Gazze'de Katliam Gölgesinde Direniş
Gazze'deki kan donduran çatışmalar ve direnişin yeni hamlesi! Kassam Tugayları'nın cesur saldırısı ve ardındaki gerçekler için hemen okuyun!
Gazze Şeridi’nde 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden İsrail saldırıları, 61 bini aşan can kaybı, 152 bin 359 yaralı, açlık ve yetersiz beslenmeden ölen 201 kişi ve enkaz altında kurtarılmayı bekleyen binlerce insanla bir insanlık trajedisine dönüşürken, Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın 8 Ağustos 2025’te Han Yunus’ta İsrail askerlerini taşıyan bir zırhlı araca düzenlediği patlayıcı saldırısı, bölgedeki direnişin hâlâ güçlü olduğunu gösteriyor. YouTube’da yayınlanan bir videoda, Kassam Tugayları’nın sözcüsü Ebu Ubeyde’nin “Düşman, halkımıza soykırım uygularken direnişimiz kararlılıkla sürecek” sözleri, Gazze’deki mücadelenin ruhunu yansıtıyor. Peki, bu saldırı ne anlama geliyor ve Gazze’deki kriz nereye evriliyor?
Kassam Tugayları’nın Saldırısı: Detaylar
YouTube videosunda (https://www.youtube.com/watch?v=grnmmsaZjxw), Kassam Tugayları’nın Han Yunus’un doğusunda gerçekleştirdiği saldırı detaylı bir şekilde aktarılıyor. Videoda, Ebu Ubeyde, “8 Ağustos 2025’te, mücahitlerimiz Han Yunus’ta düşman askerlerini taşıyan bir zırhlı araca yüksek güçlü patlayıcılarla saldırı düzenledi; çok sayıda düşman askeri öldü ve yaralandı” diyor. Ekranda gösterilen patlama anı görüntüleri, saldırının şiddetini ortaya koyarken, Kassam Tugayları’nın yazılı açıklamasında, “Bu operasyon, işgalci rejimin Gazze’deki soykırımına karşı bir yanıt” ifadeleri yer alıyor. İsrail ordusu, bu saldırıya ilişkin henüz resmi bir açıklama yapmazken, yerel kaynaklar saldırının İsrail’in bölgedeki askeri varlığına ciddi bir darbe vurduğunu belirtiyor.
Gazze’deki İnsani Kriz: Rakamlarla Trajedi
Filistin Sağlık Bakanlığı’nın son verilerine göre, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları 7 Ekim 2023’ten bu yana aralıksız sürüyor. Bakanlık, son 24 saatte 72 kişinin öldüğünü, 314 kişinin yaralandığını ve toplamda 61 bin 330 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Açlık ve yetersiz beslenmeden ölenlerin sayısı 98’i çocuk olmak üzere 201’e ulaşırken, enkaz altında kalan binlerce kişinin kurtarılmayı beklediği ifade ediliyor. Videoda, bir Gazze sakininin “Ekmek, su, ilaç yok; çocuklarımız gözlerimizin önünde eriyor” feryadı, bölgedeki umutsuzluğu gözler önüne seriyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus’un sosyal medyada paylaştığı, “Gazze’de 14 bin 800’den fazla hastanın acil tıbbi tahliyeye ihtiyacı var” mesajı, krizin boyutlarını bir kez daha vurguluyor.
Yardım Dağıtım Noktalarındaki Katliam
Gazze’de sözde insani yardım dağıtım noktaları, umut yerine ölüm getiriyor. YouTube videosunda, bir yerel gazetecinin “İsrail-ABD güdümlü Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF), yardım noktalarını ölüm tuzaklarına çevirdi” sözleri dikkat çekiyor. Filistin Sağlık Bakanlığı, bu noktalarda 27 Mayıs’tan bu yana 1772 kişinin öldüğünü, 12 bin 249 kişinin yaralandığını belirtiyor. Eski ABD Özel Kuvvetler Subayı Anthony Aguilar’ın videoda aktardığı itiraf çarpıcı: “Bu merkezler, sivilleri toplamak ve hedef haline getirmek için tasarlandı; bu bir insani yardım değil, katliam operasyonu.” UNRWA’nın X platformunda paylaştığı, “GHF, 1400’e yakın aç insanın öldürülmesinden sorumlu” mesajı da bu iddiaları destekliyor.
