Tek Bir Karikatür, Ülkeyi Kasıp Kavuran Akıl Tutulması
Leman dergisinin İsrail karikatürü sonrası yaşanan akıl almaz saldırı, gözaltılar ve devletin tartışmalı tutumu tüm Türkiye'yi sarstı. Bu olayın ardındaki gerçekler ve çok daha fazlası için okumaya devam edin!
Türkiye, son günlerde adeta akıl tutulması yaşatan, derin yankılar uyandıran ve toplumun farklı kesimlerinde infiale neden olan bir olayla çalkalanıyor. Leman dergisinin İsrail'deki olayları konu alan bir karikatürü sonrasında patlak veren gelişmeler, ülkenin gündemini bir anda değiştirdi ve sarsıcı detaylarla dolu bu haberin devamı için sizi daha da heyecanlandıracak pek çok ayrıntı var.
YouTube kanalından "Serdar Akınan"ın aktardığı bilgilere göre, olaylar Leman dergisinin yayımladığı bir karikatürle başladı. Karikatürde, Hz. Muhammed ve Hz. Musa'nın karşı karşıya tasvir edildiği iddia edildiği anda, derhal bir soruşturma başlatıldı ve karikatürü çizen kişi gözaltına alındı. Ancak olayın şoke edici boyutu bununla sınırlı kalmadı. Yüzlerce insan, Leman Gazetesi'nin bulunduğu binaya, yani Leman Kültür'e saldırdı. Serdar Akınan bu saldırıyı, Sivas katliamının yıl dönümüne iki gün kala yaşanan "tam bir Sivas görüntüsü"ne benzeterek, yaşananları "akıl tutulması" olarak nitelendirdi. İbdaciyeciler olarak bilinen bir grubun bina önüne gelerek toplu namaz kıldığı ve insanlara saldırdığı belirtildi. Bu saldırıların gerekçesi olarak ise karikatürde Hz. Muhammed'in tasvir edilmesi gösterildi.
Ancak Serdar Akınan, bu gerekçenin olayın aslı olmadığını vurguluyor. Leman dergisinin yaptığı açıklamaya göre, karikatürde Hz. Muhammed ve Hz. Musa isimlerinin sembolik olarak kullanıldığı, asla Hz. Muhammed'in tasvir edilmediği belirtildi. Leman dergisi, dünyada en çok konulan ismin 200 milyon insanla Muhammed olduğunu, Musa isminin de Yahudilerde yaygın olduğunu ifade ederek, iki ismin sembolik olarak bir araya getirildiğini açıkladı. Akınan, dini kaynaklara göre İslamiyet'te putperestliği engellemek amacıyla tanrısallaştırılabilecek heykeller ve tasvirlerin yasaklandığını, gerçek Kur'an'ın "yürüyen Kur'an" olan Hz. Muhammed olduğunu hatırlatarak, "Vay sen Hz. Muhammed'in resmini yaptın, öldürülmelisin" gibi dar görüşlü yaklaşımların, İslam'ın putları yıkma anlamını kavramamaktan kaynaklandığını belirtti. Karikatüristin asıl amacının, doğrudan İsrail'de yaşananları Müslümanlar adına kınamak olduğunu da ekledi. Ayrıca, bu gelişmeler ışığında, toplumun temel sorunlarına odaklanmak yerine, gündemin nasıl değiştirildiğini merak edenler için https://www.avazturk.com adresi de önemli bilgiler içerebilir.
Serdar Akınan, yaşananları yıllar önce Fransa'daki Charlie Hebdo dergisine yapılan ve 10-12 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör saldırısıyla kıyaslayarak durumun ciddiyetini gözler önüne serdi. Türkiye'de Beyoğlu Kaymakamlığı'nın her türlü gösteri ve yürüyüşü yasakladığı bir ortamda, yüzlerce İbdaci yanlısının Leman binasına giderek binayı yağmalayıp insanlara saldırması ve polisin buna seyirci kalması "çok ciddi bir şey" olarak değerlendirildi. Akınan, devletin taraf tuttuğunu iddia ederek, aklıselim insanların "sakin olun, bir anlayalım, bunlar gerçekten İslam'a mı saldırıyor?" demesi gerektiğini vurguladı. Karikatürde hiçbir hakaret unsuru olmadığını, düşen bombalar üzerinde Yahudileri temsil eden Musa ve Müslümanları temsil eden Muhammed isimli iki ruhun "Naber, nasılsın?" şeklinde konuştuğunun tasvir edildiğini belirtti. İçişleri Bakanı'nın karikatüristi kelepçeli halde paylaşmasını ise Akınan, olayların gazını almak ve "gerekli gözaltılar yapıldı" mesajı vermek olarak yorumladığını, ancak bu durumun yine de akıl alır gibi olmadığını ifade etti. Radikal İslamcı arkadaşlara seslenerek, "IŞİD'den ne farkınız kaldı?" sorusunu yönelten Akınan, meselelerinin "üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi" olduğunu sorguladı. Leman dergisinin Türkiye'deki karikatür geleneği gereği tabulara dokunduğunu, ancak modern zamanlarda karikatür dergilerinin dahi satmadığı bambaşka bir dünyada olunduğunu ekledi.
