Likhachev, Türkiye’nin gelecekte enerji sorunları yaşamaması için petrol ve doğalgaz yerine farklı bir enerji kaynağına odaklanması gerektiğini belirtti.

Türkiye’nin enerji alanında devrimi olabilir

Türkiye, son 21 yılda enerji alanında kayda değer bir değişim ve gelişim süreci yaşamaktadır. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde gerçekleştirilen bu “sessiz devrim”, ülkenin enerji sektöründe büyük bir ilerleme kaydetmesini sağlamıştır.

Erdoğan’ın enerji alanında yapılan bu devrimdeki etkin liderliği, Türkiye’nin enerji ihtiyaçlarını karşılama kapasitesini artırmış ve enerji verimliliği konusunda önemli adımlar atılmasına olanak tanımıştır. Bu süre zarfında Türkiye, enerji üretiminde hızla büyümüş ve enerji bağımlılığını azaltmayı hedeflemiştir.

NGS tarafından gerçekleştirilecek

2024 yılı itibarıyla başlayacak olan nükleer enerji planı, Türkiye’nin enerji politikasının en önemli adımlarından birini oluşturuyor. Hızla ilerleyen proje kapsamında her yıl birer reaktör devreye girecek ve 2028 yılına kadar tamamlanarak Akkuyu Nükleer Güç Santrali tümüyle faaliyet gösterecek. Bu büyük projenin tamamlanmasıyla birlikte, Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 10’u Akkuyu NGS tarafından karşılanacak.

Nükleer enerji, enerji üretimi açısından hem ekonomik hem de çevresel açıdan avantajlar sunan bir kaynak olarak öne çıkıyor. Nükleer santraller, diğer enerji kaynaklarına kıyasla daha az sera gazı salınımı gerçekleştirirken, aynı zamanda daha kararlı bir enerji arzı sağlama potansiyeline sahiptir. Türkiye’nin de bu kaynağı kullanarak enerji ihtiyacını karşılaması, enerji arzının güvenliği açısından da önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.