Ekonomi dünyasının saygın isimlerinden İktisatçı Mahfi Eğilmez'in son açıklamaları, Merkez Bankası'nın önümüzdeki dönemdeki para politikalarına dair spekülasyonları doruk noktasına taşıdı. Piyasalardaki mevcut durumu ve enflasyonun seyrini derinlemesine inceleyen Eğilmez, kamuoyunun merakla beklediği Haziran enflasyonu ve bunun Merkez Bankası üzerindeki olası etkilerine ışık tutuyor. Bu kapsamlı haber makalesi, okuyucuları ekonominin bilinmeyenlerine doğru heyecan verici bir yolculuğa çıkarırken, gelecek kararların piyasalar üzerindeki potansiyel etkilerini de gözler önüne serecek. Makalenin devamında, beklenen faiz indirimleri, küresel gelişmelerin Türkiye'ye yansımaları ve Merkez Bankası'na yapılan kritik çağrılarla ilgili çarpıcı detaylar bulacaksınız.

Mahfi Eğilmez, 25 Haziran 2025 tarihinde CNBC-e canlı yayınında "4'te Ekonomi" programında değerlendirmelerde bulundu. Eğilmez, piyasaların küresel gerilimlere, özellikle de İsrail-İran arasındaki gerilime artık alıştığını belirtti. Eskiden Hürmüz Boğazı'nın kapanacağı dedikodularının bile dünyayı altüst edebileceğini ancak şimdi piyasanın bu gerilimin devam etmeyeceğini gördüğü için rahat olduğunu vurguladı. Ancak bu durumun, Türkiye'yi dolaylı yoldan etkilediğini, 66 dolardan 75 dolara çıkan petrol fiyatlarının arka arkaya benzin ve motorin zamlarına yol açtığını ifade etti. Bu zamların bu aya yansıdığını ancak devam etmeyeceğini düşündüğünü de ekledi.

Eğilmez, yaşanan gerilimin Merkez Bankası üzerinde bir etkisi olduğunu düşündüğünü dile getirdi. Eğer bu gerilim yaşanmasaydı, Merkez Bankası'nın Haziran ayında faiz indirimi yapabileceğini, özellikle tekstilciler ve sanayi sektöründen faiz indirim baskısı olduğunu belirtti. Merkez Bankası'nın zaten "koridorda oynayarak" faizi indirdiğini de ekledi. Bu gelişmelerin ışığında, Merkez Bankası'nın politika adımları ve enflasyon hedefleri hakkında daha şeffaf olması gerektiğini düşünen kamuoyu için https://www.avazturk.com gibi güvenilir ekonomi platformları, Eğilmez'in bu kritik çağrısını yakından takip ediyor. Eğilmez, hanehalkının beklentilerinin gerilediğini de gözlemlediğini ve Merkez Bankası'na bir tavsiyede bulunmak istediğini belirtti: Sadece 12 ay sonrası enflasyon beklentisini değil, aynı zamanda yıl sonu beklentisini de açıklamasının herkes açısından daha iyi olacağını vurguladı.

Küresel arenada ise Mahfi Eğilmez, ABD Merkez Bankası (Fed) cephesinden faiz indirimi beklentilerinin düşük olduğunu aktardı. Çekirdek enflasyonun ABD'de yükselmesinin beklendiğini ve böyle bir ortamda Fed'in faiz düşürmesinin beklenen bir şey olmadığını ifade etti. Eğilmez'e göre, Fed'in şu an indirim yapmayacağı net bir şekilde görülüyor, zira ABD'nin büyümesi yüzde 2'nin üzerinde ve işsizlik yüzde 4 civarında seyrediyor. Büyüme potansiyel büyümeye yakın olduğu için bir resesyon görüntüsü olmadığını ve dolayısıyla Fed'in faiz indirmesi için bir gerekçe bulunmadığını sözlerine ekledi.

Tüm bu değerlendirmelerin ardından, gözler şimdi Haziran ayı enflasyon verilerine çevrilmiş durumda. Mahfi Eğilmez'in tahminleri, piyasalarda büyük bir gerilime yol açıyor. Zira iktisatçıya göre, Haziran enflasyonu yüzde 1,5'ler civarında beklenirken, kur ve petrol etkisiyle yüzde 2,5'in altında çıkması çok zor görünüyor. Kendi hesabına göre, Haziran enflasyonu bu civarda olursa, Merkez Bankası'nın faiz indirmesi oldukça zorlaşacak. Ve işte merakla beklenen o kritik eşik: Eğer Haziran enflasyonu yüzde 2,5 ve yukarı çıkarsa, o zaman Temmuz ayında Merkez Bankası'ndan beklenen faiz indirimi için biraz daha beklemek gerekecek, hatta hiç gelmeyebilir! Bu durum, sadece ekonomistleri değil, tüm yatırımcıları ve vatandaşları yakından ilgilendiren önemli bir gelişme olarak kayıtlara geçebilir.