Hükümet, bu kararın göçmen sayısını kontrol altına almayı ve iş gücü piyasasında yerel istihdamı artırmayı hedeflediğini belirtiyor.

Bu yeni düzenlemeyle birlikte, İngiltere'ye çalışmak için başvuranlar, yalnızca yüksek vasıflı işlere yönelik vize alabilecek.

Lisans seviyesinin altında bir işte çalışmak isteyenlerin başvurularına ise sınırlı bir süre verilecek. Bu sınırlamaların bir yansıması olarak, ülkenin iş gücü piyasasında daha çok yerli iş gücünün yer alması ve göçmenlerin ülkedeki iş gücüne katkısının belirli alanlarla sınırlı olması bekleniyor.

İngiltere hükümeti, daha önceki yıllarda göçmenlerin iş gücüne katılımı konusunda esnek bir politika izlemişti.

Ancak, özellikle düşük vasıflı iş gücü için başvuran göçmen sayısındaki artış, ülkedeki istihdam piyasasını olumsuz etkileyebilecek bir durum olarak görülmeye başlanmıştı.

Bu durum, yerli iş gücünün fırsatlarını kısıtlıyor ve bazı sektörlerde düşük ücretli işlerin yoğunlaşmasına yol açıyordu.

Bu sebeple, hükümetin atmayı planladığı adımlar, iş gücü piyasasında daha dengeli bir yapı oluşturmayı hedefliyor.

Yeni vize düzenlemeleri, yalnızca göçmenlerin çalışma izinleri üzerinde bir etki yaratmakla kalmayacak, aynı zamanda yerli iş gücünün gelişimi için fırsatlar da sunacak.

Bu tür kısıtlamaların, özellikle eğitim ve yüksek vasıflı mesleklerde uzmanlaşmış iş gücüne yönelik daha fazla fırsat yaratması bekleniyor.

Ayrıca, düşük vasıflı iş gücü için getirilen sınırlamalar, bu tür işlerde çalışma koşullarının iyileştirilmesine ve yerli iş gücünün bu pozisyonlarda daha fazla yer almasına olanak sağlayabilir.

Bu tür düzenlemelerin, İngiltere’nin çalışma kültüründe de uzun vadeli değişiklikler yaratması muhtemel. Göçmenlerin ülkeye girişinin kontrol altına alınması, yerli çalışanlar için daha fazla avantaj sağlasa da, bazı sektörlerde iş gücü açığına yol açabilir.

Örneğin, tarım, inşaat ve temizlik gibi sektörlerde düşük vasıflı iş gücüne olan talep devam edebilir. Bu sebeple, İngiltere hükümeti bu sektördeki iş gücü ihtiyacını karşılamak için alternatif çözümler üzerinde de çalışmalar yapmayı planlıyor.

İngiltere’nin bu adımı, yalnızca göçmenleri değil, aynı zamanda Avrupa ve dünya genelindeki diğer ülkelerdeki çalışma düzenlemelerini de etkileyebilir.

Göçmen iş gücüne yönelik düzenlemelerin sıkılaştırılması, diğer ülkeler için örnek teşkil edebilir ve benzer önlemler dünya genelinde yaygınlaşabilir.

Özellikle Avrupa Birliği ülkeleri, göçmen politikalarını gözden geçirebilir ve iş gücü piyasalarındaki talepleri daha iyi karşılamak için yeni stratejiler geliştirebilir.

İngiltere'nin bu politikası, zaman içinde iş gücü piyasasında önemli değişimlere yol açabilir. Bu tür adımlar, hem yerli iş gücüne fayda sağlarken hem de göçmen iş gücünün ülkeye kabulü konusunda daha kontrollü bir yaklaşım sergilenmesine olanak tanıyabilir.

Ancak, bu tür sınırlamaların uzun vadede iş gücü piyasasında dengeyi sağlamak için nasıl bir etkisi olacağı, önümüzdeki yıllarda netleşecektir.

