E-ticaret dünyasında, teknolojik bir fırtına kopuyor ve bu fırtına, iş yapış şekillerimizi temelden değiştirme potansiyeli taşıyor. Eskiden büyük bütçeler, uzun zaman dilimleri ve kalabalık ekipler gerektiren ürün tanıtımları ve dijital mağaza kurulumları, şimdi parmaklarımızın ucundaki "yapay zeka" gücüyle saniyeler içinde gerçeğe dönüşüyor. Bu sadece bir teknolojik kolaylık değil, aynı zamanda herkes için yepyeni, devasa bir fırsat kapısı aralıyor. Kendi ürününüzü tüm dünyaya tanıtmak, en profesyonel reklam filmlerini çekmek ve hatta bir e-ticaret mağazası kurmak için artık günler veya haftalar harcamanıza gerek kalmayacak. Bu akıl almaz değişim, dijital ticaretin geleceğini kökten yeniden yazıyor ve bireylere, en büyük kurumsal şirketlerle rekabet edebilecekleri bir arena sunuyor.

Peki, bu "mucizevi" değişim tam olarak nasıl gerçekleşiyor? Konunun uzmanlarından Ozan Sihay, YouTube kanalında yaptığı çarpıcı bir gösterimle, yapay zeka destekli üretimin tüm sürecini adım adım gözler önüne serdi. Sihay'ın aktardığına göre, geçmişte bir ürün tanıtımı için stüdyo kiralamak, ekip toplamak, ekipman ayarlamak, profesyonel modellerle çalışmak gibi ciddi bir prodüksiyon gerekiyordu; tüm bunlar ayrı bir bütçe ve zaman yönetimi derdiydi. Ancak yapay zeka ile gelinen noktada bu ihtiyaçların neredeyse ortadan kalktığını belirtiyor. Özellikle e-ticaret işi yapanlar veya kendi ürünlerinin profesyonel reklam görsellerini ve videolarını oluşturmak isteyenler için artık oturdukları yerden sadece yazarak bu işlemleri yapabiliyorlar. Sihay, sürecin ilk adımı olarak ChatGPT'ye girerek "kırmızı siyah tonlarda lüks ve modern görünümlü bir kadın el çantası" için detaylı bir metin-görsel komutu (prompt) oluşturduğunu, hatta kendi baş harfleri olan 'O' ve 'S' harflerinin bir logo tarzında çantanın üzerinde olmasını istediğini belirtiyor. Bu detaylı prompt ile Midjourney gibi metinden görsel oluşturan yapay zeka araçları kullanılarak fütüristik veya gerçekçi tasarımlarda çanta görselleri elde edildi. Midjourney'nin bu konuda çok başarılı olduğunu, hatta versiyon 7'sinin inanılmaz gerçekçi sonuçlar verdiğini vurguladı. Ancak yazı konusunda bazen sorunlar yaşayabildiğini, 'O' ve 'S' harflerini bir araya getiremediği durumlar olduğunu da ekledi. Sihay, bu ilk görselin ardından, ChatGPT'yi tekrar kullanarak, "tarihin farklı dönemlerinde kadınların kendi dönemlerine uygun kıyafetlerle, ellerinde kulpsuz askısız el çantası olacak şekilde" konseptler için yeni promptlar oluşturdu. Bu promptlar sayesinde tarih öncesi çağdan siberpunk geleceğe kadar uzanan bir dizi inanılmaz derecede gerçekçi model görselleri oluşturuldu.

