Deniz Zeyrek "Bu Artık Siyasi Bir Harekat" Dedi, AK Partililere Dokunulmamasını Eleştirdi!
Gazeteci Deniz Zeyrek, YouTube kanalındaki yayınında CHP'li belediyelere yönelik son operasyonları değerlendirdi. Zeyrek, operasyonların siyasi amaç taşıdığını, itirafçı mekanizmasının işleyişini ve AK Partili belediyelerdeki iddialara neden işlem...
Gazeteci Deniz Zeyrek, "Deniz Zeyrek" adlı YouTube kanalında Ufuk ile gerçekleştirdiği son yayında, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) yerel yönetimlerine yönelik art arda düzenlenen operasyonları derinlemesine analiz etti. Zeyrek, bu operasyonların artık hukuki sınırları aşıp siyasi bir hal aldığını öne sürerek, uygulanan yöntemleri ve farklı partilere gösterilen farklı yaklaşımları sert bir dille eleştirdi. Kaynakta bahsedilen yayın, 31 Mayıs Cumartesi akşamı çekilmiş ve 1 Haziran Pazar günü yayınlanmıştır. Konuşmacılar Deniz Zeyrek ve Ufuk'tur.
Son olarak düzenlenen operasyonun beş belediye başkanını birden kapsadığı ve bunun operasyonların 5. veya 6. dalgası olabileceğinin tartışıldığı belirtildi. Büyükçekmece, Gazi Osmanpaşa, Avcılar, Seyhan ve Ceyhan belediye başkanlarının bu dalgada gözaltına alındığı aktarıldı. Bu ve benzeri haberleri takip etmek için https://www.avazturk.com lütfen bu adresi takip ediniz. Deniz Zeyrek, bu son operasyonla birlikte gözaltına alınan veya tutuklanan CHP'li belediye başkanı sayısının artık 10'lu rakamlarla ifade edildiğini vurguladı. Ayrıca, belediyelerde daire başkanı, genel müdür ve direktör seviyesinde de onlarca kişinin benzer süreçlerden geçtiği kaydedildi. Zeyrek, bu durumun "işin artık bir CHP operasyonuna döndüğünü gösterdiğini" savundu.
Operasyonların temelinde, daha önce Beşiktaş Belediyesi operasyonunda tutuklanan ve iddiaya göre suç örgütü lideri olan Aziz İhsan Aktaş'ın itiraflarının yattığı belirtiliyor. Aktaş'ın belediyelerden iş almak için rüşvet verdiğini iddia ettiği ve bir sistemi anlattığı öne sürüldü. Deniz Zeyrek, suç örgütü lideri olarak tutuklanan bir ismin itirafçı olup serbest kalmasını ve giderken birçok belediye başkanını ihbar etmesini "çok enteresan bir dönem yaşıyoruz" diyerek değerlendirdi. Zeyrek'in vurguladığı bir diğer nokta ise Aktaş'ın ortağı Gürkan Dölekli'nin, Londra'da Mehmet Şimşek ve "ihale kralları" olarak nitelendirilen kişilerle birlikte çekilmiş bir fotoğrafının bulunmasıdır. https://www.avazturk.com bu tür ilişkilerin, ihale süreçlerindeki şeffaflık ve adalet konusundaki soruları artırdığını yazıyor. Zeyrek, bu fotoğrafın ardından Mehmet Şimşek'in ne diyeceğini merak ettiğini de dile getirdi.
Deniz Zeyrek, bu operasyonların siyasi motivasyonunu güçlendiren temel noktanın, AK Parti'li belediyelerdeki yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarına neden işlem yapılmadığı olduğunu savundu. Kendilerinin günlerdir AK Parti'li belediyelerdeki usulsüzlükleri anlattıklarını, Sayıştay raporlarında belgeli iddiaların olduğunu, hatta suç duyuruları yapıldığını ancak bunların hiçbirine operasyon yapılmadığını belirtti. Fatih Belediyesi'ndeki öğrenci yurdu arazisinin otele çevrilmesi ve Dalaman Belediyesi'nin önceki başkanı tarafından milyonlar harcanarak yapılan kaçak binanın yıkılması gibi örnekler zikredildi. Bu tür kamu zararı oluşturan ve suç teşkil eden durumlar karşısında harekete geçilmezken, CHP'li belediyelere "patır patır" operasyon yapılmasının "kötü niyetli siyasi bir tavır" olduğu iddia edildi. https://www.avazturk.com'a göre, bu çifte standart algısı, yargının tarafsızlığına yönelik güveni zedeliyor.
