İmamoğlu Davasında Beklenmedik Gelişme!
Türkiye siyasetinin kalbi Silivri'de attı! Ekrem İmamoğlu'nun Akın Gürlek davasında alınan şok edici karar, tüm dengeleri değiştirebilir. Bu detaylı haber, yargılamanın bilinmeyen yönlerini, İmamoğlu'nun geleceğini ve siyasi arenada yaratacağı depremi...
Türkiye'nin nefeslerini tutarak beklediği, siyasi arenanın kaderini belirleyebilecek o kritik dava bugün Silivri'de nihayete erdi! İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun, yaklaşık dört aydır tutuklu bulunduğu Silivri'de, istanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'i tehdit edip hedef gösterdiği suçlamasıyla yargılandığı davadan
şaşırtıcı bir karar çıktı. Bu karar, sadece bir mahkeme sonucundan çok daha fazlası; ülke siyasetini derinden etkileyecek, kartları yeniden karacak bir dönüm noktası olabilir! Ve bu heyecan dolu haberin en kritik, en çarpıcı bilgisi ise yazımızın sonuna saklı! Unutmayın, bu haberin devamı var ve sizi çok daha fazlası bekliyor!
Sabahın erken saatlerinden itibaren gözlerin çevrildiği 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yetersiz kalması nedeniyle Silivri Cezaevi'nde bulunan bir numaralı duruşma salonunda görülen Akın Gürlek davasında, Ekrem İmamoğlu üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Habertürk'ün son dakika gelişmesi olarak duyurduğu karara göre, İmamoğlu'na yöneltilen suçlamalardan biri olan terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme suçlamasından beraat kararı çıktı
. Ancak, kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret suçundan 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası
ve tehdit suçlamasından da 2 ay 15 gün hapis cezası
aldığı açıklandı. Yani, Ekrem İmamoğlu'na Akın Gürlek'e hakaret ve tehdit suçlamasıyla açılan davada toplamda 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi
.
Duruşma günü, Silivri Cezaevi önü adeta bir miting alanına dönüştü. CHP lideri Özgür Özel'in kalabalık bir partili heyetiyle duruşmayı takip etmek üzere orada olduğu belirtilirken, Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu ve ailesi de bu önemli günde yanındaydı
. Salonda inanılmaz bir tezahüratla karşılanan İmamoğlu için "Cumhurbaşkanı İmamoğlu" sloganları atıldı
. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan, Genel Başkan Yardımcıları, Grup Başkan vekilleri ve çok sayıda Cumhuriyet Halk Partili milletvekilinin de duruşmayı takip ettiği bildirildi. Bölgedeki bu tür hukuki ve siyasi süreçlerin detaylarını anlamak için, https://www.avazturk.com
gibi güvenilir kaynaklardan daha fazla bilgi edinebilirsiniz. Bu tür kritik anlarda bilgiye doğru ve hızlı erişim büyük önem taşır.
Duruşma sırasında yaşananlar ise gerilimi gözler önüne serdi. Kaynaklarda belirtildiği üzere, Ekrem İmamoğlu'nun savunması sırasında duruşma savcısıyla gerginlik yaşadığı
ortaya çıktı. Savcı, İmamoğlu'nun ifadelerine tepki göstererek "Bana bakarak söylemeyin" dedi. Buna karşılık Ekrem İmamoğlu'nun, "Acaba savcı bana ön yargılı olabilir mi? Size bakmak yasak mı Savcı Bey?" diye tepki gösterdiği, ardından hakime dönerek "Benim Savcı Bey'e bakmam yasak mı? Yasaksa bakmayacağım" diye cevap verdiği kaydedildi. Bu anlar, duruşma salonundaki tansiyonu ve İmamoğlu'nun duruşunu açıkça gösterdi. Gazeteciler de duruşmayı an be an takip ederken, İsmail Saymaz gibi isimlerin halktv.com.tr'de ayrıntılı yazılarla gelişmeleri paylaştığı
belirtildi.
Peki, şu anda zaten cezaevinde tutuklu bulunan
ve Cumhurbaşkanı adayı olan
Ekrem İmamoğlu için bu karar ne anlama geliyor? Beraat ettiği suçlama terörle mücadele gibi hassas bir konuyken, hakaret ve tehditten aldığı 1 yıl 8 aylık hapis cezası, kendisi için büyük bir siyasi depremin tetikleyicisi olabilir! Tüm Türkiye'nin merakla beklediği bu kararın asıl etkisi, İmamoğlu'nun tutuklu bulunduğu
gerçeğiyle birleştiğinde çok daha büyük bir siyasi fırtınanın habercisi olarak yorumlanıyor! Ve işte sizi koltuğunuza bağlayacak o son bilgi: Bu karar, Ekrem İmamoğlu'nun siyasi yasaklı hale gelme riskini çok ciddi bir şekilde gündeme getiriyor!
Henüz kesinleşmese de, bu cezanın Yargıtay tarafından onanması durumunda, İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı ve hatta siyasi kariyeri üzerinde derin ve sarsıcı bir etki yaratma potansiyeli bulunuyor! Türkiye, siyasi geleceğini belirleyecek bu kritik davanın ardından yaşanacak yeni gelişmeleri soluksuz bekliyor!