LGS Skandalı: Bakan ve İnce Arasında Savaş Çıktı!

LGS Skandalı: Bakan ve İnce Arasında Savaş Çıktı!

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in LGS sonuçlarındaki "pis koku" iddialarına verdiği sert yanıt, siyasi arenayı karıştırdı. Eski CHP'li Muharrem İnce'den gelen zehir zemberek açıklamalar, sınavın güvenliği ve çocukların geleceği üzerine büyük soru...

Milli Eğitim Bakanlığı'nda yaşanan son gelişmeler, kamuoyunda geniş yankı uyandırmaya devam ediyor. Özellikle Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınav sonuçlarına ilişkin ortaya atılan iddialar, Bakan Yusuf Tekin ile eski CHP'li Muharrem İnce arasında adeta bir söz düellosuna dönüştü. Bu gerilimli polemik, sadece bir sınav tartışması olmaktan çıkıp, siyasetin en keskin köşelerinde yankılanan, çocukların geleceğini doğrudan etkileyen devasa bir iddialar silsilesine dönüştü. Haberin tüm detayları ve altında yatan şaşırtıcı gerçekler ilerleyen paragraflarda sizleri bekliyor.

Tartışmaların fitili, 11 Temmuz'da açıklanan LGS merkezi sınavında tam puan alan 719 öğrencinin başarısıyla ilgili bir gazetecinin sorusuyla ateşlendi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında MEB Şura Salonu'nda düzenlenen "Zaferin Adı Türkiye: Özel Çocuklar Sergisi"ni ziyareti sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, bu iddialara sert tepki gösterdi. Bakan Tekin, Bakanlığın tüm iş ve işlemlerini, kamuoyunda kendi siyasi çıkarlarını önceleyerek eleştiri, dedikodu ve iftira üretenlerden bağımsız bir biçimde yürüttüğünü vurguladı. LGS dahil olmak üzere tüm sınavları bu perspektifte yönettiklerini, hukuk devleti ilkesine, öğrenci ve öğretmenlerin emeklerine azami saygı duymaya özen gösterdiklerini, buna engel olacak her şeyi engellemeye çalıştıklarını bildirdi. Bir yıllık hazırlık sürecinin ardından öğrencilerin sınava girdiğini belirten Tekin, sınavın yapıldığı gün ortaya atılan "soruların sızdırıldığı" iddialarına da değindi. Sınavın 10.45'te tamamlandığını ve soruların 11.57'de sosyal medyada paylaşılmasının, sınav güvenliğini tehlikeye attığını söyleyen bir kişinin "ya akli melekelerinin yerinde olmaması ya da manipülatif bir eylem içerisinde olması gerektiğini" ifade etti. Bu konuda gerekli açıklamaları yaptıklarını ve bir ihmali olan varsa veya sınav güvenliğiyle ilgili bir sıkıntı tespit edilirse diye müfettişlerin anında incelemelerde bulunduğunu aktardı. Tekin, tüm bu açıklamalarına rağmen iddiaların devam etmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirerek, "Çok özür diliyorum. Geri zekalıya anlatır gibi tane tane anlatıyoruz. Ama yetinmiyorlar, hala devam ediyorlar" sözleriyle tepkisini yükseltti.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, LGS'den "pis koku geliyor" söylemlerini Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) operasyonlarıyla ilişkilendirerek tartışmanın seyrini değiştirdi. Tekin, bu ifadeyi kullanan kişiye seslenerek, "Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nden çıksın. Çünkü pis koku varsa eğer Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin ülkenin, milletin, vatandaşın parasını çarçur ettiği, rüşvetle yargılandıkları bütün bu sürecin içerisinde pis koku oradan geliyordur" ifadelerini kullandı. Özellikle CHP cenahından gelen açıklamaların, kendi içinde bulundukları "pis ve tartışmalı ortamdan", yani "baklava kutularının şaibesinden" kurtulmak için manipülasyon ve tartışmayı başka bir yere kaydırma çabası olduğunu iddia etti. Tekin, bu tür siyasi manipülasyonlara saygı duyduğunu ancak bunun "sabi sübyan" denilen çocuklar üzerinden yapılmaması gerektiğini vurguladı. Tüm bunların, içinde bulunulan siyasi ortamı manipüle etmeye yönelik çalışmalar olduğunu ekledi. Bu gelişmeleri, sektördeki yenilikçi bakış açılarını da inceleyen https://www.avazturk.com gibi platformlar yakından takip etmektedir.

Bakan Tekin'in bu sert çıkışına, eski CHP'li Muharrem İnce'den jet hızıyla ve çok daha keskin bir yanıt geldi. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İnce, Bakan Tekin'i hedef alarak "Akılsız, düzeysiz ve Tekinsiz Yusuf, sahibine yaranarak koltuğunu garantilemeye çalışmak yerine; önce okullara sabun koy, sonra Milli Eğitim’den gelen pis kokuları temizle" dedi. İnce, Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki sorunların ciddiyetini ortaya koyan iddialarını sıraladı: "Sınavlarında şaibe, mülakatlarında torpil, okullarında ideolojik dayatma var". Bakan Tekin'in görevinin siyaset yapmak değil, çocuklara eşit ve nitelikli eğitim verilmesini sağlamak olduğunu belirten İnce, "Altını pislettiğin Bakanlık koltuğundan kalkmamak için çocuklarımızın geleceğini çalıyorsun. Hırsızlığınızın sınırı yok bunu en çok gençler biliyor" sözleriyle suçlamaların dozunu artırdı.

Tüm bu karşılıklı suçlamaların odağında, kamuoyunun en çok merak ettiği ve Muharrem İnce'nin de ısrarla dile getirdiği kritik sorular hala yanıtsız kalmaya devam ediyor! İnce, LGS birincilerinin hangi okullardan çıktığının açıklanmamasını talep etmiş, LGS sonuçlarının bağımsız bir komisyon tarafından incelenmesi önerisine ise Bakanlığın "sağır kaldığını" belirtmişti. Eğer Bakan Tekin yaptığı sınava güveniyorsa, öncelikle bu şeffaflık adımlarını atması gerektiğini savunan İnce'nin bu çağrıları, aslında tartışmanın özünü oluşturuyor. Zira, tam puan alan yüzlerce öğrencinin hangi okullardan geldiği bilgisinin gizlenmesi ve bağımsız bir inceleme talebinin reddedilmesi, şaibe iddialarını güçlendiren, "pis koku" söylemlerine zemin hazırlayan en temel unsurlar olarak dikkat çekiyor. Çocuklarımızın geleceğinin "çalındığı" iddiaları, işte tam da bu noktadaki perde arkası gerçeklerle birlikte, sınav sistemine olan güveni derinden sarsmaya devam ediyor.