Bu ay hem BMW hem de Mercedes, EV yeteneklerinde Tesla’ya rakip olabilecek etkileyici yeni konsept otomobillerini tanıttı. Alman otomobil üreticileri, Münih’teki IAA otomobil fuarında Mercedes-Benz Concept CLA Sınıfı ve BMW Vision Neue Klasse’yi sergiledi.

Her iki şirket de arabalarını gelecekteki EV modellerini şekillendirecek tamamen yeni platformlar üzerinde üretiyor. Şimdiye kadar geleneksel otomobil üreticileri, yazılım söz konusu olduğunda EV üreticilerini yakalamaya çalıştıkları için eleştiriliyordu, ancak bu yeni sürümler tüm bunları değiştirebilir.

Mercedes-Benz Concept CLA Sınıfı: Devrim Niteliğinde Bir Gelişme

Mercedes-Benz’in Concept CLA Sınıfının 750 km menzile sahip olması ve 15 dakikalık şarjla 400 km menzile ulaşması bekleniyor. Mercedes CEO’su Ola Kallenius, yeni EV’nin “devrim niteliğinde bir gelişme” olduğunu söyledi. “Bu verimlilik rakamlarıyla , bu kadar menzille, bu kadar hızlı şarjla, o sınıfta buna yetişebilecek hiçbir araç bilmiyorum.”

Kallenius’a göre Mercedes "hacimden ziyade değer"e odaklanmaya devam edecek. Şirketin büyük satış rakamları üzerinden üst düzey pazar segmentini hedeflemeye devam edeceğini öne sürüyor. Firma , ön paneldeki entegre dev ekran ve sesli asistan da dahil olmak üzere EV’nin iç tasarımına ve kullanıcı deneyimine yakından odaklandı .

Ayrıca üçüncü parti uygulamalarla da uyumlu olacak, böylece kullanıcılar otomobilin sistemi üzerinden müzik çalabilecek veya video akışı yapabilecek.

BMW Vision Neue Klasse: Yeni Bir İnovasyon ve Sürdürülebilirlik Çağı

Bu arada, fuarda tanıtılan bir diğer elektrikli konsept otomobil olan BMW’nin Vision Neue Klasse’si, yeni bir platform kullanan BMW EV serisinden ilki olacak. Tıpkı Mercedes gibi BMW de müşterilere otomobilin klasik tasarımını sunarken cam tavan gibi şık yeni özellikleri de entegre etmeye odaklanıyor. Otomobilin 2025 yılında üretime girmesi bekleniyor.

Alman otomobil üreticisinin CEO’su Oliver Zipse şunları söyledi: “Yalnızca iki yıl içinde bu arabalar yollara çıkacak ve bununla birlikte genel olarak BMW’yi yeni bir inovasyon ve sürdürülebilirlik çağına götürüyoruz” . IAA’daki gösterimizin amacı da bu.” Zipse, BMW’nin 2023’te EV satışlarını ikiye katlayacağını umuyor; bu da EV satışlarının yıl sonuna kadar şirketin toplam küresel satışlarına yüzde 15 katkıda bulunabileceği anlamına geliyor.

BMW muhtemelen tüketicilerine üst düzey modeller sunmaya devam edecek olsa da diğer Alman otomobil üreticileri farklı bir yaklaşım benimsiyor. Volkswagen, EV pazarının tüm segmentlerine hitap etmek için farklı fiyat noktalarında bir dizi EV modeli piyasaya sürüyor.

Üretici bu ay 2027 yılına kadar 11 yeni tamamen elektrikli modeli piyasaya süreceğini duyurdu. ID’sini piyasaya sürmeyi planlıyor. 2026’da 2, 26.942 doların altında bir fiyat etiketiyle. Volkswagen de ID’yi gösterdi. GTI Konsepti bu Eylül ayındaki IAA fuarında.

Tesla ve Çinli Rakiplerle Rekabet

BMW ve Mercedes artık yanmalı motorları veya hibrit modelleri uyarlamak ve elektrikli piller eklemek yerine özel EV platformlarını kullanacak. Bunun şirketin EV modellerini Tesla gibi büyük EV üreticilerinin yanı sıra BYD gibi yükselen Çinli yıldızlarla rekabetçi hale getirmesi bekleniyor. Ancak şirketlerin bu konsept otomobillere yönelik büyük iddialarının pratikte görülüp görülmeyeceği hala belirsiz.

Tesla’nın yanı sıra, çoğu daha önce duyulmamış olan bir dizi Çinli EV üreticisi arasında da sıkı bir rekabet var. Çin, otomobil üretim yetenekleriyle pek bilinmese de, elektrikli taşıtların yükselen yıldızı konumunda.

Çin hükümeti son yıllarda EV sektörünü desteklemek için büyük yatırımlar yaptı ve şimdi dünyanın en büyük EV pazarına sahip. Çinli EV üreticileri, hem yerel hem de küresel pazarlarda pay kazanmak için uygun fiyatlı, kaliteli ve yenilikçi modeller sunuyor. Örneğin, BYD, Nio, Xpeng ve Li Auto gibi şirketler, Tesla’nın Model 3’üne rakip olabilecek EV’ler üretiyor.

Bu nedenle, BMW ve Mercedes’in yeni konsept EV’leri, sadece Tesla ile değil, aynı zamanda Çinli rakipleriyle de rekabet etmek zorunda kalacak. Alman otomobil üreticileri, marka imajları, tasarım kalitesi ve teknolojik yenilikleriyle fark yaratmaya çalışacak. Ancak bu yetecek mi? Bu sorunun cevabını zaman gösterecek.