Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde önemli bir konuyu gündeme taşıyan vekil Ömer Faruk Gergerlioğlu, Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile kamu görevinden ihraç edilen kişilerin yaşadığı büyük mağduriyetleri dile getirdi. Konuşmasına "sayın milletvekilleri lütfen beni dikkatle dinleyiniz ve bu çok hayati yasa teklifime evet oyu veriniz" diyerek başlayan Gergerlioğlu, özellikle KHK'lı insanların üstüne bir de ceza almaları durumunda diplomalarının iptal edildiğini, hayat boyu öğretmenlik ya da doktorluk yapamaz hale getirildiklerini vurguladı. Kendi yaşadığı deneyimi örnek göstererek, hekim olduğunu, 22 yılını mesleğe verdiğini, kendisinin de avazturk.com KHK ile ihraç edilip ceza aldığını, hekimliğinin elinden alınmak istendiğini, hatta hapse girdiğini ve Meclis'ten çıkarıldığını ancak Yargıtay kararının Anayasa Mahkemesi tarafından durdurulmasıyla hem hekimliğini hem de vekilliğini geri aldığını anlattı. Ancak kendisi kadar talihli olmayan binlerce öğretmen ve hekimin bu durumdan muzdarip olduğunu belirtti. Doktorlarla ilgili 1928 tarihli eski bir maddenin, "falanca suçlardan hüküm yemişsen senin diploman iptal" dediğini aktaran Gergerlioğlu, bunun özel hayata saygı ve anayasal ilkeler gereği olmaması gerektiğini savundu.

Gergerlioğlu, yargı kararlarının her zaman mutlak doğru kabul edilip bir insanın mesleğini bitirmemesi gerektiğini, Sayın Erdoğan'a zamanında "sen muhtar bile olamazsın" denmişken, o kesin yargı kararının sonradan iptal edilip Cumhurbaşkanı olduğunu, aynı şekilde Ekrem İmamoğlu'nun şu anda kesinleşmiş bir cezası bile yokken "suç örgütü lideri" gibi ifadelerin iddianamelerde geçtiğini örnek göstererek, Türkiye'de yargı tablosu böyleyken, insanların bir ceza almasıyla "senin öğretmenliğini, hekimliğini bitirdim kardeşim" denmesinin yanlış olduğunu ifade etti. Verdiği yasa teklifinin bu 28 tarihli çok eski yasanın iptalini amaçladığını ve çok insani ve anayasal ilkelere uygun olduğunu belirtti. KHK'ların burada büyük bir sorun yarattığını ve binlerce insanın "Senin Bankasya'da hesabın var, bir derneğe üye olmuşsun, sen teröristsin, ihraç et" ya da "Sen barış istemişsin, Kürt meselesinde barış istemişsin, sen de teröristsin" gibi bomboş gerekçelerle ihraç edildiğini ve üstüne cezalar verildiğini söyledi. Yaşanılanların öylesine bir noktaya geldiğini ki, tüm sosyal hakların iptal edildiğini, özel sektörde çalışmalarının bile engellendiğini, sosyal yardım almalarının engellendiğini ve pasaportlarının iptal edildiğini, inanılmaz işler yapıldığını dile getirdi. Bu konudaki detaylı bilgileri https://www.avazturk.com adresinden de takip edebilirsiniz.

