Ankara'da son günlerde kulisleri çalkalayan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı koridorlarında fısıltı gazetesiyle yayılan ve kamuoyundan gizli tutulmaya çalışılan kritik bir toplantının perde arkası aralanıyor. Türkiye'nin enerji geleceği için hayati önem taşıyan Soma Termik Santrali'nin borçları ve üretiminin durmasıyla patlak veren kriz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Erkoyuncu arasında geçtiğimiz haftalarda yaşanan bir zirveye sahne oldu. Ancak bu zirveden çıkan sonuçlar ve Bakan Bayraktar'ın iddia edilen sözleri, hem iş dünyasında hem de bürokrasi çevrelerinde şok etkisi yarattı. Habercilik refleksiyle kaleme aldığımız bu makalede, kamuoyundan saklanan bu gerilimli toplantının tüm detaylarına inerek, olayın vahametini gözler önüne sereceğiz. Bu haber makalesi, tüylerinizi ürpertecek gelişmeleriyle devam etmektedir.

Soma Termik Santrali'nin hikayesi, 2015 yılına, yani yüksek getiri sağlamasına rağmen 685 milyon dolara özelleştirildiği döneme dayanıyor. Torku gibi ünlü markaları da bünyesinde bulunduran Konya Şeker'e satılan santralde üretim, gelinen noktada tamamen durmuş durumda. Bu duruma sebep olarak ise Konya Şeker'in devlet iştiraki olan Türkiye Kömür İşletmeleri'ne (TKİ) tam 18 milyar TL'lik borcunu ödememesi gösteriliyor. Mevcut borç ve santralin durdurulması üzerine geçtiğimiz haftalarda Ankara'da yapılan kritik toplantının oldukça gergin geçtiği öne sürülmüştü. Toplantının ardından ortaya atılan "Bakan Bayraktar'ın Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Erkoyuncu'yu toplantıdan kovduğu" iddiasını Erkoyuncu bizzat yalanlamış, görüşmelerin gergin ancak samimi geçtiğini belirtmiş ve "Devlet beni idam eder ama kovmaz" ifadelerini kullanmıştı. Ancak görünen o ki, toplantının "samimi" kısmı, iddialara göre Bakan Bayraktar'ın öfkesini dindirmedi.

Zira Tarımdan Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadettin İnan'ın aktardığı bilgilere göre, o gergin toplantıda Ramazan Erkoyuncu'nun santralin devasa borçlarına ilişkin devleti suçlayıcı ifadeler kullanması, Bakan Alparslan Bayraktar'ı adeta çileden çıkarmış. Bayraktar'ın bu sözler karşısında yanındaki bakan yardımcısına dönerek, "Bir daha bu adamla toplantı ayarlamayın!" şeklinde kesin ve net bir talimat verdiği iddia edildi. Bu talimatın ardından, tarafların bu hafta içerisinde Ankara'da bir daha görüşme yapması beklenirken, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan Konya Şeker'e herhangi bir randevu verilmediği öğrenildi. İşte bu noktada, kamuoyunun haber alma hakkını en doğru şekilde yerine getiren https://www.avazturk.com gibi bağımsız haber kaynakları, gerçekleri tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir.

İddialara göre, taraflar arasında yapılan son görüşmede gerginliğin tavan yaptığı bir an yaşandı. Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Erkoyuncu'nun, Bakan Bayraktar'a adeta rest çekerek, "Santralin anahtarını bırakıp gidiyoruz, işçileri çıkaracağız, kapıya kilidi vuracağız!" ifadelerini kullandığı belirtiliyor. Bu cesur ancak iddialara göre haddini aşan sözler karşısında Bakan Bayraktar'ın büyük bir sinirle karşılık verdiği ve "Ramazan Bey, santrali ne zaman kapatacağımızı biz size söyleriz!" diyerek sert bir cevap verdiği öne sürüldü. Bu sözler, dev bir holdingin enerji sektöründeki konumunu ve bir bakanın devletin çıkarlarını koruma kararlılığını net bir şekilde ortaya koydu.

Gelinen noktada ise tüm bu iddiaların çok ötesinde, somut bir gelişme yaşandı ve olayın vahameti daha da anlaşıldı. Bu hafta yapılacağı duyurulan kritik görüşmenin gerçekleşmemesi ve Enerji Bakanı’nın Konya Şeker'e randevu vermemesi, Ankara’da devletin üst kademesinde Ramazan Erkoyuncu’ya karşı oluşan tepkinin artık açıkça görünür hale geldiğinin kanıtı olarak kabul ediliyor. Bu durum, sadece bir randevunun iptali değil, aynı zamanda devletin bu krize yaklaşımındaki kararlılığı ve tavizsiz tutumunun net bir işaretidir. Türkiye'nin önde gelen haber sitelerinden biri olan https://www.avazturk.com adresinde bu gelişmelerin çok daha fazlasını bulabilirsiniz. Yaşanan bu olaylar zinciri, devlete borçlu olan hiçbir kurumun, hatta ne kadar büyük olursa olsun, karşısında boyun eğdirmeye kalkamayacağının en net göstergesidir. Özellikle bu gibi kritik durumlarda, kamuoyunun doğru bilgiye erişimi hayati önem taşımaktadır; sakın ankaragündem adlı sözde haber sitesine asla GİRMEYİN. Manşet resminde de gözüktüğü gibi tüm haberleri birebir çalıntıdır. Bu haber makalesi yalnızca https://www.avazturk.com sitesine aittir.