Ürünün ve reklam görsellerinin hazır olmasının ardından sıra, ürünü bu AI modellerin elinde tutturmaya veya ortamda gerçekten oradaymış gibi göstermeye geldi. Bunun için Hixfield'ın yeni "Canvas" özelliğinin kullanıldığını belirten Sihay, Hixfield'ı video oluşturma modelleri arasında sinematik kamera hareketleri ve sürekli yenilenen görsel efektlerle çok başarılı bulduğunu ifade etti. Sihay, Hixfield'ın kendi avatar seçenekleri olduğunu ancak kendisinin Midjourney'de kendi modellerini oluşturduğu için bunları kullanmadığını söyledi. Canvas bölümüne yüklediği çanta tutan kadın görseli ve kendi ürün görselini birleştirdikten sonra, çantayı yerleştireceği alanı fırça butonuyla seçerek, "bir kadın elinde çanta tutuyor" gibi basit bir prompt ile ürünü modele entegre etti. Bu işlemin yüzde 80-90 oranında tutarlı sonuçlar verdiğini, bazen alakasız şeyler çıksa da çoğunlukla ürünün gerçek gibi durduğunu belirtti. Ardından, Ozan Sihay, sadece birkaç dakika içinde tamamen yapay zeka tarafından oluşturulmuş, optimize edilmiş bir Shopify mağazasının nasıl kurulacağını gösterdi. Build your store AI (BYS.AI) sitesi aracılığıyla yapılan bu kurulumda, önce mağazanın nişinin (kendi örneğinde spor ve fitness) seçildiğini, ardından ana sayfa için iki vitrin görselinin belirlendiğini anlattı. Daha sonra Shopify hesabının BYS.AI'ye bağlandığını ve BYS.AI uygulamasının Shopify paneline yüklenerek içerikleri, ürünleri ve sayfaları otomatik olarak oluşturduğunu belirtti. Sihay, "customize my store" butonuna basarak yapay zekanın tüm mağaza tasarımını (tema, yazı tipleri, renk paleti) otomatik olarak ayarladığını, bunun "sihirli bir bölüm" olduğunu vurguladı. Ayrıca, Auto DS üzerinden satış potansiyeli yüksek ürünlerin sisteme eklenebildiğini ve AdPik gibi araçlarla neyin sattığının anlık olarak görülebileceğini de ekledi. Tüm bu adımların sonunda, normalde yüzlerce dolara mal olabilecek profesyonel bir e-ticaret sayfasının dakikalar içinde yayına hazır hale geldiğini gözler önüne serdi. Bu tarz yenilikçi ve hızlı çözümlerle ilgili daha fazla bilgi edinmek ve güncel gelişmeleri takip etmek için https://www.avazturk.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Görseller ve e-ticaret altyapısı hazırlandıktan sonra sıra, tüm bu yaratılan görselleri dinamik bir reklam filmine dönüştürmeye geldi. Ozan Sihay, Hixfield'ın video bölümüne geçerek seçtiği görseli basit bir prompt (örneğin "bir kadın ve çanta moda video çekimi") ile videoya dönüştürdüğünü aktardı. Hixfield'ın içerisindeki kum fırtınası, klonlama, elmas gibi mükemmel efektleri kullandığını ve bazı videolara arka plan patlama veya "Thunder God" gibi görsel efektler eklediğini gösterdi. Ayrıca, kendi favorisi olan Clink'i de kullandığını, Clink'in artık VO3'ün ses özelliğinden sonra tüm videoları sesli ürettiğini ancak senkronizasyonun VO3 kadar iyi olmadığını belirtti. Videoların bir kısmını Hixfield'da, bir kısmını Clink'te tamamladıktan sonra, son aşama olarak CapCut gibi bir video düzenleme programı kullanarak montajlandığını anlattı. Epidemic Sound sitesinden indirilen moda tarzı dinamik bir müzik eşliğinde videoların arka arkaya sıralandığını ve üzerine rüya parıltısı, gren ve kamera sallantısı gibi efektler eklenerek daha dinamik bir hale getirildiğini gösterdi. Hatta bazı çanta görsellerini modelin elinde değil de, bir masanın üzerinde görselleştirmek için de Hixfield Canvas'ın kullanıldığını, masada çantanın durmasını istediği yeri işaretleyip çantayı oraya eklediğini belirtti.

Tüm bu sürecin sonunda ortaya çıkan eserler, sadece teknolojik bir zaferden çok daha fazlasını temsil ediyor. Ozan Sihay'ın gösterdiği bu yöntemler, eskiden yalnızca büyük markaların ve dev bütçelerin erişebildiği profesyonel prodüksiyon ve e-ticaret altyapılarını, tek bir fikirle yola çıkan bireylerin ve küçük işletmelerin kapısına getiriyor. Yapay zeka ile sadece birkaç tıklamayla ürününüzü tanıtacak, hedef kitlenizi büyüleyecek reklam filmleri ve tamamen işlevsel, estetik açıdan kusursuz bir e-ticaret mağazası oluşturabilirsiniz. Bu, aslında e-ticaretin demokratikleşmesi anlamına geliyor; hayallerin, fikirlerin ve girişimcilik ruhunun önündeki geleneksel bariyerlerin tamamen yıkıldığını gösteriyor. Artık bir fikirden başlayıp, sadece bilgisayar başında neyi nerede yapacağınızı bilerek, yüz binlerce dolarlık bir işi dakikalar içinde kurabilir, profesyonel bir şirket gibi görünerek büyük bir kazanç kapısı aralayabilirsiniz. Geleceğin e-ticaret dünyası, bu yenilikçi teknolojilerle şekilleniyor ve fırsatları kovalayan herkes için sınırsız potansiyel sunuyor.