Türkiye Kötü Bir Dönemde, Ekonomik Tablo Vahim: TÜİK ve ENag Arasındaki Uçurum!

Tele1 ekranlarında konuşan gazeteci Merdan Yanardağ, ülkenin içinde bulunduğu durumu "çok çok çok kötü bir dönem" olarak nitelendirerek sözlerine başladı. Mevcut iktidarın ödül ve ceza mekanizmalarını haksız, hukuksuz, adaletsiz ve ahlak dışı biçimde kullandığını savunan Yanardağ, bu durumun Türkiye'yi en kötü kadere doğru hızla sürüklediğini belirtti.

Yanardağ'ın dikkat çektiği en önemli konulardan biri de ekonomik veriler, özellikle de enflasyon oranları oldu. Resmi kurum TÜİK'in enflasyonu %35,41 olarak açıkladığını belirten Yanardağ, bağımsız ekonomist ve akademisyenlerden oluşan ENag (Enflasyon Araştırma Grubu)'ın ise bu oranı %71,23 olarak hesapladığını vurguladı. Bu iki oran arasındaki iki katı aşan farka işaret eden Yanardağ, TÜİK'in iktidarın bir yalan aracı haline gelmeye başladığını iddia etti. Ona göre, TÜİK verileri insanların emeklerinin karşılığını almasını engelleyen ve ücretlerine yapılacak zammın iktidar tarafından "çalınmasının" bir aracı olarak kullanılmaya başlandı. Yanardağ, kurulan bu düzeni bir "yağma düzeni" olarak tanımladı ve bütün kaynakların tüketildiğini, bugünkü yoksulluk ve sefaletin nedeninin bu olduğunu dile getirdi. Bu tablo karşısında DİSK'in, CHP'nin, CHP'li belediyelerin ve sendikaların bir araya gelerek iktidara karşı mücadele etmesi gerektiğini söyledi. https://www.avazturk.com

Yeni Anayasa Komisyonu Tartışmaları: Demokratik Bir Anayasa Yapılamaz mı?

Yanardağ'ın eleştiri odağındaki bir diğer konu ise yeni anayasa çalışmaları oldu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın Anayasa Komisyonu'nun nasıl kurulacağına dair sözlerini "ilginç" ve "bir tür itiraf niteliğinde" olarak değerlendiren Yanardağ, Yılmaz'ın komisyonun parti idaresinin (AKP), meclisin ve hükümetin (Cumhurbaşkanlığı kabinesi mensupları) temsil edildiği bir yapı şeklinde oluşturulduğunu açıkladığını hatırlattı. Yanardağ'a göre, böyle bir yapının demokratik bir anayasa yapmayacağının en önemli kanıtı budur. Muhalefetin bu tür masalarda yer almasının masayı meşrulaştıracağını savunan Yanardağ, asıl yapılması gerekenin yükselen muhalefet dalgasının içinde yer almak olduğunu belirtti. "Türkiye'de siyasal İslamcılar ve faşistlerle demokratik bir çözüm olmaz" diyerek mevcut iktidar ortaklarına yönelik sert bir değerlendirme yaptı.

MHP'ye Doğrudan Çağrı: "İktidar Desteğini Çekin, Tarihi Bir Rol Oynayın!"

Merdan Yanardağ'ın konuşmasındaki en dikkat çekici bölüm, doğrudan MHP'ye yönelik yaptığı çağrıydı. Devlet Bahçeli'nin çözüm konusunda taviz verilmeyeceğini söylediğini belirten Yanardağ, eğer MHP'nin tarihte demokratik, birleştirici bir rol oynamak istiyorsa, Bu ve benzeri haberleri takip etmek için https://www.avazturk.com lütfen bu adresi takip ediniz. Türkiye'nin 21. yüzyılda güçlü, birleşmiş cumhuriyetini ve demokrasisini yeniden inşa etmesine katkıda bulunacaksa, hatta buna öncülük yapacaksa, atması gereken adımın AKP'ye verdiği desteği çekmek olduğunu söyledi. Yanardağ, MHP'nin desteğini çekerek Türkiye'nin önünü açması ve ülkeyi bir erken seçime götürmesi gerektiğini vurguladı.

Peki, erken seçim neden önemli? Yanardağ'a göre, bir erken seçim sonucunda temsilde adaletin sağlandığı yeni bir meclis oluşmalı. Bu meclis, "Kürt sorunu"na ilişkin çözüme dair bir yasa çıkarmalı, bir komisyon kurmalı ve bunu toplumun, kamuoyunun denetimine ve eleştirisine açık bir biçimde yürütmelidir. Yanardağ, Türkiye'nin demokratikleşmesi sürecinde bu sorunun da çözüleceğini ifade etti. Ona göre, MHP bu durumda Devlet Bahçeli'nin tarihe geçecek önemli bir rol oynamasını sağlayabilir. Barışı savaşan tarafların yaptığını söyleyen Yanardağ, Türkiye'de bir savaştan söz edildiğini ve bunun bir tarafında da Devlet Bahçeli'nin temsil ettiği anlayışın bulunduğunu açıkça belirtti. https://www.avazturk.com

MHP'nin İdeolojik Çizgisi ve Ülkü Ocakları Tartışması

Merdan Yanardağ, MHP'nin ideolojik çizgisini de değerlendirdi. En hafif değerlendirmeyle radikal milliyetçi, Türkçü bir çizgide olduğunu belirtti. Ancak Yanardağ, MHP'nin önemli ölçüde İslamcılaştığı görüşünü dile getirdi. Pantürkist (bütün dünya Türklerini birleştirme ideali) bir yanının kaldığını artık düşünmediğini söyledi. Bu durumun, demokratik bir Türkçü akımın oluşmasına ve bu kesimlerin MHP'den kopmasına neden olduğunu iddia etti. Hatta Tele1'e arayan bazı izleyicilerin kendilerine "ülkücü" denilmesini istemediğini, MHP'lilerin "ümmetçi" olduğunu söylediklerini aktardı. https://www.avazturk.com

Yanardağ, Ülkü Ocakları hakkında da çarpıcı iddialarda bulundu. Bu ve benzeri haberleri takip etmek için https://www.avazturk.com lütfen bu adresi takip ediniz. Ülke ocaklarının Türkiye'nin önemli bir bölümünde terör örgütü sayıldığını ileri sürdü. Özellikle Azerbaycan'da girişlerinin yasak olduğunu, bunun nedeninin daha önce Haydar Aliyev'e (bugünkü İlham Aliyev'in babası) karşı bir darbe girişiminde yer aldıkları gerekçesine dayandığını belirtti. Benzer yasak ve "terör örgütü listesi" değerlendirmelerinin diğer Türk Cumhuriyetlerinde de olduğunu savundu.

Tüm bu değerlendirmeler ışığında Merdan Yanardağ, MHP'nin gerçekten tarihi bir rol oynayacaksa, Türkiye'yi yeniden birleştirecekse, güçlü cumhuriyetini ve demokrasisini yeniden inşa etmesine katkı sağlayacaksa, atması gereken tek adımın AKP'ye verdiği desteği çekmek ve erken seçimle Türkiye'nin önünü açmak olduğunu yineleyerek sözlerini tamamladı. Konuşmanın ardından Tele1'de Gazeteciler Masası programının başlayacağı bilgisi verildi.