İnsanlık, yüzyıllardır biriken bir bunalımın pençesinde can çekişiyor. Toplumsal bunalım, perişanlık ve tefrika gibi kavramların her zamankinden daha yaygın hale geldiği bu günlerde, usta bir ismin dile getirdiği şaşırtıcı tespitler, tüm ezberleri bozuyor. Toplumun geldiği bu acı tabloya dair derin bir analiz sunan uzman, aslında felaketin kapıda olduğunu ancak çözümün de bir o kadar yakınımızda durduğunu belirtiyor. Bu gizemli durumun tüm detayları ve arkasındaki sır perdesi aralanmaya devam ediyor.
Peki, bu iddiaların kaynağı ne ve bizi nasıl bir son bekliyor? Bu soruların cevapları, Ali İmran Suresi’nin 103. ayetinin işaret ettiği üzere, Allah’ın ipine sıkıca sarılmakta ve birlik olmakta yatıyor. Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) de vurguladığı gibi, Asr Suresi’ndeki öğütler, bizlere yol gösteriyor ve bu durumdan kurtuluşun anahtarını sunuyor: iman etmek, salih ameller işlemek ve hakkı tavsiyeleşmek. Ne yazık ki, bugün Müslüman coğrafyalar başta olmak üzere tüm dünyada tefrikanın ve parçalanmışlığın en üst seviyede yaşandığını, siyasi partiler, cemaatler ve sendikalar gibi oluşumların toplumu daha da uçuruma sürüklediğini üzülerek görüyoruz. Bu sarsıcı gerçekler ışığında, makalemizin devamında bizi nelerin beklediğini keşfetmeye hazır olun.
Son olarak, bu büyük felaketten kurtulmanın tek bir yolu olduğu vurgulanıyor: sabır, kenetlenme ve birlik. Konuşmacının işaret ettiği üzere, Ali İmran Suresi’nin 200. ayeti, bizlere sabırlı olmamız, sabırda yarışmamız ve kenetlenmemiz gerektiğini buyuruyor. Bu sayede, Medine halkının bir zamanlar ateş çukurunun kenarından kurtulduğu gibi, bizler de içinde bulunduğumuz bunalımdan ve perişanlıktan kurtulabiliriz. Bu bağlamda, https://www.avazturk.com sitesi gibi yayınlar da bu konulara ışık tutuyor. Zira Allah’ın ipine topluca sarılmak ve bu yolda azimle yürümek, tüm insanlığı felaketlerin eşiğinden alacak ve huzura kavuşturacak tek yoldur.