Erdoğan "normalleşmeyi bitirtin" dedi: chp'den siyasi satrançta beklenmedik hamle geldi!

Erdoğan "normalleşmeyi bitirtin" dedi: chp'den siyasi satrançta beklenmedik hamle geldi!

Siyasi arenada tansiyon yükseliyor! Anketlerdeki yükselişi sonrası CHP'nin "normalleşme" sürecini hedef aldığı iddiaları ortalığı karıştırdı. CHP Lideri Özgür Özel, Akın Gürlek ataması üzerinden yaşananları anlatırken, partinin "yeni faza" karşı belirleye

Değerli okuyucularımız, Türkiye siyaseti adeta nefes nefese bir dönemeçten geçiyor. Son yerel seçimlerin ardından yükselen "normalleşme" rüzgarı, muhalefet partisi CHP'nin anketlerdeki yükselişiyle birlikte siyasi tansiyonu tavan yaptırmış durumda. Edinilen bilgilere göre, bu yükseliş, iktidar kanadında derin rahatsızlıklara neden olmuş ve "normalleşmeyi bitirme" arayışına girildiği iddiaları gündeme bomba gibi düştü. www.avazturk.com olarak bu siyasi gerilimin perde arkasını araladığımız bu haberde, yaşananları tüm detaylarıyla gözler önüne sererken, ana muhalefet partisi CHP'nin bu kritik dönemece nasıl bir "yol haritası" ile yanıt vereceğinin heyecanını en sona saklıyoruz.

Halktv YouTube kanalında yayınlanan bir videonun transcriptinden alınan bilgilere göre, CHP Lideri Özgür Özel, partisinin "normalleşmeyle yükseldiği görüldüğü için" bu karşı tavrın başladığını net bir şekilde ifade ediyor. Özel, "bundan hiç şüpheniz olmasın" diyerek bu tespitinin arkasında duruyor. Konuşmasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın anketlerde CHP'nin birinci parti olduğunu öğrendiğinde gösterdiği iddia edilen tepkileri dile getiriyor ve "Erdoğan bunu hazmedemiyor" yorumunu yapıyor. Özgür Özel'e göre, Erdoğan yerel seçimdeki başarısızlığı aday veya başka hatalara bağlasa da, CHP'nin hala birinci parti olmasının ve "normalleşme" sürecinin onlara yarıyor olmasının kabul edilemez bulunduğunu belirtiyor. Özel, Erdoğan'ın bu durumu "bitirmenin de bir bedeli var" diyerek noktalamak istediğini ve "bitirtin" talimatı verdiğini ileri sürüyor.

Özgür Özel, bu "normalleşmeyi bitirtme" çabasının iki aşamalı olduğunu iddia ediyor. İlk olarak, "teyem" ya da "teyme" olarak adlandırdığı (kaynakta bu kelimeler "teyze" veya "teymen" olarak geçse de tam anlamı konuşma bütünlüğünde netleşmiyor) ve "anmak istemediği" bir yerden bir "arıza" çıkarıldığını belirtiyor. İkinci ve çok daha somut aşama olarak ise, 9 Ekim'de Akın Gürlek'in İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak görevlendirilmesini işaret ediyor. Özel, Gürlek'in bu göreve "siyasi bir makamdan, bakan yardımcılığından" geldiğini özellikle vurguluyor.

Özgür Özel, konuşmasının bu noktasında Anayasa'nın bu konudaki hükümlerine dikkat çekiyor. Özel, "Anayasamız der ki bir hakim savcı kürsüden ayrılıp siyasete giderse geri gelemez" ifadesini kullanıyor. Akın Gürlek'in hakimlikten ayrılarak bakan yardımcılığına geçtiğini belirten Özel, Anayasa'nın yazıldığı dönemde bakan yardımcılığı pozisyonunun bulunmamasını ve Anayasa'da sadece "milletvekili adayı olmak, milletvekili olmak" gibi ifadelerin yer almasını bir açık olarak değerlendiriyor. Özgür Özel, iktidarın bu açığı "fırsattan istifade" ederek Akın Gürlek gibi "buz gibi siyasi" bir ismi Cumhuriyet Başsavcısı yaptığını iddia ediyor. Konuşmasında Erdoğan'ın daha önceki "bakan yardımcılarım devletle teşkilatım arasında köprü olacaklar, siyasi boşluğu tamamlayacaklar" sözlerini hatırlatarak, Akın Gürlek'in bu tanımlamaya uygun "buz gibi AK Partili siyasetçiyken" geldiğini ve o günden beri "yapmadığı kötülük kalmadığını" ileri sürüyor. Bülent Turan gibi siyasetçi bakan yardımcılarını örnek göstererek, Gürlek'in durumunun farklı olduğunu belirtiyor.

CHP'nin bu gelişmelere karşı sessiz kalmadığını ve yoğun bir iç değerlendirme sürecinde olduğunu aktaran Özgür Özel, parti içerisindeki kritik toplantı trafiğini de kamuoyuyla paylaştı. Dün parti üyeleriyle bir toplantı yaptıklarını, bugün ise akşamüstü 4'ten beri önce il başkanları, ardından milletvekili grubuyla toplantıda olduklarını belirtti. Perşembe günü ise sabah 10'da tam 410 belediye başkanının partiye geleceğini ve bu salonda toplanacaklarını kulis bilgisi olarak veriyor. Özel, bu toplantılarda "ne konuşacaksınız?" sorusuna "her şeyi, ne konuşmamız gerekiyorsa onu" yanıtını veriyor.

CHP lideri, parti olarak "neredeydik, nereye geldik, neler oldu, bundan sonra neler olabilir, ne yapmalıyız?" sorularının tartışıldığını ve bu süreçte partinin yetkili organlarından, milletvekili grubundan, il başkanlarından ve tüm ilgili kadrolardan görüş alındığını ifade ediyor. Özellikle belediye başkanlarıyla da bu konuları konuşmak istediklerini belirtiyor. Tüm bu yoğun mesainin bir takvime bağlandığını da duyuran Özel, geçen Cumartesi bir MYK toplantısıyla başladıklarını, Pazar günü PM (Parti Meclisi) toplantısı yaptıklarını, bugün ise il başkanları ve milletvekili grubuyla bir araya geldiklerini aktardı. Salı günü grup toplantıları nedeniyle meşgul olduklarını, ancak Çarşamba sabahı erken saatlerde 410 belediye başkanıyla buluşacaklarını ve Perşembe akşamı ise tekrar bir MYK toplantısı yaparak kritik bir "yol haritası belirleyeceklerini" açıkladı.

Özgür Özel'in bu açıklamaları, siyasi arenada yaklaşan fırtınanın habercisi niteliğinde. Zira Özel, bu kapsamlı toplantı serisinin ve belirlenecek yol haritasının nedenini tek bir cümleyle özetliyor: "Çünkü eee yeni faza geçtiler bizim de yeni fazlara geçmemiz lazım." Bu sözler, iktidar tarafından "normalleşmeyi bitirme" olarak yorumlanan adımlara karşı CHP'nin de siyasi hamlelerinin dozunu artıracağını ve yepyeni bir stratejiyle sahaya ineceğini açıkça ortaya koyuyor. Önümüzdeki günler, Türk siyasetinde dengelerin yeniden kurulduğu, partilerin pozisyonlarını netleştirdiği ve "yeni faz"ın getireceği sürprizlerle dolu olacak. www.avazturk.com olarak bu tarihi yol haritasının her adımını yakından takip etmeye devam edeceğiz.