Küresel enerji piyasaları, İsrail ile İran arasındaki gerilimin gölgesinde bir kez daha türbülanslı bir dönemeçten geçiyor. Uluslararası arenadaki bu siyasi ve askeri gelişmeler, başta petrol olmak üzere doğal gaz fiyatlarını da etkileme potansiyeli taşıyor. Milyonlarca vatandaşın günlük yaşamını doğrudan ilgilendiren akaryakıt ve doğal gaz fiyatları, bu belirsizliğin ortasında en çok merak edilen konuların başında geliyor. Özellikle kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte doğal gaz faturalarına ilişkin endişeler artarken, pompa fiyatlarındaki her değişim de tüketiciyi yakından takip ediyor. Bu kritik süreçte, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan gelen açıklamalar, kamuoyunun dikkatini çekti.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, AK Parti Grup Toplantısı'nda gazetecilerin merakla beklediği soruları yanıtladı. Bir gazetecinin, "İsrail-İran arasındaki çatışmanın ardından petrol fiyatları zaten yükselmişti. Doğal gazı da etkileyecek demiştiniz. Bu vatandaşın cebine doğalgaza zam olarak yansıyabilir mi?" şeklindeki doğrudan sorusu üzerine Bakan Bayraktar, önemli değerlendirmelerde bulundu. Bayraktar'ın açıklamaları, hem mevcut durumu ortaya koydu hem de geleceğe dair ipuçları verdi.

Bakan Bayraktar, doğal gaz fiyatları konusunda son birkaç yıldır dünya piyasalarındaki fiyat dalgalanmalarını vatandaşlara yansıtmamak adına önemli bir destek programı uyguladıklarını belirtti. Bu programın devam edeceğinin altını çizen Bayraktar, "Biz vatandaşlarımıza bunu en az düzeyde yansıtacak veya yansıtmayacak şekilde o destek programımıza devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. Ayrıca, doğal gaz tedariki konusunda herhangi bir sıkıntı yaşanmayacağını da vurgulayan Bakan, "İran'dan önemli bir miktarda gaz alıyoruz. Ama bununla ilgili alternatifleri de kurduğumuz altyapı sayesinde ikame edebileceğimizi ifade etmek istiyoruz" diyerek tedarik güvenliği konusunda da güvence verdi. Bu açıklama, küresel enerji tedarik zincirindeki olası aksaklıklara karşı Türkiye'nin hazırlıklı olduğunu gösterdi. Bayraktar, kabine sonrası yaptığı makro değerlendirmelerde, hem dünyadaki hem de Türkiye'deki olası etkileri ele aldığını, petrol fiyatlarının tüm ülkeleri etkileyecek şekilde yukarı yönlü seyrettiğini ve buna paralel olarak doğal gaz fiyatlarında da dünyada bir artışın söz konusu olabileceğini kaydetti. Yaz sezonu olması nedeniyle doğal gaz tüketiminin azaldığı bir süreçten geçildiğini de ekleyen Bakan, kısa süre içinde bu sürecin durulup normalleşme olabileceği umudunu dile getirdi.

Ancak durum, akaryakıt fiyatları söz konusu olduğunda doğal gazdaki "destek programı"nın aksine farklı bir tablo çiziyor. Bakan Bayraktar, akaryakıt fiyatlarında Türkiye'de otomatik fiyatlandırma mekanizması bulunduğunu ve dünya fiyatlarına paralel olarak pompa fiyatlarına yansıdığını ifade etti. Bu mekanizmanın iki temel değişkeni olduğunu belirten Bayraktar, şunları söyledi: "Bir tanesi petrol değişkeni veya ürün olarak mazot, benzin değişkeni. Burada yukarı yönlü veya aşağı yönlü bir hareketlilik olabilir. Bir de dövizde bir hareketlik olursa fiyatlandırmada bir değişiklik söz konusu olabilir". Şu anki durumda ürün fiyatında bir artış yaşandığını ve bunun da fiyatlara otomatik olarak yansımasının söz konusu olabileceğini dile getiren Bakanın bu sözleri, akaryakıtta yakın zamanda bir zamın kapıda olabileceğine işaret etti.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar'ın açıklamaları, doğal gazda mevcut destekleme mekanizmalarının süreceği ve tedarik sıkıntısı yaşanmayacağı yönünde vatandaşlara bir nebze olsun nefes aldırırken, akaryakıtta ise durumun farklı seyredebileceğini ortaya koydu. Zira, otomatik fiyatlandırma sistemi nedeniyle dünya piyasalarındaki yükselişin doğrudan pompa fiyatlarına yansıması kaçınılmaz görünüyor. Dolayısıyla, Orta Doğu'daki tansiyonun ve küresel petrol fiyatlarındaki artışın Türk ekonomisine ve vatandaşın cebine yansıması, doğal gaz faturalarında bir "şok" olmasa bile, akaryakıt giderlerinde hissedilir bir artışla kendini gösterebilir. Uzmanlar, küresel enerji piyasalarındaki bu hassas dengenin dikkatle izlenmesi gerektiği konusunda uyarıda bulunurken, bu karmaşık tablonun önümüzdeki dönemde hane halkı bütçeleri üzerindeki etkilerini hep birlikte gözlemleyeceğiz.