İBB Genel Sekreter Yardımcısı'nın Babası İsyan Etti, Fındıklı Ayağa Kalktı!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik 4. operasyonda tutuklanan Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay için memleketi Fındıklı'da büyük tepki var. Babası Nurdağan Alpay'ın "25 yılda bir evi, bir arabası var, o da benim yarı paramla alındı..
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik olduğu belirtilen operasyonlar dizisinin dördüncüsünde, dikkat çeken isimler hakkında tutuklama kararları verildi. Bu operasyon kapsamında, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay ve beraberindeki 25 kişi hakkında tutuklama kararı alındığı bildirildi. Bu gelişme, özellikle Alpay'ın memleketi Fındıklı'da büyük yankı uyandırdı ve sert tepkilere neden oldu.
FINDIKLI'DAKİ PROTESTOYA KİMLER KATILDI? AİLESİ VE SİYASETÇİLER ORADAYDI!
Tutuklama kararlarına karşı, Fındıklı'da bulunan Kadirhan Kadıoğlu Sosyal Yaşam Merkezi önünde bir araya gelen yurttaşlar, kararı protesto etti. Bu protestoya katılım oldukça geniş oldu. Katılımcılar arasında;
- Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu
- CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz
- CHP Fındıklı ilçe yöneticileri
- EMEP il temsilcileri
- İHD Rize temsilciliği
- Tutuklanan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay'ın babası Nurdağan Alpay
- Tutuklanan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay'ın annesi Nursen Alpay
- Ve çok sayıda yurttaş yer aldı.
Bu katılım, Alpay'a yönelik kararın memleketinde ne denli güçlü bir dayanışma ve tepkiyle karşılandığını gözler önüne serdi.
ANNE NURŞEN ALPAY: "OĞLUMUN ARKASINDAYIM, DİMDİK AYAKTAYIZ"
Arif Gürkan Alpay'ın annesi Nursen Alpay, yaşananlara karşı duruşunu net bir şekilde ifade etti. Anne Alpay, "Her şey için oğlumun arkasındayım, sağlığını diliyorum o kadar, dimdik ayaktayız" diyerek oğluna olan sarsılmaz desteğini ve ailesinin güçlü duruşunu vurguladı.
BABA NURDAĞAN ALPAY'DAN YÜREK BURKAN SORULAR VE ÇARPICI KARŞILAŞTIRMA!
Arif Gürkan Alpay'ın babası Nurdağan Alpay'ın sözleri ise hem kamuoyunu derinden etkiledi hem de duruma farklı bir boyut kazandırdı. Baba Alpay, "Oğlumun adresi Silivri cezaevi olmamalı" diyerek isyanını dile getirdi. Kendi hayatından örnek veren (https://www.avazturk.com/) Nurdağan Alpay, şunları söyledi:
- "Ben şimdi 35 yıl bayındırlık teşkilatında bulundum, has bel kader 1 evim oldu".
- Oğlu Arif Gürkan Alpay'ın ise "25 yıldan beri İstanbul büyükşehirde yöneticilik yapıyor" olduğunu belirtti.
- Oğlunun mal varlığını karşılaştırarak, "1 evi var o da benim yarı paramla aldığı ev ve bir tek da arabası var benim oğlumun" dedi. Bu, 25 yıllık üst düzey yöneticilik kariyerine rağmen ne kadar mütevazı bir mal varlığı olduğunu vurgulayan çarpıcı bir detaydır.
- Oğlunun İstanbul'u yönetmesine rağmen "1 tek araba alamayacak ve o da devlet memurlarının binebileceği bir araba" alabilmiş olmasını hayretle ifade etti.
- En acı noktayı ise oğlunun mevcut durumuyla dile getirdi: "Ama şu andaki adresi ne biliyor musunuz? Silivri cezaevi ya bu olmaz böyle bir şey. Adresi bu olmamalı ya benim oğlumun adresi bu olmamalı, Silivri cezaevi ne demek ya?".
