Söylentilerle Çalkalanan Gelecek ve Gizemli Gelişmeler Ortaya Çıkıyor!
Yüzüncü yılını geride bıraktığımız Türkiye Cumhuriyeti'nde, yankılanan yolsuzluk iddiaları, kritik siyasi kararlar ve trajik olayların ardındaki sır perdesi aralanıyor. PKK ile yapılan 'son aşama' pazarlıkları ve örgütün 'fesih' iddiaları gerçek mi? Yoksa
Sevgili okuyucularımız, Türkiye Cumhuriyeti'nin sözüm ona 100. yılını kutlamamızın üzerinden iki yıla yakın bir süre geçmişken, ülkenin içinde bulunduğu durum akıllarda büyük soru işaretleri bırakıyor. Bir kargaşa ortamının tam ortasında bulduğumuz kendimizi, her köşeden fışkıran yolsuzluk, vurgun, sahtekarlık ve hukuksuzluklarla yüzleşiyoruz. Sıradan vatandaşımız her gün haberleri endişeyle izlerken, www.avazturk.com olarak biz de "Acaba bugün neler olmuş, görelim bakalım" sorusunun peşine düşüyoruz ve bu derinlemesine araştırmamız, sizi baştan sona nefes nefese bırakacak. Makalenin devamında çarpıcı detaylar sizi bekliyor.
Siyaset ve hukuk alanındaki çalkantılar, 85 milyon insanımızın yakınmalarını her gün kulaklarımıza taşıyor. Son dönemde yaşanan acı olaylar zincirinde, Bolu’daki turistik otel yangınında kaybettiğimiz 78 canımız için duruşmalar nihayet iki gün önce başlayabildi. Ancak dikkat çekici bir detay var: Sanıklar arasında ne bir Turizm Bakanı ne de bir Çalışma Bakanı bulunuyor. Oysa ki bu işin en büyük siyasi sorumlularından biri olduğu açıkça bilinen Turizm Bakanı, aynı zamanda turizm bölgelerinde beş yıldızlı otellerin sahibi bir tüccar olarak tanınıyor ve olayın hemen öncesinde süper lüks teknesiyle Yunan adalarında tur atıyordu. Bu durum, Türkiye yüzyılından sadece küçük bir örnek olarak karşımızda duruyor.
Gelelim diğer sarsıcı örneklere, zira ülkenin kaderini belirleyecek gibi görünen gelişmeler, büyük bir gizem perdesiyle örtülü. Son dönemde kulaktan kulağa yayılan ve giderek son aşamaya yaklaştığı iddia edilen PKK ile pazarlıklar, kamuoyunda büyük bir şok etkisi yaratıyor. İmralı’da yatmakta olan ve Devlet Bahçeli tarafından “PKK’nın önderi” olarak tanımlanan şahsın, artık gün saydığı ve “terörsüz Türkiye” adı altında çok yakında tahliye edileceği fısıltıları dolaşıyor. Bu şahıs, bu günlerde hiç olmadığı kadar mutlu görünüyor ve ziyaretine DEM heyetleri gidiyor. www.avazturk.com'un edindiği bilgilere göre, son heyet önceki gün bizzat Saray’da Recep Tayyip tarafından kabul edildi ve Apo’nun tavsiyelerini kendisine iletti. Şahıs orada devletin görevlileriyle bire bir görüşmeler yapıyor, isteklerini sıralıyor ve her konuda görüşleri alınıyor.
Şimdi ise en büyük iddia bomba gibi gündeme oturdu: Uzun yıllar boyunca memleketin başına bela kesilen PKK’nın, yapılan pazarlıklar sonunda ikna edilerek kongresi toplandığı ve kendisini feshettiği açıklandı! Türk Milleti, Cumhuriyet’in 102. yılında işte böyle palavralarla, böyle yalanlarla uyutulmak isteniyor. Ancak sorularımız yanıtsız kalıyor: Bu sözde fesih kongresi kimlerden oluşuyormuş, katılanlar kimmiş? Kongre nerede toplanmış da böyle bir karar almış?
Açıklanan takvime göre şimdi sıra örgütün silah bırakmasına gelmiş! Ama bunun olacağına kimler inanır? Biz bu kadar saf mıyız? Efendim, yine piyasaya sürülen söylentilere göre PKK’nın fesih kongresi Kuzey Irak’ta toplanmış ve silahlar da Kuzey Irak’ta, örgütün elindeki bölgelerde teslim edilecekmiş! Peki, bizim topraklarımızdaki silahlar ne olacak? Bizi 1980’li yıllardan beri her yerde ve her alanda uğraştıran bir terör örgütünün böyle kolayca silah bırakacağını düşünmek ancak saf vatandaşların inanacağı bir masaldır. İşte bu, Cumhuriyet’in 100. yılında başlatılan hayali Türkiye yüzyılının acı bir yüzü.
Ve son acı olay... Daha iki gün önce öğrendiğimiz bu haber, tüm Türkiye’yi yasa boğdu. Irak topraklarında bir örgüt mağarasında zehirli gaz soluyup can veren 12 şehidimiz var. Bu, geçmiş yıllarda yaşadığımız 33 şehit olayından sonraki en acı günlerimizden biri olarak tarihe geçti. Kısa süre önce Ankara’da yaşanan bir olayda “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye haykıran biri kadın beş teğmenimiz TSK’dan derhal atılmışken, şimdi karşımızda bambaşka bir durum var: Mehmetçikleri hiçbir önlem almadan o mağaraya sokanlar ve sokturanlar hakkında acaba ne gibi yasal işlemler yapılacaktır?
Milli Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı kusura bakmasınlar, bu son mağara olayının en kısa zamanda aydınlanması gerekecek. Milyonlarca insanımız bu memlekette huzur içinde yaşamak istiyor. Kimse bizi kandırmaya yeltenmesin. Bu ülkenin gerçekleri, söylentilerin ve hayallerin ötesinde bir yerlerde saklı ve www.avazturk.com olarak bu gerçekleri gün yüzüne çıkarmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Gelecek günler, Türkiye'nin aslında ne kadar büyük bir dönüşümün eşiğinde olduğunu ve bu dönüşümün ardındaki asıl gerçeğin ne olduğunu gözler önüne serecek... Beklenmedik itiraflar ve sürpriz gelişmeler çok yakında!