haline geldiğini vurgulayan önergelerinin ciddiyetini ortaya koyarken, bu durumun devletine sadakatle bağlı komutanların görevden uzaklaştırılmasıyla kurumun geleceği açısından ciddi bir güvenlik sorunu olarak değerlendirilmesinin önemini anlamak için okumaya devam edin.

Haksızlıklara uğradığı dönemde dahi devletine küsmeyen, kanun ve kural bilen Atatürk’ün jandarması olarak tanımlanan subaylara yapılan garip uygulamalar arasında, albayın atanması gereken bir göreve Nurettin Alkan’ın Tümgeneral rütbesiyle atanarak istifa etmesinin beklendiği ancak Alkan'ın “Türk milletine hizmetin yeri yoktur” diyerek üzüntüsünü içine attığı, ayrıca Muğla İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Emrullah Büyük’ün Tümgeneralliğe terfi ettirilmesine rağmen emrinde tugaylar ve alaylar olması gerekirken Moskova’ya atanması, Generalliğe terfi etmeniz için sahada olmanız gerektiği kuralına uyulmadığı gibi, Özel Kalem Müdürü Albay Barış Soyal’ın terfi ettirilerek Bitlis’e jandarma komutanı olarak atanması ve 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Foça’da birliğinin başında olan Tümgeneral Semih Okyar ile Moskova Askeri Ataşesi Tuğgeneral Hadiyet Arıkan ve Erzurum’da görevli Tuğgeneral Doç. Dr. Engin Avcı’nın da emekliye sevk edilenler arasında bulunması gibi çeşitli örneklerle gözlemlenmektedir, tüm bu durumların ardındaki gerçekleri ortaya çıkarmak için okumaya devam edin.

Dört yıllık görev süresini doldurmadan bir komutanın alınıp emekliye sevk edilmesi için soruşturma geçirmesi, arsızlık veya hırsızlık gibi olaylara karışmış olması gibi objektif bir gerekçe bulunması gerekirken, komutanların kararnamesinde sadece “Jandarma Genel Komutanlığı emrine” yazılmasına rağmen görevden alınmanın tamamen kadro boşaltmaya dönük olduğu ve alınanlara yeni görev vermek yerine emekliliğe sevk etmek amacını taşıdığı anlaşılırken, bir komutanın ifade ettiği gibi, terfilerde “namaz kılıyor mu, oruç tutuyor mu?” gibi Allah’ın sorması gereken kıstasların arandığı, oysa ‘suçla mücadele ediyor mu, ahlaklı mı, görevini hakkıyla yerine getiriyor mu?’ gibi araştırmaların yapılması gerektiği, bu durumun tarikatın veya cemaatin etkisiyle terfi ve görevden almaların yapıldığı yönündeki iddiaları güçlendirdiği ve büyük bir yazık olduğu açıkça ortadadır.

Bu şoke edici gelişmelerin ardından, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakçı’nın en azından milletvekillerinin dile getirdiği iddialara bir cevap vermesi gerektiği belirtilirken, "Türkiye'de tarikat ve cemaatlerin Jandarma teşkilatındaki tayin ve terfi süreçlerinde belirleyici rol oynadığı, liyakat yerine inançsal kriterlerin ön plana çıktığı iddiaları, vatanına sadakatle bağlı, kahraman subayların haksız yere emekliye sevk edildiği ve kritik görevlere uygunsuz atamaların yapıldığı gibi ciddi sorunların gün yüzüne çıktığı bu süreçte, adaletin ve kurumsal bütünlüğün sağlanması için acil adımların atılması gerektiği" vurgulanırken, bu konudaki tüm güncel gelişmeleri ve daha fazlasını takip etmek için https://www.avazturk.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Gündem Haberleri