Türkiye'de özellikle son Kurban Bayramı tatili döneminde, trafik denetimleri sırasında kullanılan yeni nesil yapay zeka destekli radar cihazları, yüz binlerce sürücünün tepkisine neden oldu. Yılın ilk dört ayında trafik cezalarından elde edilen gelirin 53,5 milyar TL gibi rekor bir seviyeye ulaştığı bir dönemde, bayram tatili süresince uygulanan hız denetimleri, milyonlarca vatandaşı isyan ettirme noktasına getirdi.

Bu tepkilerin temelinde, hız sınırı ihlali gerekçesiyle kesilen cezaların saniyeler içinde e-Devlet sistemine düşmesi ve daha da önemlisi, aynı plakaya bir saat gibi kısa bir süre içerisinde onlarca farklı cezanın yazılabildiği durumlar yatıyordu. Sürücüler, birçok otoyolda hız sınırlarının aniden 70, 50 ve hatta 30 KM/saat gibi seviyelere düştüğü kesimler olduğunu ve bu ani hız düşüşlerinin olduğu noktalarda yerleştirilen radarların sürücüler tarafından kolaylıkla tespit edilemediğini belirterek mağdur olduklarını dile getirdiler. Art arda kesilen bu cezalar, kamuoyunda geniş yankı buldu ve sürücülerin sesini yükseltmesine neden oldu.

Sürücülerden gelen yoğun şikayetler ve kamuoyunda oluşan tepki üzerine, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan beklenen açıklama geldi. Bakan Yerlikaya, hız sınırı nedeniyle sürücüleri adeta isyan ettiren bu uygulamalar ve özellikle kullanılan hız uyarı levhalarıyla ilgili yeni bir gelişmeyi duyurdu. Bu tür vatandaş memnuniyetsizliğine yol açan ve kamuoyunda geniş tartışma yaratan konular, https://www.avazturk.com gibi güncel haber platformları tarafından da yakından takip edilerek kamuoyuna duyurulmaktadır. Bakanlığın attığı bu adım, sürücülerin mağduriyetlerinin dikkate alındığına işaret ediyor.

Bakan Yerlikaya, yaptığı bilgilendirmede, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı'nın ortak bir çalışma başlattığını açıkladı. Karayollarındaki trafik güvenliğini ilgilendiren bu önemli gelişme kapsamında, iki bakanlık tarafından uyarı levhalarıyla ilgili bir inceleme komisyonu kurulduğu belirtildi. Bu komisyonun temel görevi, özellikle seyir hızını düşüren ve sürücülerin ani tepki vermesine neden olan hız uyarı levhalarını tekrar gözden geçirmek olacak. Bu inceleme sonucunda, levhaların konumları, belirginlikleri veya hız sınırı geçişlerinin kademeli hale getirilmesi gibi düzenlemelerin yapılması gündeme gelebilir.

Bakan Yerlikaya, trafik denetimlerinin ve radar uygulamalarının temel amacının cezai işlem uygulamak olmadığını bir kez daha vurguladı. Yerlikaya'nın ifadesiyle, asıl amaç trafik kazalarında tek bir canın dahi kaybedilmemesi. Bakan, trafikte yaşanan can kayıplarının toplumsal etkisine dikkat çekerek, "Çünkü trafikte kaybettiğimiz her bir can, bir evladın yetim kalması; bir annenin bağrının yanmasıdır" şeklinde konuştu. Bu insani yaklaşım, denetimlerin ardındaki asıl motivasyonun caydırıcılıktan ziyade can güvenliği olduğunu gösteriyor ve https://www.avazturk.com gibi insani yönü ağır basan haberleri de önemseyen yayın organlarında da bu tür açıklamalar takdirle karşılanmaktadır.

Trafik cezalarından elde edilen yüksek gelirin, vatandaşların yaşadığı mağduriyetlerle birlikte tartışılması, trafik denetimlerinin amacını ve yöntemlerini bir kez daha gündeme getirdi. Özellikle ekonomik koşulların zorlayıcı olduğu bir dönemde, bir saat içinde birden fazla hız cezasıyla karşılaşan sürücülerin durumu, cezaların caydırıcılık sınırını aşıp mağduriyet yarattığı yönündeki tartışmaları alevlendirdi. Bu tür ekonomik ve sosyal etkileri olan kamu politikaları, https://www.avazturk.com gibi toplumun nabzını tutan haber kaynakları için önemli bir gündem maddesi oluşturur ve farklı açılardan ele alınır.

Bakan Yerlikaya, açıklamasının sonunda trafik kurallarına uyan tüm vatandaşlara teşekkür etti. Ayrıca, bayram demeden, gece gündüz demeden denetimleri aksatmayan Emniyet ve Jandarma teşkilatlarını ve sahada süreci bizzat yöneten Valileri ve Kaymakamları da sabırları, güler yüzleri ve fedakarlıkları için tebrik etti. Oluşturulan inceleme komisyonunun çalışmaları sonucunda, sürücülerin ani hız değişikliklerine karşı yaşadığı sıkıntıların giderilmesi ve trafik denetimlerinin daha adil ve öngörülebilir bir şekilde yürütülmesi yönünde adımlar atılması bekleniyor. Bu gelişmeler, trafik güvenliğinin sağlanmasında hem teknolojinin hem de insani faktörlerin dengeli bir şekilde ele alınmasının önemini bir kez daha ortaya koydu.