Deprem felaketinin ardından gelen yardımlar arasında yer alan yorgan, yastık ve nevresimler, içlerindeki çiplerle birlikte tedirginlik yarattı.

Afetzede vatandaşlar, nevresimlerin içinden çıkan çipleri görünce kendilerinin izlenildiğini düşünerek endişeye kapıldılar. Sosyal medyada hızla yayılan bu korku dolu haberler, durumu daha da karmaşık hale getirdi. Ancak yetkililerin kısa sürede yaptığı açıklama, bu endişeleri yatıştırdı. Çiplerin aslında bir takip cihazı değil, tekstil sektöründe ürün sayımını kolaylaştırmak için kullanılan RFID (Radyo Frekansı ile Tanımlama) teknolojisine ait olduğunu bildirdiler.

Yetkililer, bu çiplerin radyo frekansları kullanarak otomatik sayım işlemi gerçekleştiren barkotlar olduğunu vurgulayarak, "Bu sistem, malzemelerin hızlı ve güvenilir bir şekilde sayılmasını sağlamak için geliştirilmiştir" dediler. Depremzedelere ulaştırılan nevresim takımlarındaki çiplerin herhangi bir izleme amacı taşımadığını belirten uzmanlar, bu teknoloji sayesinde ürün sayımlarının tek bir tuşla yapılabildiğini açıkladılar.

Tekstil sektörü uzmanı Mehmet Pehlivan, "Yurt dışından gelen nevresim takımları mahalle muhtarlıklarına teslim edildi. Çipler, sayım amacıyla kullanılan küçük etiketlerdir. Günümüzde yaşanan bazı olaylar nedeniyle insanlar, bu tür durumlarda korku ve endişeye kapılabiliyor" şeklinde konuştu. Pehlivan, çiplerin herhangi bir sorun taşımadığını ve bu tarz korkuların insanların psikolojik durumlarından kaynaklandığını belirtti.

Yurt dışından gönderilen nevresimlerdeki çiplerin sebep olduğu endişeler kısa sürede son bulurken, bu olayın arkasındaki gerçekler ortaya çıktı. Böylece, yardım malzemelerinin güvenliği ve amacının ne olduğu konusunda vatandaşların kafası netleşmiş oldu.