İmralı'dan Gelen Şok Davete Özgür Özel'den Beklenmedik Ret

İmralı'dan Gelen Şok Davete Özgür Özel'den Beklenmedik Ret

Kamuoyunun merakla beklediği İmralı notları, Abdullah Öcalan'ın CHP lideri Özgür Özel ve Sezgin Tanrıkulu'nu davet ettiğini ortaya çıkardı. Ancak bu kritik çağrıya Özgür Özel'den gelen "Hayır, kesinlikle gitmeyeceğim" yanıtı, barış süreci tartışmalarını..

Türkiye siyaseti, son günlerde adeta nefesini tutmuş durumda. Perde arkasında yaşanan ve kamuoyuna sızan bilgiler, ülkenin yakın geçmişindeki en hassas konulardan birini, yani İmralı'daki son gelişmeleri yeniden gündeme taşıdı. Bu gelişmelerin merkezinde ise terör örgütü PKK'nın kurucusu Abdullah Öcalan'dan geldiği iddia edilen kritik bir davet ve bu davete yönelik beklenmedik, hatta şok edici bir yanıt var. Türkiye'nin geleceğine dair yeni anayasa ve "demokratik açılım" tartışmaları sürerken, İmralı'dan yansıyan bu notlar, siyasi kulislerde büyük bir fırtınanın habercisi oldu. Bu özel haberin detayları, sadece bir davetin ötesinde, ülkenin en çetrefilli sorunlarından birine dair kapalı kapılar ardında neler yaşandığını da gözler önüne seriyor.

Deneyimli gazeteci Cengiz Çandar'ın kaleme aldığı yazıyla ortaya çıkan İmralı notları, 21 Nisan tarihine ait şaşırtıcı detaylar içeriyor. Bu notlara göre, terör örgütü PKK'nın kurucusu Abdullah Öcalan, bir dönem terör örgütünün fesih çağrısında da bulunmuş olmasına rağmen, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel'i ve CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nu İmralı'ya davet ettiğini belirtiyor. Öcalan'ın bu davetinin ardında, adı geçen isimlerin "bu sürece ilişkin görüşlerini merak ettiği ve katkılarını önemsediği" ifadesi yer alıyor. Bu davet, adeta siyasi arenada yankı uyandıran bir bomba etkisi yarattı; zira İmralı ile doğrudan temas, Türkiye'deki siyasi dengeleri derinden etkileyebilecek potansiyele sahip.

Davetin Özgür Özel ve Sezgin Tanrıkulu'na Pervin Buldan aracılığıyla iletildiği de notlarda yer alan bir diğer önemli bilgi. Pervin Buldan'ın ilettiği bu davetin ardından, Özgür Özel'in davetin kendisine ulaştığını teyit ettiği aktarıldı. İşte tam da bu noktada, Halk TV ekranlarında konuşan gazeteci, olayın en sıcak anını kamuoyuyla paylaştı. Gazeteci, yayın bittikten sadece 15 dakika sonra Ankara'daki muhabiri Nihal Kemaloğlu'nu arayarak bu davetle ilgili eksik bilgiyi tamamladığını belirtti. Gazeteci, dün gece bizzat Sayın Özgür Özel'i aradığını ve kendisine "Sayın Özgür Özel, İmralı'ya gidecek misiniz?" diye sorduğunu aktarırken, bu bilgiyi ilk kez burada açıkladığını vurguladı: "İlk defa burada açıklıyorum çünkü bugün yazımı yazacağım yarın çıkacak o yazım Yeni Çağ'da ama burada açıklıyorum" dedi. Eğer bu kritik gelişmelerin tüm detaylarına ve daha fazlasına anında ulaşmak istiyorsanız, gündemi https://www.avazturk.com üzerinden takip edebilirsiniz.

Türkiye'de eyalet ve federasyon gibi kavramlara karşı duyulan büyük tedirginliğe dikkat çeken Öcalan'ın, "demokratik açılım"dan kastının ise bambaşka bir model olduğu notlara yansıdı. Öcalan, valilerin olmamasını, sadece belediye başkanlarının bulunmasını öneriyor ve belediye başkanının "oranın başbakanı gibi" olması gerektiğini savunuyor. Polis, yatırımlar, bütçe gibi tüm yetkilerin belediye başkanında toplanmasını, tıpkı Londra örneğinde olduğu gibi bir "demokratik açılım" olarak nitelendiriyor. Bu detaylar, tartışılmak istenen "yeni anayasa" sürecine dair Öcalan'ın kendine özgü bir vizyonu olduğunu da ortaya koyuyor. Ayrıca, cezaevlerindeki tutukluların "devletimizin misafiri" olduğu ve devletin güvencesi altında bulundukları vurgusu da önemli bir ayrıntı olarak notlarda yer aldı. Toplantıya ikinci bir devlet görevlisinin istihbarat amacıyla katıldığı ve Öcalan'ın cezaevinde öldürülmekten korktuğu, hatta Pervin Buldan'a dahi Roma'da avukat Özgür Bey ile arabasının çarpışması olayının ardından suikast riskine karşı dikkatli olmasını söylediği çarpıcı bilgiler de bu notlarda yer alıyor. Ancak tüm bu detaylar ve derinlemesine tartışma konularının önüne geçen asıl büyük haber, gazetecinin ısrarlı sorusu üzerine geldi: CHP lideri Özgür Özel, Abdullah Öcalan'dan gelen İmralı davetine kesin ve net bir yanıt verdi. Özgür Özel, gazeteciye "Hayır, kesinlikle gitmeyeceğim" diyerek İmralı'ya gitmeyeceğini açıkça ifade etti. Sezgin Tanrıkulu hakkında ise "kendisine sormam lazım çünkü onun bir kişiliği var" ifadelerini kullandı. Bu tarihi ret, devletin meclise, iktidarın ve MHP'nin bilgi vermediği bir süreçte, Öcalan'ın "işletilen barış sürecindeki ağırlığına karşı" ya da "yürüttüğüne karşı bir tepki" olarak yorumlanırken, Türkiye siyasetinde yeni bir dönemin kapısını aralıyor ve kamuoyunda büyük yankı uyandıracak gibi görünüyor.