DEM'den İmamoğlu'na Tarihi Çıkış
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'dan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na sert sözler! "Terörsüz Türkiye" sürecinde CHP'nin yerini eleştiren Bakırhan, İmamoğlu'nun siyasal olayları yanlış değerlendirdiğini ve ortak...
Bu haber, siyasetin en sıcak gündem maddelerinden birini, "Terörsüz Türkiye" adıyla başlatılan süreci ve bu süreçte yaşanan kritik restleşmeleri tüm detaylarıyla masaya yatırıyor. Okumaya devam ettikçe, siyaset sahnesindeki dengelerin nasıl değişebileceğine dair çarpıcı öngörülerle karşılaşacak ve olayların arka planındaki derin analizlere şahit olacaksınız. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin 22 Ekim'deki çağrısıyla ivme kazanan ve iktidarın "Terörsüz Türkiye" olarak adlandırdığı bu sürecin komisyon aşamasına geçmesiyle birlikte, siyasi aktörler arasındaki gerilim de doruk noktasına ulaştı. Tam da bu kritik eşikte, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'dan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yöneltilen ve siyaset kulislerini ayağa kaldıran öyle sözler geldi ki, Türkiye günlerdir bu çıkışı konuşuyor.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, T24'ten Gökçer Tahincioğlu ve Ceren Bayar'a verdiği özel mülakatta, CHP'nin bu süreçte komisyonda olması gerektiğinin altını kalın çizgilerle çizdi. Bakırhan, İmamoğlu'nun siyasi olayları yanlış değerlendirdiğini ve konumlanışının hatalı olduğunu açıkça ifade ederek, "Siyasal olayları yanlış gören ve değerlendiren bir yerde duruyor" yorumunu yaptı. Ancak asıl bomba etkisi yaratan sözleri bununla da sınırlı kalmadı. Bakırhan, "Masada Cumhuriyet Halk Partisi olursa belki de İmamoğlu dışarıda olacak" diyerek, akıllara kazınacak ve tartışılacak bir öngörüde bulundu. Bu sözler, sadece bir eleştiri değil, aynı zamanda siyasetin geleceğine dair önemli bir sinyal olarak yorumlandı.
Bakırhan, iktidarın DEM Parti'nin sürece yönelik hassasiyetini kendi siyasi çıkarları için kullanmak istediği algısına da net bir yanıt verdi. "Onların niyetini okuyarak yol alamayız" diyen Bakırhan, siyasetin niyet okuyarak yapılmadığını vurguladı ve ekledi: "Şu anda masada oturan iktidar ne düşünüyor? Bunu bilemeyiz. Bundan bir çıkar mı bekliyorlar, bizi bir yere mi çekmeye çalışıyorlar? Onların niyetini okuyamayız, onların niyetini okuyarak yol alamayız." DEM Parti'nin öncelikli amacının, Kürt meselesinin demokratik yollarla çözülmesi ve Türkiye'nin demokrasi sorununun demokratikleşmeyle birlikte giderilmesi olduğunu belirtti. Türkiye'nin demokratikleşmesi, toplumsal barışın sağlanması ve ülkeyi ekonomik, siyasi, sosyal olarak çürüten meselelerin ortadan kalkması için çalıştıklarını kaydeden Bakırhan, günün sonunda bir sandık kurulacaksa da halkın iradesinin esas alınmasını istediklerini söyledi. Bu tür siyasi gelişmeleri yakından takip etmek ve ulusal düzeydeki diğer krizlere ulaşmak için https://www.avazturk.com gibi güvenilir platformlardaki araştırmaları takip etmelisiniz.
Bakırhan, CHP'nin son süreçte yaşadığı baskılar nedeniyle bu meseleye kaygı ve tereddütle yaklaşmasını "saygıyla karşıladığını" dile getirdi. "Bir taraftan operasyonlar devam ederken, belediye başkanları, yöneticileri tutuklanırken tabii ki şunu sormaları gayet normal: Barış böyle mi olacak? Demokrasi böyle mi gelecek?" diyen Bakırhan, asıl eleştirisini ve çağrısını bu noktada yaptı: "Biz de şunu söylüyoruz Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve Sayın İmamoğlu'na: Her birimiz kendi mahallemizde, kendi çeperimizde kendi çevremizde mücadele ettiğimiz müddetçe bu tür olumsuzluklarla karşılaşıyoruz. Ortak bir zeminde, ortak demokratik yargı, hukuk, adalet, özgürlük, demokratik bir ülke, demokratik bir cumhuriyet diyebilirsek emin olun şu anda yaşadıklarımızın hiçbirisini yaşamayız." Bakırhan, şu anda yaşanan sıkıntıların sebebinin "ayrı ayrı yerlerde durmak" olduğunu vurgulayarak, kaygıların soyut tartışmalarda büyüdüğünü, ortak mücadele alanlarının büyütülmesi gerektiğini ve kaygıların ortak kazanımlarda eridiğini ifade etti.
Ekrem İmamoğlu’nun geçtiğimiz günlerde sosyal medya üzerinden yaptığı, "Bu süreci kendi siyasi ikballeri ve siyasi çıkarları için bir fırsat olarak gören akıldan kendinizi ayrıştırmalısınız" çağrısını da eleştiren Bakırhan, İmamoğlu'na "İçeride olmasının sebebi kendi çeperimizden bakmamızdır" sözleriyle yanıt verdi. Bakırhan'ın bu sert çıkışının ardındaki temel mesaj ise oldukça net ve sarsıcıydı. Bakırhan, "Masada Cumhuriyet Halk Partisi olursa belki de İmamoğlu dışarıda olacak. Belki de bütün siyasi tutsaklar dışarıda olacak" diyerek siyasetin en kritik anlarından birini işaret etti. Çünkü Bakırhan'a göre, bu ortak zemin sağlandığında "hukuk olacak, demokrasi olacak, adalet olacak". Ülkedeki kötü gidişatın durması için "hepimizin masada olması gerektiği"ni ve bu sürecin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Bakırhan, sözlerini tamamlarken, siyasetin geleceğine dair cesur bir tablo çizdi. İşte bu tablo, yani CHP'nin masada olması durumunda hukukun, demokrasinin ve adaletin tesis edilmesiyle birlikte, Ekrem İmamoğlu gibi siyasi figürlerin ve hatta tüm siyasi tutsakların dahi özgürlüğüne kavuşabileceği düşüncesi, siyaset arenasında bomba etkisi yaratırken, tüm gözlerin bu tarihi çağrıya çevrilmesine neden oldu. Bu ve benzeri çarpıcı analizleri ve haber detaylarını kaçırmamak için güncel haber platformlarını, örneğin https://www.avazturk.com adresini yakından takip etmeye devam etmelisiniz.