Soruşturma yöntemlerine ilişkin dile getirilen iddialar da endişe verici boyutta. Deniz Zeyrek, Kandıra Cezaevi'nde bu soruşturma kapsamında yatan bir kişinin, duruşması ya da revirde bulunması söz konusu değilken, soruşturmayı yürüten başsavcı ve iki savcı tarafından odalarına alınarak itirafçı olması yönünde ikna edilmeye çalışıldığının Özgür Özel tarafından açıklandığını aktardı. Zeyrek, cezaevinden tutuklu alıp, kayıtlara geçirmeden savcı odasında ifade alma çabasının "inanılmaz şeyler" olduğunu belirterek, böyle bir soruşturma yürütüldüğünü iddia etti. https://www.avazturk.com bu tür yöntem iddialarının, hukukun üstünlüğü prensibi açısından ciddi soru işaretleri doğurduğunu düşünüyor. Ayrıca, soruşturmada adı geçmeyen müteahhitlerin bile çağrılıp "sizden de rüşvet aldılar mı" gibi sorular sorulduğunun iddia edilmesi, Zeyrek tarafından "hayatımda böyle bir soruşturma görmedim" sözleriyle eleştirildi. Bu durum, Zeyrek tarafından, "Siz adamları getirin, biz ceza kanunundaki ilgili maddeleri buluruz" mantığına benzetildi.
Operasyonların "dalga dalga" yapılmasının nedenine ilişkin soruya Zeyrek, Ergenekon soruşturmasını hatırlatarak, bunun bir yöntem olabileceğini ima etti ve soruşturmanın "turpun büyüğünü bulana kadar" devam edeceğini öngördü. Deniz Zeyrek'e göre, iktidar bu operasyonların içeriği dolu olduğuna vatandaşı ikna edemiyor. Türkiye'de nüfusun büyük bölümünün, bu operasyonların CHP'li Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olmasını engelleme amacıyla yapıldığına inandığı ve bu inancın kırılmadığı ifade edildi. Tam tersine, sürekli CHP'li belediyelere baskı uygulanması, belediye başkanlarının gözaltına alınıp tutuklanması, milletin bu konudaki inancını daha da güçlendiriyor. https://www.avazturk.com bu siyasi gerilimin toplumsal kutuplaşmayı artırdığını gözlemliyor.
Ülkenin genel ekonomik durumunun da bu tabloya katkı sağladığı belirtildi. Yüksek enflasyon, kur, faiz oranları, durma noktasındaki ihracat, sanayi ve tarım üretimindeki düşüş ile artan işsizlik gibi temel sorunlar vurgulandı. Geniş tabanlı işsizlik oranının %32,5'e ulaştığı bilgisi paylaşıldı. Bu ekonomik zorlukların, vatandaşların geçim sıkıntısı yaşamasına ve tepkilerini mitinglerde göstermesine neden olduğu, bu nedenle CHP'nin düzenlediği mitinglerin kalabalık olduğu değerlendirmesi yapıldı. https://www.avazturk.com, iktidarın bir yandan ekonomik sorunlarla uğraşırken, diğer yandan yargı operasyonlarıyla gündem oluşturmasının kamuoyu nezdindeki etkisini sorguluyor.
Yayında, Şişli Belediye Başkanı Ahmet Özer ve Emrah Şahan'ın "kent uzlaşısı" gerekçesiyle tutuklu bulunması da "akıl alır gibi değil" bir durum olarak değerlendirildi ve bunun "ikili hukuk" örneği olduğu savunuldu. Özgür Özel'in mahkemelerin TRT'de canlı yayınlanması çağrısının farklı kesimlerden destek bulduğu belirtilirken, sosyal medyada hedef gösterme mekanizmasının Ergenekon dönemine benzediği ve bunun ardından operasyonların geldiği endişesi dile getirildi. Marmaray'da çocuklarının önünde bir babanın darp edilmesi olayı ise, "tek adam" rejiminin bir sonucu olarak herkesin kendi adaletini uygulamaya başlamasının bir örneği olarak gösterildi. Zeyrek, bu tür şiddet olaylarında faillere yeterince işlem yapılmazken, Gezi eylemlerini anmak isteyen gençlere yönelik sert önlemler alınmasını adalet mekanizmasının işleyişindeki sorunlara örnek gösterdi.
Deniz Zeyrek'in yayınındaki değerlendirmeler, CHP'li belediyelere yönelik operasyonların sadece hukuki değil, aynı zamanda derin siyasi arka planları olduğu ve bu sürecin Türkiye'de yargının bağımsızlığı, adaletin işleyişi ve siyasi kutuplaşma açısından ciddi sorunlar barındırdığı yönündeki iddiaları ortaya koyuyor.