İsrail'in Savaş Rüyası Kabusa Dönüyor
Ortadoğu'da sular kaynarken, İsrail'in hava saldırıları ve savunma stratejileri uluslararası arenada sorgulanıyor. ABD eski Başkanı Trump'ın çelişkili açıklamaları, Batı savunma sistemlerinin yetersizliği ve İsrail'in içeride yaşadığı büyük kırılma, savaş
Ortadoğu, küresel dengeleri sarsan yeni bir çatışma dalgasına sürüklenirken, İsrail-İran gerilimi tavan yapmış durumda. Bu kritik süreçte uluslararası ilişkiler uzmanlarından çarpıcı analizler gelmeye devam ediyor. SÖZCÜ Televizyonu'nda konuşan Hasan Ünal, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrail'in hava saldırılarını durdurması konusunda yaptığı "talepte bulunmanın zor olduğunu" söylemesinin, İran Cumhurbaşkanlığı sözcüsünün "Trump bir telefon açar İsrail'i durdurur" beklentisiyle taban tabana zıt olduğunu vurguladı. Ünal'ın ifadelerine göre, Trump ayrıca "İran'la konuşuyoruz" derken, İran'ın "Avrupa'yla konuşmak istemediği" yönündeki daha önceki algının tam tersi bir tablo çizdiğini belirtti. Bu karmaşık tablonun bir diğer dikkat çekici boyutu ise Trump'ın, ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Gabard'ın Mart ayındaki "İran'ın eşi benzeri görülmemiş miktarda silah sınıfı uranyum stoğu olmasına rağmen nükleer silah üretme niyetinde olmadığı görülüyor" şeklindeki konuşmasında "nükleer silah istihbaratı konusunda yanıldığını" söylemesi oldu.
Hasan Ünal'a göre, Amerika Birleşik Devletleri'nin bu savaşa doğrudan müdahil olmamasının pek çok sebebi bulunuyor. Özellikle bölgedeki Amerikan askerlerinin korunaksızlığı ve İran'ın sahip olduğu füzelere karşı Batılı hava savunma sistemlerinin aşırı derecede etkisiz kalması, bu nedenlerin başında geliyor. Ünal, Batılı hava savunma sistemlerinin etkili olsaydı İsrail'i zaten korumuş olacaklarını dile getirdi. Geçmiş örneklerle bu tezi destekleyen Ünal, yakın zamanda Yemen'e karşı yapılan operasyonlarda Amerikan uçak gemilerinin bile yeterince başarılı olamadığını, hatta uluslararası bir koalisyon olarak iki kez Yemen'i kontrol altına almaya çalıştıklarında başarılı olamadıklarını ve bir Amerikan uçak gemisinin darbe alarak geri çekilmek zorunda kaldığını belirtti. Ünal, ikinci denemede Amerika tek başına gittiğinde de uçak gemisinin çok zorlandığını ve bölgede bir F18 ile bir F22 uçağının kaybedildiğini sözlerine ekledi. Hasan Ünal, en İsrail karşıtı kaynaklarda bile İran füzelerinin %15'inin hedefine ulaştığı haberleri olduğunu, ancak İsrail'in %100 hedefine ulaşan ve hava sahasını kontrol eden bir durumda olmadığını ifade etti.
İsrail'in Hamas'a karşı yürüttüğü mücadelenin bile bir başarı olmadığını vurgulayan Ünal, Hamas'ı yok edemediğini, rehineleri kurtaramadığını ve bütün dünyanın gözünde "soykırımcı bir devlet" konumuna düştüğünü belirtti. Üstelik 1948 yılında İsrail Devleti kurulduğundan bu yana şehirlerine bir tane bile bomba düşmediğini söyleyen Ünal, artık durumun değiştiğine dikkat çekti. İsrail'in bu savaşı tek başına sürdürebilmesinin mümkün olmadığını belirten Hasan Ünal, hava savunma sistemlerinin günlük maliyetinin 300 milyon doları bulduğunu ve Amerika'nın bile bu kadar mühimmatı düzenli olarak tedarik edebilmesinin mümkün olmadığını, Ukrayna savaşında da benzer bir durumun yaşandığını hatırlattı. Güncel gelişmeler ve analizler için https://www.avazturk.com adresini ziyaret edebilirsiniz. Ünal, İran halkının 8 yıl Irak'la savaşmış, uzun vadeli savaşlara alışkın bir halk olduğunu, ancak İsrail'de halkın geceleri uyuyamadığını, siren sesleriyle sığınaklara kaçmak zorunda kaldığını, hayat düzenlerinin bozulduğunu ve kendi aralarında çok ciddi bir tartışma başladığını gözlemlediklerini aktardı. Bu durumun İsrail'i tek başına yürütemeyeceği bir noktaya hızla sürüklediğini savundu.
Hasan Ünal, İsrail'in bu savaşı tek başına sürdürmesinin mümkün olmadığını yineleyerek, eğer bu iş bu noktada bırakılırsa ve iki boksör berabere kalsa bile, aslında kaybedenin İsrail olacağını dile getirdi. Ünal, İsrail'in şiddetli bir şekilde burnu kanayarak ringi terk ettiğini belirterek, bunun siyasi sonuçlarının da olacağını söyledi. İran'da rejim değişikliği beklenirken, Netanyahu'nun İsrail'de iktidarı kaybedebileceğini ya da benzerlerinin ciddi bir sıkıntı yaşayabileceğini öngördü. Ayrıca, İran'ın bu süreçte füzelerini sergileme fırsatı bulduğunu da ekledi. Ünal, Trump'ın savaşa girmesinin çok zor bir karar olduğunu, ancak İsrail'i de yalnız bırakamayacağını ifade etti. Bu ikilemin içinde gelecekteki olası senaryoları değerlendiren Ünal, kendi tahminine göre %60'a %40 oranında savaşa girmeyeceği yönünde iddiaya gireceğini, ancak girerse de şaşırmayacağını dile getirerek, bölgedeki gerilimin ve belirsizliğin ne denli derin olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.