Harris varyantı dünyayı tehdit ediyor: Maskeler geri gelebilir

Harris varyantı dünyayı tehdit ediyor: Maskeler geri gelebilir

Korona virüsün yeni bir varyantı olan Harris, 50’den fazla ülkede hızla yayılıyor. Dünya Sağlık Örgütü, maskelerin tekrar geri gelebileceği uyarısında bulunuyor. Uzmanlar ise yeni bir salgın dalgasından endişe ediyor.

Dünya, korona virüsün yeni bir varyantı olan Harris ile karşı karşıya. Bu varyant, 50’den fazla ülkede hızla yayılıyor ve hastaneye yatanların sayısını artırıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), maskelerin tekrar geri gelebileceği uyarısında bulunuyor. Uzmanlar ise yeni bir salgın dalgasından endişe ediyor.

Harris varyantı nedir?

Harris varyantı, korona virüsün o mikron varyantının yeni bir alt varyantıdır. O mikron varyantı, ilk olarak Güney Afrika’da tespit edilmiş ve dünyanın pek çok yerine yayılmıştır. Harris varyantı ise ilk olarak İngiltere’de görülmüştür. Bu varyant, korona virüsün genetik yapısında 30’dan fazla mutasyona sahiptir. Bu mutasyonlar, virüsün bulaşıcılığını, aşı ve tedaviye direncini ve hastalığın şiddetini etkileyebilir.

Harris varyantının yayılışı

DSÖ’ye göre, Harris varyantı 8 Ağustos itibariyle 50’den fazla ülkede görüldü. Bu ülkeler arasında ABD, Kanada, Brezilya, Meksika, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, Hindistan, Çin ve Japonya da bulunuyor. Harris varyantının en çok etkilediği ülke ise İngiltere’dir. İngiliz hükümetinin verilerine göre, Harris varyantı ülkedeki her 7 vakadan birinde görülüyor. İngiltere’de son bir haftada günlük vaka sayısı 30 binin üzerine çıkarken, hastaneye yatanların sayısı da yüzde 40 arttı.

Harris varyantının etkileri

Harris varyantının sağlık üzerindeki etkileri henüz tam olarak bilinmiyor. Ancak bazı araştırmalar, bu varyantın mevcut aşıların daha az etkili olabileceğini gösteriyor. Örneğin, Oxford Üniversitesi’nden bilim insanları, o mikronun at varyantına karşı Pfizer/BioNTech ve Oxford/AstraZeneca aşılarının koruyuculuğunun yüzde 6 oranında azaldığını duyurdu. Ayrıca, İsrail’de yapılan bir çalışma da Pfizer/BioNTech aşısının Harris varyantına karşı yüzde 64 oranında koruma sağladığını bildirdi. Bu oran diğer varyantlara karşı yüzde 94’tür.

Harris varyantının aynı zamanda daha şiddetli hastalığa neden olup olmadığı da henüz net değil. Bazı uzmanlar, bu varyantın daha hafif seyrettiğini iddia ederken, bazıları ise daha ağır vakalara yol açabileceğini savunuyor. DSÖ, Harris varyantının hastalığın şiddetini artırabileceğine dair bazı kanıtlar olduğunu belirtiyor.

Harris varyantına karşı önlemler

Harris varyantının yayılmasını önlemek için DSÖ, ülkelerin salgınla mücadelede temel önlemleri uygulamaya devam etmeleri gerektiğini vurguluyor. Bu önlemler arasında sosyal mesafe, el hijyeni, havalandırma, test, izolasyon ve temas takibi bulunuyor. Ayrıca, DSÖ maskelerin tekrar geri gelebileceği uyarısında bulunuyor. DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, “Maskelerin kullanımını durdurmak için çok erken” dedi.

DSÖ aynı zamanda aşılamayı da teşvik ediyor. DSÖ, mevcut aşıların Harris varyantına karşı tamamen etkisiz olmadığını ve ağır hastalık ve ölüm riskini azalttığını söylüyor. DSÖ, aşıların adil bir şekilde dağıtılması gerektiğini de vurguluyor. DSÖ Genel Direktörü, “Aşı milliyetçiliği sadece pandemiyi uzatıyor” dedi.

Harris varyantının yeni bir salgın dalgasına neden olabileceği endişesiyle, bağışıklığı hassas olanların maske takmaları konusunda uyarılıyor. Ayrıca, seyahat edenlerin de gidecekleri ülkelerin salgın durumunu ve giriş kurallarını kontrol etmeleri isteniyor.

Harris varyantı, korona virüsün değişken doğasını gözler önüne seriyor. Uzmanlar, virüsün yeni mutasyonlar geliştirmeye devam edeceğini ve bunların daha tehlikeli olabileceğini söylüyor. Bu nedenle, dünyanın salgınla mücadelede uyanık ve hazırlıklı olması gerekiyor.