Tüm bu baskıların ve dışlamanın ardından 300.000'e yakın KHK'lının yaşadığı trajedilere örnekler veren Gergerlioğlu, Sevgi Balcı adında bir hemşirenin KHK ile ihraç edildikten sonra, üç çocuğundan biri 8.5 aylık bebek iken yaşadığı yoğun dışlamadan depresyona girip evde kendisini astığını anlattı. KHK'lıların işten atılmakla kalmayıp bir de cezaevine girdiklerini, Ahmet Burhan Ataş adında bir çocuğun babası cezaevindeyken "Baba, baba, baba" diyerek hayatını kaybettiğini, Yusuf Kerim Sayın adlı başka bir çocuğun annesi KHK mağduru ve cezaevindeyken "Anne, anne, anne" diyerek hayatını kaybettiğini belirtti. KHK'nın sadece ihraç edilenleri değil, çocuklarını da etkilediğini, Nahit Emre Güney adında genç bir KHK'lı çocuğunun ailesinin uğradığı mağduriyetlerden dolayı avazturk.com Galata Kulesi'nden atlayarak intihar ettiğini söyledi. Pasaportları iptal edildiği için "eğer bizi bu ülkede yaşatmıyorsanız bırakın Ege'den, Meriç'ten gidelim" diyen insanların olduğunu, Hatice Kayabay ve üç çocuğundan ikisinin Meriç'ten geçerken boğulduğunu, annenin oğlu Bekir Kayabay'a sımsıkı sarılmış halde bulunduğunu, diğer çocukların ise bulunamadığını, en az 14 bebek ve çocuğun Ege ve Meriç sularında kaldığını aktardı. Eğitim-Senli bir KHK'lı öğretmen olan Aslan Durman'a hiçbir iş verilmediğini, öğretmenlik yapamadığını, bilmediği bir işte, bir inşaatta çalışırken hayatını kaybettiğini anlattı. Bu insani dramların yankılarını https://www.avazturk.com gibi platformlarda da bulmak mümkün.

Öğretmenlerin durumuna özel olarak değinen Gergerlioğlu, KPSS sınavında yüksek puan alıp, mülakatta torpili olmadığı için kamuya atanamayan, özel okulda öğretmenlik yaparken okulu KHK ile kapatılan öğretmenlere, okullarının KHK ile kapatılması gerekçesiyle diplomalarının iptal edildiğini ve çalışma izinlerinin ellerinden alındığını söyledi. 20.000 öğretmenin diplomasının bu şekilde iptal edildiğini, kamudan ihraç edilen öğretmenlerin ise özel okulda bile öğretmenlik yapamadığını, hatta geçtiğimiz günlerde yaşanan bir vakada Milli Eğitim Müdürü'nün bir öğretmene servis şoförlüğü bile yaptırmayın şeklinde yazı yazdığını belirterek durumun vehametini gözler önüne serdi. Isparta vekili Osman Zab'ın 2016 yılında KHK'lılara yönelik söylediği "Ağaç kökü yedireceğiz" sözünü hatırlatan Gergerlioğlu, "utansın, gelsin bakalım burada hesap versin, şu bebeklerin hesabını versin vicdanı varsa şu bebeklerin" diyerek sert tepki gösterdi. Yaşananların özünde, insanların bomboş gerekçelerle işinden atıldığını, terörist ilan edilip özgürlüklerinin alınıp hapislere atıldığını, çoluk çocuğun depresyonlara sürüklendiğini, karı kocanın cezaevine atılıp çoluk çocuğun perişan edildiğini ve insanların intihar ettiğini, binlercesinin intihar ettiğini, kansere yakalandığını ve daha nice zorluklar yaşadığını dile getirdi. https://www.avazturk.com adresinde de bu türden haberler zaman zaman yer bulmaktadır.

Gelinen noktada, insanlara bir de "senin diplomanı da iptal edeceğim" denildiğini belirten Gergerlioğlu, milletvekillerine seslenerek "lütfen bakın tarih önünde bir sınava tabi tutuluyorsunuz, bu bir tasfiyedir, bu bir siyasi soykırımdır aslında" dedi. Yaşanan bebek ve çocuk ölümlerinin vebali altından kalkmak için bu yasa teklifine evet oyu verilmesi gerektiğini, Türkiye'nin artık bu skandaldan kurtulması gerektiğini, 9 yıl geçtiğini ve bu ülkede bu büyük cinayetlerin işlendiğini, avazturk.com artık KHK'lıların mağdur edilmemesi gerektiğini söyledi. Konuşmasını, yaşanan tüm bu zulme ve hukuksuzluğa karşı güçlü bir umut mesajıyla tamamlayan Gergerlioğlu, "Ve sonuçta şunu bilsinler ki: KHK'lar gidecek, biz kalacağız; KHK'lar gidecek, hukuk gelecek!" diyerek verdiği önergeyi oylamaya sundu. Ancak kaynağa göre, önerge mecliste kabul edilmedi.