Türkiye'de araç muayene hizmetlerinde köklü bir dönüşümün kapıları aralandı ve bu haber, ülkenin dört bir yanındaki araç sahiplerini ve iş dünyasını derinden etkileyecek büyük bir değişimin sadece başlangıcı... Cumhuriyet tarihinin en büyük ihalelerinden biri olarak kayıtlara geçen bu dev adım, araç muayene sektöründe yeni bir dönemi işaret ediyor. Otomotiv dünyasında yankı uyandıran bu gelişmeyle birlikte, milyonlarca aracın gelecekteki denetim süreçleri tamamen farklı bir boyut kazanacak. Ülke çapında başlatılan bu hazırlıklar, şimdiden büyük bir merak ve heyecan uyandırıyor.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın koordinasyonunda 21 Mayıs 2025'te sonuçlandırılan ihale ile 2027-2047 dönemindeki araç muayene hizmetlerini yürütme hakkını kazanan MOI Ortak Girişim Grubu, bu hizmetleri artık "Turka" markası altında gerçekleştirecek. Türkiye'den Met-Gün Grubun yanı sıra, ABD'de araç muayene ve emisyon testleri yapan Opus Group ile Itversia Gestion S.L ve VTV Norte SA şirketlerinden oluşan MOI Ortak Girişim Grubu, yeni nesil araç muayene vizyonuyla yola çıkarak Türkiye genelinde ilk etapta 249 istasyon kurmak üzere çalışmalarına hız verdi. 2024 verilerine göre, tekrarları ile birlikte 15 milyonu bulan muayene sayısıyla Türkiye, dünyada en yüksek araç muayenesi yapılan ülkeler arasında yer alıyor.

Turka İcra Kurulu Üyesi Serhan Salman, "2024'te trafikte kayıtlı 31 milyondan fazla araç vardı. Son yıllarda da her yıl 1 milyondan fazla araç satışı gerçekleşiyor" diyerek, hızla artan araç sayısının muayene süreçlerini daha da önemli hale getirdiğini vurguladı. Salman, bu büyük dönüşümde kendileriyle iş birliği içinde olacak girişimciler için yaygın bir bayilik sistemini hayata geçirdiklerini belirtti. Bayilik başvuruları ise www.turka.com sitesinden alınmaya başlandı. Bu önemli gelişmeleri yakından takip etmek için https://www.avazturk.com gibi haber kaynaklarına göz atabilirsiniz. Şirket, ilk dönem operasyonlarına yetecek düzeyde finansal yeterlilik ararken, referans mektubu olan başvurulara değerlendirmede öncelik verileceğini duyurdu.

15 Ağustos 2027'den itibaren sistemi devralmaya hazırlanan Turka, araç muayene sisteminin hızlı, verimli ve insan odaklı olarak devam etmesi için gerekli hazırlıkları yapıyor. Salman, 2007'den beri oluşan araç muayene kültürünü daha ileriye taşıyarak otomasyon ağırlıklı bir yapı kuracaklarını ifade etti. "Yeni nesil araç muayene" anlayışıyla yola çıktıklarını vurgulayan Salman, Bakanlığın izni doğrultusunda ve yasal düzenlemelere uyumlu şekilde yapılacak yeniliklerde önceliklerinin araç sahiplerinin memnuniyeti olacağını belirtti. Ayrıca, büyük bir dönüşüm geçiren otomotiv sektöründeki gelişmelere uygun olarak sürüş güvenliğine ve elektrikli araçlara yönelik özel test programları da oluşturulacak.

Ancak böylesine büyük bir ihale ve uzun vadeli bir anlaşma, kamuoyunda da tartışmaları beraberinde getirdi. Haberler.com'daki yorumlarda, vatandaşlar bu tür büyük projelerin finansal getirileri ve olası zamlar konusunda endişelerini dile getirdi. Davut YALANCI adlı bir yorumcu, "Varınızı yoğunuzu satıp bu ihaleleri alın arkadaşlar. Adı ticaret geçse de hiçbir şekilde zarar etme durumunuz yok... Hemen biz zarardayız deyip fahiş zam yaparlar. Halktan çıkarırlar tüm giderlerini" ifadeleriyle eleştirisini dile getirirken, Yunus Deliorman ise "2047 yılına kadar iktidarda kalmayacak olanların uzun süreli ihale yapması da ne bileyim...." yorumuyla ihalenin süresine dikkat çekti. Muratklctr ise kısa ve net bir yorumla "Birazda biz öpeceğiz diyorlar" dedi. Bu yorumlar, projenin toplumsal algısı ve gelecekteki potansiyel etkileri hakkında önemli ipuçları veriyor.

Peki, Turka'nın "yeni nesil" vizyonu ve iddialı hedefleri sadece araç muayene sürecini modernleştirmekle mi sınırlı? İşte tam da bu noktada, projeyi eşsiz kılan ve kamuoyunun şimdiye kadar gözden kaçırdığı, Türkiye'nin gelecekteki olası kriz anlarında nasıl bir rol oynayacağını gözler önüne seren o çarpıcı detay ortaya çıkıyor! Turka İcra Kurulu Üyesi Serhan Salman'ın açıklamalarına göre, bu istasyonlar sadece araçları kontrol etmekle kalmayacak; her biri, bir afet durumunda adeta birer sahra hastanesine dönüşecek şekilde özel olarak tasarlanıyor! Ayrıca, yenilenebilir enerji ağırlıklı sürdürülebilir bir sistem kurularak çevreye duyarlı bir yaklaşım sergilenirken, projenin ülke ekonomisine katkısı da yadsınamaz: Toplamda 4 bin 500 kişiye iş imkânı sağlanacak ve özellikle kadın istihdamına yönelik çalışmalar yapılacak. Bu vizyon, Turka'yı sadece bir araç muayene kuruluşu olmaktan çıkarıp, Türkiye'nin acil durum kapasitesine de stratejik bir destek sunan, çok boyutlu bir yapıya dönüştürüyor!