Akınan, bu eylemi "masum" olarak görmediğini, çünkü mantıklı ve makul olmadığını belirtti. Saldırganların "Hz. Muhammed'in resmini yaptı, boğazını keselim, öldürelim" gibi ifadeler kullandığını aktarırken, grup içinden gelen "Ya biz öleceğiz ya onlar ölecek", "Bu Müslüman Anadolu toprağı", "İstanbul gibi şehrin ortasında bir yerin camlarını dahi indiremiyoruz. Ya Allah bizi affetsin" gibi tüyler ürpertici sözleri de paylaştı. Daha sonra ise "İndirdik hocam rahat ol diye bağırıyorlar. Elhamdülillah razı olsun" şeklinde sevinç çığlıklarının duyulduğunu aktararak, durumun ne kadar tehlikeli olduğunu gözler önüne serdi. Beyoğlu Kaymakamlığı'nın toplanma ve gösteri yürüyüşlerini yasaklamasına rağmen, yüzlerce kişinin polis kontrolünde binaya girip yağmaladığını, gösteri yaptığını ve devletin buna göz yumduğunu, "devlet böyle bir şey değil" diyerek eleştirdi. AK Parti'ye yakın trollere ve gazeteci kimliğindeki insanlara da değinen Akınan, onların da Leman dergisinin kapatılması, karikatüristlerin öldürülmesi çağrısında bulunduklarını belirterek, "Bu neyin kafası? Bir sakin olun. Bu uzlaşma kültürünün çok ötesinde bir şey" ifadelerini kullandı. Leman kültürünü takip eden milyonlarca insanın varlığını ve kendisinin de bu kültürle büyüdüğünü belirten Akınan, eleştirinin toplumun en temel unsurlarından biri olduğunu vurguladı.
Serdar Akınan, karikatürde kesinlikle Hz. Muhammed'e hakaret olmadığını yineleyerek, aklıselim herkesin bunu görebileceğini ifade etti. Leman'ın açıklamalarını hatırlatarak, İsrail'in yaptıklarını göstermek için Yahudi ve Müslüman peygamberlerini bir araya getirdiklerini ve sadece "Merhaba, nasılsın" dediklerini vurguladı. Yaşanan bu durumu "akıl tutulması" ve "çok ciddi bir şey" olarak tanımladı. Asıl şoke edici olan ise, Akınan'a göre, bu olayın büyük bir gündem değiştirme operasyonu olduğuydu. Kılıçdaroğlu davası, CHP davası gibi önemli gündemlerin 24 saat geçmeden nasıl değiştiğini sorgulayan Akınan, halkın çarşıda, pazarda konuştuğu yoksulluk ve geçim derdi gibi gerçek sorunların konuşulamadığını belirtti. "Türkiye'nin sorunu bu değil. Bu ülkenin sorunu açlık, geçim derdi" diyerek, birilerinin çok akıllıca bir "gizli el" ile gündemi sürekli değiştirdiğini savundu. Akınan, Leman çizerinin de, saldırıya katılanların da, kendi ailesinin de aynı geçim derdini yaşadığını, meselenin sağcı, solcu, Müslüman, ateist olmak değil, temel bir sorun olan geçinememek olduğunu dile getirdi. Ak Parti'ye yakın trollerin yangına benzin döktüğünü, "parçalayalım, öldürelim" diyerek gündemi değiştirmelerinden duyduğu şaşkınlığı ve üzüntüyü gizleyemedi.
Peki, tüm bu yaşananlar ne anlama geliyor? Bir karikatür üzerinden ülkeyi böylesine derin bir kaosun eşiğine getirmeye çalışan ve gerçek sorunları göz ardı ettiren bu "akıl tutulması"nın ardında yatan asıl güçler kimler? Ve daha da önemlisi, Serdar Akınan'ın ısrarla üzerinde durduğu asıl mesele, yani halkın açlık ve geçim derdi ne zaman ülkenin gerçek gündemi olabilecek? Türkiye, bu provokasyonların ötesine geçerek, temel sorunlarına odaklanabilecek mi, yoksa "gizli ellerin" değiştirdiği gündemlerle savrulmaya devam mı edecek?