Türkiye'nin gözde şehirlerinden İzmir, son yılların en büyük kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Kentin can damarı olan su kaynakları, artan sıcaklıklar ve yetersiz yağışlar nedeniyle alarm veriyor. Bir zamanlar yemyeşil vadileriyle bilinen barajlar, bugün çatlamış toprakları ve su seviyesinin dip yaptığı görüntülerle endişe yaratıyor. Bu durum, sadece tarımı değil, 4,5 milyonu aşkın nüfusa sahip metropolün içme suyu güvenliğini de tehlikeye atıyor.

Uzun süredir devam eden kuraklık, su kaynaklarını büyük bir baskı altına aldı. Özellikle yeraltı sularının kontrolsüz kullanımı ve yer üstü sularındaki buharlaşma, sorunun boyutunu her geçen gün artırıyor. Gördes Barajı'ndaki su seviyesi neredeyse sıfıra yaklaşırken, İzmir'in en büyük içme suyu kaynağı olan Tahtalı Barajı'ndaki durum, uzmanlara göre felakete davetiye çıkarıyor. Kentin su ihtiyacının yaklaşık yarısını karşılayan bu dev baraj, tarihinin en kritik seviyelerinden birine ulaştı.

Ancak bu krizin temelinde yatan tek neden doğa koşulları değil. Uzmanlar, yanlış su yönetimi ve bilinçsiz tüketimin de bu duruma önemli katkılar sağladığını belirtiyor. Su kaynaklarının etkin kullanılamaması ve israf, sorunu daha da derinleştiriyor. Bu durum, sadece bugün için değil, gelecek yıllar için de kalıcı bir su sıkıntısının habercisi olarak görülüyor. İzmir'in su politikaları, acil ve köklü çözümler gerektiriyor.

Kentin farklı noktalarında yaşayan vatandaşlar, şimdiden su kesintileriyle karşı karşıya kalmaya başladı. Çeşme gibi turistik bölgelerde dahi uygulanan planlı su kesintileri, durumun vahametini gözler önüne seriyor. Hal böyle olunca, İzmirlilerin zihinlerinde tek bir soru yankılanıyor: “Suyumuz ne zaman bitecek?” İşte tüm bu endişeli bekleyişin ortasında, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar’dan gelen son dakika uyarısı, şehirde şok etkisi yarattı. Yaşar, yaptığı açıklamada Tahtalı Barajı'ndaki aktif su seviyesinin %7'nin de altına düştüğünü belirterek, "Barajlarda su bitti, yaklaşık 40 günlük suyumuz kaldı" dedi. Bu uyarı, kentin önümüzdeki haftalarda nasıl bir tabloyla karşılaşacağının da en net sinyali oldu. Uzmanlar, acil önlemler alınmaz ve beklenen yağışlar gelmezse, İzmir’de kitlesel su kıtlığının kaçınılmaz olacağını söylüyor. Bir zamanlar bolluk içinde olan su kaynaklarının, şimdi nasıl bir tehlikenin eşiğine geldiği, tüm şehir halkını korku ve merak içinde bıraktı.