Küresel enerji piyasalarında sular durulmuyor, hatta öyle ki, iki büyük gücün arasındaki gerilim tavan yapmış durumda. Bir yanda petrol ve doğalgaz zengini dev, iç talebin artışı ve kritik tesislerine yapılan saldırılar nedeniyle benzin ihracatını tamamen durdurmayı masaya yatırırken, diğer yanda dünya ekonomisinin lokomotifi bir diğer dev, stratejik ürün ithalatına yüzde 500'lük akıl almaz bir gümrük vergisi getirmeyi düşünüyor. Bu gergin bekleyiş, uluslararası piyasalarda büyük bir fırtınanın habercisi olarak yorumlanıyor ve yazının devamında bu fırtınanın Türkiye'ye nasıl yansıyacağının tüm detayları sizi bekliyor. www.avazturk.com olarak bu küresel enerji savaşının şifrelerini çözüyoruz.

Enerji devlerinden biri, son dönemde artan iç talep ve rafinerilerine yönelik drone saldırıları nedeniyle, benzin ihracatına tamamen yasak getirme ihtimalini değerlendiriyor. Bu kararın alınması halinde, küresel yakıt fiyatlarında görülmemiş bir yükseliş yaşanabileceği belirtiliyor. Bu hamle, dünya genelinde akaryakıt pompalarını doğrudan etkileyecek ve zaten zorlu bir dönemden geçen küresel ekonomiyi daha da sarsacak cinsten bir gelişme olarak ön plana çıkıyor.

Diğer tarafta ise, Amerika Birleşik Devletleri'nde başkanlık yarışında öne çıkan bir ismin, göreve gelmesi halinde enerji devi ülkenin petrol, doğalgaz ve uranyum gibi stratejik ürün ithalatına tam yüzde 500 gümrük vergisi uygulama planları, piyasalarda şok etkisi yarattı. İlgili ülke, bu tür adımların kendi durumlarını temelden değiştirmeyeceğini iddia etse de, enerji piyasası uzmanları, bu yaptırımların küresel fiyatlar üzerinde ciddi bir baskı oluşturacağını ve enerjide yeni bir kriz dalgasını tetikleyebileceğini düşünüyor. www.avazturk.com'un edindiği bilgilere göre, bu diplomatik ve ekonomik gerginlik, dünya genelindeki tüm tüketicileri yakından ilgilendiriyor.

İşte tam da bu noktada, küresel enerji devleri arasındaki bu yüksek gerilimli kapışmanın faturası, doğrudan Türkiye'ye kesilme riski taşıyor. Enerji bağımlılığı yüksek bir ülke olarak, Rusya'dan gelebilecek arz kesintileri ve ABD'nin potansiyel yaptırımlarının tetikleyeceği maliyet artışları, Türkiye'deki benzin ve motorin fiyatlarını kaçınılmaz olarak yukarı çekecek. Ülkemizin hali hazırda kur dalgalanmaları ve iç vergi yüküyle mücadele ettiği düşünüldüğünde, bu küresel gerilimin akaryakıt fiyatları üzerindeki etkisi, vatandaşın cebini doğrudan vuracak.

Bu kırılgan enerji piyasası koşulları, önümüzdeki günlerde akaryakıt fiyatlarının Türkiye'nin gündeminden düşmeyeceğini net bir şekilde gösteriyor. Ancak asıl endişe verici olan, bu iki dev ülkenin kendi aralarındaki güç mücadelesinin, Türkiye gibi enerjide dışa bağımlı ülkeleri nasıl bir darboğaza sürükleyebileceği. Küresel siyasetteki bu dev kapışmanın asıl ve en yıkıcı sonucunun, Türkiye'de yakıt pompalarına yansıyacak rekor zamlarla birlikte, genel enflasyon üzerinde yaratacağı domino etkisi olacağı düşünülüyor. Bu durum, ekonominin tüm çarklarını yavaşlatma ve vatandaşın alım gücünü derinden sarsma potansiyeli taşıyor. www.avazturk.com olarak bu sürecin tüm detaylarını yakından izlemeye devam edeceğiz.