Deprem sonra İstanbul metrolarının depreme ne kadar dayanıklı olduğu ortaya çıktı!
Depremden sonra herkes, beklenen büyük Marmara depremini konuşmaya başladı. Bu konuda gözler en fazla nüfusa sahip İstanbul’a dönerken, İstanbul’da metroların depreme karşı ne önlemler aldığı ortaya çıktı. İşte detaylar…
Merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki depremin ardından merak ile takip edilen deprem bölgeleri, aynı zamanda bir endişeye de neden olmaya başladı. Özellikle Gölcük depreminden bu yana uzmanların beklediğini söylediği büyük Marmara depreminden en çok etkilenmesi beklenen İstanbul için sıkı önlemler alınır hale geldi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, halihazırda sürdürdüğü yapı kontrollerine hız kazandırırken; Metro İstanbul Genel Müdürü Özgür Soy ise, metrolara ilişkin bilgi verdi.
Devam eden deprem sonrası endişesi, her zamankinden daha çok önlem alma girişimini beraberinde getirdi. Olası bir durumda İstanbul’un ne kadar hasar alacağı merak konusu iken; Metro İstanbul Genel Müdürü Özgür Soy, kendi alanına ilişkin bilgi verdi. Haber Global’den Şifa Kaymak’a konuşan Özgür Soy, metroların ve metroların istasyonlarının depreme hazır olup olmadığını anlattı. İşte detaylar…
“ÇÖKME RİSKLERİ ÇOK DAHA DÜŞÜKTÜR”
Deprem esnasında metroların tehlikeli olduğunun düşünülmesinin bir yanılgı olduğunu bildiren Özgür Soy, “Deprem kaynağının yer altında bulunması nedeniyle deprem anında metroların tehlikeli olduğuna dair bir yanılgı var. Ancak fiziki yapı ve çevresel etkilerden arınmış olması nedeniyle metrolar deprem anında en güvenli alanlardır. İstanbul’un metroları dünyanın en katı deprem standartlarına göre inşa edilmektedir ve yerin altında yer aldığı için yer üstü binaların maruz kaldığı salınım kaynaklı risklere maruz kalmadığından, depremlerde kırılma ve çökme riskleri çok daha düşüktür” diye konuştu. Ardından personellerin düzenli olarak eğitimden geçtiğini bildiren Soy, şunları söyledi:
“Tüm dünyada metro alanları deprem, savaş ve atmosfer kaynaklı afetlerde en güvenli sığınma alanları olarak kabul edilmektedir. Günde 3 milyona yakın yolcuyu ağırlıyoruz. Acil durumda atacağımız her adım önceden planlanmış, simülasyonları çalışılmış ve belli bir disiplin dahilinde kurgulanmış durumda. Tüm personelimize deprem, yangın, kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer afet durumları için acil eylem planları ile düzenli olarak eğitim veriyoruz.”
“93 FARKLI YANGIN VE JENERATÖR SENARYOSU YAPTIK”
Açıklamalarını, “Yıkıcı bir deprem olması durumunda ülke genelinde enerji temininde sorun görülebileceğini ve sistem güvenliğini sağlamak için kent genelinde elektrik kesilebileceğini biliyoruz” şeklinde sürdüren Özgür Soy, metrolara en geç 3 dakika içerisinde enerji verileceğini ise; “Metro İstanbul, AFAD tarafından sistemlerin kontrolü sonrası öncelikli enerji verilecek işletmeler sınıfında yer alıyor. Enerjinin kesilmesi durumunda araçlarda ve istasyon içinde öncelikle aydınlatmayı sağlayan sistemler çalışacak. AFAD tarafından yeniden enerji verilinceye kadar metro sisteminde jeneratörler devreye girecek. En geç 3 dakika içine ilgili tüm alanlara enerji verilecek” sözleri ile anlattı. Jeneratörlerin 7 saate kadar yeterli olduğunu bildiren Soy, aynı zamanda tsunamiye karşı da hazırlıklı olduklarını şu açıklamalar ile bildirdi:
“AFAD’tan gelecek ilave talimatlara göre acil durumlar için araçlar kısıtlı süreli çalıştırılabilecek. Metro İstanbul olarak Tunceli’deki Uzunçayır Barajı büyüklüğünde enerji üretecek kadar büyük bir kurulu jeneratör gücüne sahibiz. Tek araç çalıştırılması ve iç ihtiyaçların devre dışı bırakılması durumunda jeneratör yakıt stokumuz 7 saate kadar yeterli olacak. Depremlerin yangın, tsunami, su baskını gibi felaketleri tetikleme ihtimalini de göz önünde bulunduruyoruz. Yangın durumunda istasyon veya tünel yangın senaryolarımızı devreye alacağız. Ayrıca her bir hattımızda yılda 2 kez yangın tatbikatı gerçekleştirerek ekip ve ekipmanlarımızın hazırlığını teyit ediyoruz. Bir yıl içinde 93 farklı yangın ve jeneratör senaryosu üzerinden, İstanbul İtfaiyesi ve AKOM ile ortaklaşa çalışma yapıyoruz.”