Baba Nurdağan Alpay, oğluna yöneltilen suçlamanın belirsizliğine de dikkat çekti. "Neyle suçlandığını sormuşlar benim oğluma demişler ki, Gürkan çok iyi bürokrattır. Suç yok ya suçu söyleyemediler ya kimse söylemedi ki suçu, iyi bir bürokrattır budur ya suçu" ifadeleriyle, oğlunun tutuklanmasının somut bir suçtan ziyade, başarılı bir bürokrat olmasından kaynaklandığı imasını taşıyan iddiaları aktardı.
FINDIKLI BELEDİYE BAŞKANI: "BU FAŞİST, BU CUNTACI ANLAYIŞINIZA KARŞI ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ!"
Fındıklı Belediye Başkanı Ercüment Şahin Çervatoğlu da protestoda oldukça sert ve devrimci bir dil kullandı. Başkan Çervatoğlu, Alpay'ın annesi ve babasının orada olduğunu belirterek, "bu anne babanın yetiştirdiği evlat hiçbir zaman için kamunun malına göz dikmez çünkü, bu anne baba sizlerin de olduğu gibi fındıklı halkın ve onurlu insanların olduğu gibi kamu en kıymetlisidir anne baba için, evlatları içinse daha çok kıymetlidir" dedi.
Başkan, tutuklananların sadece Gürkan Alpay olmadığını, birçok "yol arkadaşını" ve "belediye başkanlarını" ve hatta "cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nu" da hedef aldıklarını iddia etti. Onların, kamunun malını kendi mallarından daha kıymetli bildiğini söyledi. Gürkan Alpay'ı İstanbul'da 16 milyona hizmet eden anlayışın "motoru" ve "hamalı" olarak nitelendirdi.
Çervatoğlu, yol arkadaşlarının tek bir kuruşa bile ellerini sürmediğini belirterek, "kuruşu bile değerlendiren bir bürokrat, bir teknik eleman" olarak tanımladığı Gürkan Alpay'a "çamur atılamayacağını" vurguladı. Hükümete seslenerek, "Siz hangi duvarları kurarsanız kurun biz, esir kardeşlerimizi o duvarları yıka yıka alacağız, yıka yıka alacağız" dedi. Kararın ardındaki anlayışı "faşist, cuntacı anlayış" olarak niteleyen Çervatoğlu, bu anlayışa karşı "hiçbir zaman boyun bükmeyeceklerini" ilan etti. Ekrem İmamoğlu, Gürkan Alpay, Resul ve Emrah'ın ve "bütün esir düşen arkadaşlarının yanında yer alacaklarını" belirtti.
Alpay'ın anne ve babasını "bizim annemiz babamızdır" diye sahiplenen Çervatoğlu, siyasi iktidara "biz alın terini bilen, emeği bilen, halkın olanı halka vermek için halkımızla birlikte çalışanlarız, biz yalanı, dolanı üç kâğıttı bilenler değiliz" şeklinde meydan okudu. Kendilerini "halkçı, kamucu, cumhuriyetçi, laik, devrimci" olarak tanımlayan Başkan, Ekrem ve Özgür başkanların sözlerine atıfla, "kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" diyerek birlik mesajı verdi.
İBB'ye yönelik dördüncü operasyonda tutuklanan Arif Gürkan Alpay ve diğer 24 kişi hakkında verilen kararlar, memleketi Fındıklı'da beklenmedik ölçüde sert ve kitlesel bir tepkiyle karşılandı. Alpay'ın babasının yüreklere dokunan mal varlığı-hapishane adresi kıyaslaması ve annesinin dimdik duruşu, olayın insani boyutunu gözler önüne serdi. Fındıklı Belediye Başkanı'nın olayı "faşist, cuntacı anlayış" olarak nitelemesi ve tutuklananları "esir kardeşler" olarak tanımlaması, siyasi gerilimin ne denli yüksek olduğunu gösterdi. Bu gelişmeler, İBB'ye yönelik operasyonların ardındaki nedenler ve yargı süreçleri hakkında kamuoyundaki tartışmaları daha da alevlendirecek gibi görünüyor. Fındıklı'dan yükselen bu ses, tutuklama kararlarına karşı güçlü bir itiraz ve dayanışma örneği olarak kayıtlara geçti.