Uluslararası Toplumun Sessizliği
Gazze’deki kriz, sadece fiziksel yıkımla sınırlı değil; uluslararası toplumun tepkisizliği, trajediyi daha da derinleştiriyor. DSÖ’nün Temmuz 2025 raporunda, 5 yaş altındaki 12 bin çocuğun akut yetersiz beslenme çektiği belirtiliyor. Videoda, bir BM yetkilisinin “İsrail’in ablukası, insani yardım tırlarının Gazze’ye ulaşmasını engelliyor” sözleri, UNRWA’nın “UNRWA tırları sınırda bekletiliyor, bu acı önlenebilir” paylaşımıyla örtüşüyor. İsrail’de yapılan bir kamuoyu araştırması ise yerleşimcilerin yüzde 47’sinin Gazze’de kıtlık olduğuna inanmadığını, yüzde 18’inin bu durumdan endişe duymadığını ortaya koyuyor. Bu veri, uluslararası toplumun krize kayıtsızlığını bir kez daha gözler önüne seriyor.
Direnişin Simgesi: Kassam Tugayları
Kassam Tugayları’nın Han Yunus’taki saldırısı, Gazze’deki direnişin hâlâ ayakta olduğunu kanıtlıyor. Videoda, Ebu Ubeyde’nin “Mücahitlerimiz, işgalci rejimin her adımına karşı koyacak; halkımızın onuru için savaşacağız” sözleri, direnişin kararlılığını yansıtıyor. Ekranda gösterilen Kassam Tugayları’nın eğitim görüntüleri, savaşçıların patlayıcı düzenekler hazırlarkenki disiplinli hallerini ortaya koyuyor. Yerel kaynaklar, bu tür saldırıların İsrail’in Gazze’deki askeri operasyonlarını zorlaştırdığını ve moral kaybına yol açtığını belirtiyor. Ancak, bu direniş, sivil halkın yaşadığı acıları hafifletmeye yetmiyor.
Enkaz Altındaki Hayatlar
Gazze’de enkaz altında kalan binlerce insan, krizin en acı yüzlerinden biri. Videoda, bir kurtarma görevlisinin “Ekiplerimiz, İsrail’in bombardımanları ve tıbbi abluka nedeniyle cenazelere ulaşamıyor” sözleri, durumun vahametini gösteriyor. Filistin Sağlık Bakanlığı, “Sivillerin yüzde 47’si çocuk ve kadın; bu bir soykırım” açıklamasıyla, uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırıyor. Enkaz altında kalanların sayısı tam olarak bilinmezken, her geçen saat umutlar tükeniyor.
Son Çığlık: Gazze’nin Direniş Ruhu
Gazze Şeridi, tarihin en karanlık sayfalarından birini yaşıyor: 61 bin 330 can kaybı, 152 bin 359 yaralı, 201 açlık ölümü ve enkaz altında kaybolan binlerce hayat. Ancak Kassam Tugayları’nın Han Yunus’taki saldırısı, tüm bu acılara rağmen Gazze’nin direniş ruhunun kırılmadığını gösteriyor. Ebu Ubeyde’nin videodaki son sözleri, bu mücadelenin özünü özetliyor: “İşgalci rejim, halkımızı yok edemez; direnişimiz, özgürlüğümüzün teminatıdır.” Gazze, sadece bir coğrafya değil, insanlığın vicdanına seslenen bir çığlık. Uluslararası toplum, bu çığlığa ne zaman kulak verecek? Gazze’nin direnişi, özgürlük umudunu canlı tutuyor, ama bu umudun bedeli her geçen gün daha ağırlaşıyor.