NECDET PEKMEZCİ

NECDET PEKMEZCİ

Yazıcıoğlu'ndan 'Derin' randevuyu 'Cemaat' aldı!

Yazıya  “Yazıcıoğlu'ndan 'Derin' Randevuyu 'Cemaat' Aldı” başlığını  attığım tarih 30/12/2009 !

Çok sular aktı; davalar birbirini kovaladı, Muhsin Yazıcıoğlu’nun şahadeti hep şüpheli kaldı. 15 Temmuz Fetö cuntasının darbe girişimi gözleri yeniden  Muhsin Yazıcıoğlu’nun şahadetine çevirdi. Kaza kırım yerinde bulunan asker kişiler, cuntanın içinde olduğu gerekçesiyle tutuklandı.

V e elbette gözler yine Muhsin Yazıcıoğlu cinayetinde olağan şüpheli Fethullah Gülen’e çevrildi…

Herkesin tenhalarda konuştuğu, ancak FETÖ’nün hışmından korktuğu günlerdi yaşanan zamanlardı…

Hükümet malum açılımı başlatmıştı…

İddialara göre, tam da o günlerde Muhsin Yazıcıoğlu  ile Fethullah Gülen arasında bir telefon görüşmesi yapılmıştı. Fethullah Gülen, açılıma destek istiyor, ancak Muhsin Yazıcıoğlu, bunu şiddetle reddediyordu.

İşte o konuşmadan belki günler sonra Muhsin Yazıcıoğlu’nun  şahadeti gerçekleşiyordu.

Şüpheler,  hala durdukları yerde bekliyor.

Muhsin Yazıcıoğlu’ndan randevuyu alan Fethullah Gülen’in ABD senatörü olarak tanınan Ömer adında biriydi. Geride tek kare fotoğraf kaldı. Sanırım o fotoğraf hala BBP’nin arşivinde…

Ve sanırım 30/12/2009 tarihli şu yazım hala güncelliğini koruyor…

“BBP kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun 25 Mart 2009 tarihinde vefatının üzerindeki gizem, kuşku, şüphe, her cephede tartışılıyor. Meclis’te kurulan komisyon, şüpheleri ortadan kaldırmak yerine daha da derinleştirdi. İstifham, şaibe, iddia, komplo teorileri havada uçuşuyor.

Herkes gibi Yazıcıoğlu’nun vefatı da erken, beklenmeyen bir şeydi. Her insan gibi ecel ondan da çok uzaktı.

Muhsin Yazıcıoğlu, ABD ‘Derin’ devletinin temsilcileri ile 13 Kasım 2007’de görüşüyor. Yazıcıoğlu, bu görüşmeye bir mana veremedi. ABD-Yemen-Rusya hattının orta yerinde gerçekleşen randevu epey kafasın meşgul etti. ölçtü, biçti; boşa koydu, dolmadı. Doluya koydu, almadı.

Sırların Efendisi Joe M. Allbaugh ve Andrew Lundquist niçin gelmişti, ne istiyordu, neler bekliyordu.

Başkan Bush döneminde Alballbaugh İç Politika Direktörü Karl Rove ve Halkla İlişkiler Müdürü Karen Hughes ile birlikte ‘Başkan'ın arkasındaki çelik sac ayakları’ olarak tanınıyordu…

Bush’un Texas Valiliği’nden beri yanından ayırmadığı bu üçlü Başkan’ın sırtını dayadığı ve en çok güvendiği isimlerdi...

Başkan’ın Halkla ilişkiler Müdürü Karen Hughes onu şöyle tanıtıyor; ‘Joe her zaman dinler. Ben ve Karl her zaman konuşuruz. O sessizdir. Fakat eğer konuşursa, demektir ki söyleyecekleri çok iyi planlanmış ve iyice düşünülmüştür. O işleri yapan ve yoluna koyandır.’

Görülüyor ki, sessiz sessiz olduğu kadar ketum ve ‘derin’ bir isim Joe M. Allbaugh.

Yazıcıoğlu’nun yolunu bu isimle kim kesiştirdi? İşte burada yine son yılların çok konuşulan cemaati devreye giriyor. Fethullah Gülen’e yakınlığı ile tanınan ve ABD’de yaşayan bir isim randevuyu ayarlıyor.

Görüşmeye aracı olan kişi Fethullah Gülen’in bilgisi dâhilinde mi yoksa bireysel ilişkileri ile mi bunu sağlıyor?

Her ikisi de olabilir… 

Joe M. Allbaugh, Yemen’den Türkiye’ye tarifeli uçakla geliyor, yanında hiçbir koruma yok. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği de ortalarda görünmüyor.

Hadi bir bilgi daha yazalım; Türk istihbarat birimlerinin de bu sır ziyaretten haberi yok. Sivil pasaport ile seyahat ettikleri için, izleme dışında kalıyorlar.”

Önceki ve Sonraki Yazılar