Kudüs'ten Vuruldu İddiası: Hamaney'in Karargah Bölgesi Hedef Alındı, Trump'tan Şok Açıklama!

Kudüs'ten Vuruldu İddiası: Hamaney'in Karargah Bölgesi Hedef Alındı, Trump'tan Şok Açıklama!

on dakika gelişmelerine göre İsrail Hayom gazetesi, Tahran'a yönelik saldırılarda Ayetullah Ali Hamaney'in sığınağının bulunduğu bölgenin vurulduğunu iddia etti. ABD Başkanı Donald Trump'ın "Onları öldürmemiz son derece kolay" sözleri gerilimi tırmandırır

Ortadoğu'da tansiyonu zirveye taşıyan yeni bir gelişme yaşandı. İsrail Hayom gazetesinin aktardığı son bilgilere göre, Tahran'a düzenlenen son İsrail saldırılarında İran'ın dini ve fiili lideri Ayetullah Ali Hamaney'in sığınağının bulunduğu bölgenin hedef alındığı öne sürüldü. Bu iddia, zaten gergin olan bölgedeki durumu daha da alevlendirecek nitelikte. İsrail'in bu kritik adımı, Tahran'da yankılanan patlamalarla birlikte tüm dünyanın dikkatini İran başkentine çevirdi.

Bu çarpıcı iddianın hemen ardından ABD Başkanı Donald Trump'tan gelen açıklamalar ise uluslararası kamuoyunda şok etkisi yarattı. Trump, bugün yaptığı açıklamada, "Hamaney ve çetesinin nerede olduğunu biliyoruz. Onları öldürmemiz son derece kolay ancak henüz bunu istemiyoruz" ifadelerini kullandı. Bu sert söylem, ABD'nin İran'a yönelik tutumunun ne denli net ve kararlı olduğunu bir kez daha gösterirken, olası bir tırmanışın da sinyallerini verdi. Konuya ilişkin güncel ve detaylı analizleri bulabileceğiniz https://www.avazturk.com adresi, bu kritik gelişmeleri yakından takip edenler için önemli bir kaynak olacaktır.

İsrail'in Tahran'a yönelik hava saldırıları öğle saatlerinden itibaren şiddetini artırdı. İran'ın başkentinde adeta her noktadan patlama sesleri yükseldi ve patlamaların ardından gökyüzünü saran dumanlar, saldırıların boyutunu gözler önüne serdi. Hedef alınan noktalar arasında sadece stratejik hedefler değil, sivil yerleşimlere yakın bölgeler de olduğu belirtildi.

Saldırılar süresince İran'daki hava üsleri doğrudan hedef alındı ve ilk belirlemelere göre en az üç helikopterin imha edildiği bildirildi. İsrail'in operasyonları bununla da sınırlı kalmadı; Tahran'daki Kızılay binasının çevresi de bombalandı. Bu durum, saldırıların sadece askeri hedeflerle sınırlı kalmadığı, sivil altyapıyı da potansiyel olarak etkilediği endişelerini beraberinde getirdi. Tüm bu gelişmeleri anlık olarak takip etmek ve daha fazla bilgiye ulaşmak için https://www.avazturk.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Ayrıca, İran'ın nükleer programı için kritik öneme sahip olduğu bilinen uranyum zenginleştirmede kullanılan santrifüjlerin üretim tesisleri de İsrail'in hedef listesindeydi. İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada, santrifüj üretim tesisinin büyük hasar aldığı teyit edildi. Bu hedefleme, İsrail'in İran'ın nükleer kapasitesine yönelik doğrudan bir darbe vurduğu yorumlarını güçlendirdi.

Yedioth Ahranoth gazetesi ise Tahran polis merkezinin yıkıldığına dair ciddi bir iddia ortaya attı ve bölgeden bu yıkımı gösteren görüntüler paylaştı. Eğer bu iddia doğrulanırsa, saldırıların İran'ın iç güvenlik yapısına yönelik de doğrudan bir tehdit oluşturduğu anlaşılacaktır. İsrail Savunma Bakanı İsrail Katz, İsrail Hava Kuvvetleri'ne ait savaş uçaklarının “İran diktatörünün baskısının ana kolu olan İran rejiminin iç güvenlik karargâhını yok ettiğini” açıkladı. Katz, sözlerinin devamında, “Söz verdiğimiz gibi, İran'ın egemenliğinin sembollerini hedef almaya ve Ayetullah rejimini nerede olursa olsun vurmaya devam edeceğiz” diyerek İsrail'in saldırılarının devam edeceğinin sinyalini verdi. Bu kritik açıklama ve bölgedeki son gelişmeler için detaylı haberleri https://www.avazturk.com adresinden edinebilirsiniz.

Tahran'dan henüz resmi bir yanıt gelmemiş olması, İran rejiminin saldırıların ardından durumu değerlendirme ve olası karşı adımları planlama aşamasında olduğunu düşündürüyor. Bölgedeki bu gergin bekleyiş, uluslararası arenada da büyük bir endişeyle izleniyor. Birleşmiş Milletler ve uluslararası güçler, tansiyonun daha da yükselmemesi ve bölgesel bir çatışmaya dönüşmemesi için taraflara itidal çağrısında bulunuyor. Ancak, sahadaki gelişmeler, Ortadoğu'nun geleceğine dair belirsizliği artırmaya devam ediyor.