İngiltere İşçi Partisi hükümetinin yeni göç planı çerçevesinde, kalifiye yabancı işçilerin bazı vizelerine süre kısıtlaması getirileceği duyuruldu.

İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, lisans mezunu seviyesinde iş bulamayan kalifiye yabancı işçilerin vizelerine sınırlamalar getirilmesi öngörülüyor. Bu adım, ülkenin "net göçü" azaltma çabalarının bir parçası olarak hayata geçirilecek.

İşverenlerden Plan Talep Edilecek

Yeni düzenleme devreye girdiğinde, standart nitelikli çalışan vizesi, yalnızca "düzenlenmiş nitelikler çerçevesinde (RQF)" 6 seviyesinde ölçülen, lisans seviyesinde kabul edilen işler için geçerli olacak.

Bu seviye, günümüzde “orta öğretimden üniversiteye geçiş için gereken eğitim düzeyi” olarak bilinen “A düzeyi” ile karşılaştırılabilir. İçişleri Bakanlığı’nın açıkladığı plan doğrultusunda, "RQF 6" seviyesinden daha düşük niteliklere sahip bir işte çalışan kişilerin, yalnızca geçici süreyle ve “sektörel stratejilerdeki kritik açıklarla ilgili güçlü kanıtlar bulunması” halinde İngiltere'ye girişine izin verilecek.

Bunun yanı sıra, yurtdışından işçi getiren işverenlerin, yerel iş gücünü ve yeterlilikleri artırmak için geliştirdikleri planları sunması gerekecek.

Bakan Cooper'dan Açıklama

İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper, söz konusu planı olumlu bir şekilde değerlendirdi. Bakan Cooper, bu adımın “göç sistemini denetlemek ve düzenlemek, ülke içindeki eğitim seviyesini artırmak ve ekonomik büyümeyi desteklerken net göçü azaltmak için kararlı bir eylem” olduğunu belirtti.

Pazartesi günü hükümete bir politika belgesi sunacak olan Cooper, bu politikanın amacının net göçü azaltmak olduğunu ifade etti.

Sektörler Üzerindeki Etkisi

Son yıllarda kalifiye işçilerin aldığı vizelerin sayısında ciddi bir azalma gözlemlenirken, yurtdışından işçi getirilmesine yönelik getirilen yeni zorlukların, özellikle bakım ve konaklama sektörlerinde ciddi sorunlara yol açabileceği endişesi bulunuyor.

Resmi verilere göre, "RQF 6" seviyesinin altında kalan işler için verilen vizelerin sayısında da bir düşüş söz konusu. Lisans düzeyinde işçi talepleri ise yılda yaklaşık 75 bin kişiyle sabit kalıyor.

İngiltere’deki bakım sektöründe yaklaşık 70 bin yabancı işçi çalışmakta ve sektördeki açık pozisyon sayısının 120 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu durum, bakım sektöründe istihdam sıkıntısının daha da derinleşebileceğini gösteriyor.

Ulusal Bakım Derneği İcra Direktörü Nadra Ahmed, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bakım sektöründeki durumu daha da zorlaştırmanın mantıklı görünmediğini dile getirdi.

Ahmed, “İstatistikler ortada. Şu anda yerli işgücünü sektöre çekemiyoruz, çünkü bu kişilere adil bir ücret ödenmesi konusunda çözüm bulamadık. Ayrıca bu sorun finansal olarak çözülmezse, sosyal bakım sektöründeki açıklar daha da büyüyecek. Bu da sektördeki tedarikçileri dışlayacak ve sonunda bugün desteğe ihtiyaç duyan insanlara yardım etme kapasitemizi olumsuz etkileyebilecektir” ifadelerini kullandı.

Bu yeni politikaların sektöre nasıl yansıyacağı konusunda işverenlerin ve sektör temsilcilerinin endişeleri sürüyor.

Eğitim ve yeterlilik konusunda atılacak adımların, net göçü azaltma hedefine ulaşırken, bazı sektörlerdeki iş gücü açıklarını daha da derinleştirmemesi için dikkatli bir şekilde ele alınması gerektiği belirtiliyor.