1 Milyar Dolarlık Boru Hattı Cezası Kimsenin Bildiği Gibi Değil, Türkiye Yeni Tehlikelerin Eşiğinde!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz'dan Türkiye-Irak petrol boru hattı anlaşması ve 1 milyar dolarlık ceza hakkında şok edici açıklamalar! AKP'nin "beceriksizliği" Türkiye'yi devasa bir faturayla karşı karşıya bırakırken, cezanın hâlâ yürürlükte
Türkiye siyasetinin gündemine bomba gibi düşen bir gelişme, ülkenin enerji ve dış politika alanındaki geleceğine dair ciddi soru işaretleri doğurdu. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, Türkiye ile Irak arasındaki 50 yıllık ham petrol boru hattı anlaşmasının sona erecek olmasıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunarak, geçmişteki hataların Türkiye'ye milyar dolarlık bir fatura kestiğini ve dahası, bu faturanın hâlâ ortada durduğunu öne sürdü. Bu haberin derinliklerine indikçe, her bir detayın Türkiye'nin ekonomik ve siyasi geleceği açısından ne denli kritik olduğunu görecek ve okumaya devam ettikçe duyacağınız heyecan katlanarak artacaktır.
Yavuzyılmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, 1973 yılından bu yana yürürlükte olan Ham Petrol Boru Hattı Anlaşması'nın 27 Temmuz 2026'da sona ereceğini belirtti. Ancak asıl önemli kısım, bu anlaşmanın sona ermesiyle birlikte gündeme gelen 1 milyar dolarlık uluslararası tahkim cezasıydı. CHP'li Yavuzyılmaz, "Uluslararası tahkimin Türkiye'ye, bu boru hattında izinsiz petrol taşıması nedeniyle verdiği 1 milyar dolarlık cezayı, cezaya sebep olan AK Partili beceriksiz yöneticiler ödesin" diyerek, bu fatura karşısında iktidarın sorumluluğunu açıkça işaret etti. Peki, bu devasa ceza neden Türkiye'nin kapısını çalmıştı?
Uluslararası Tahkim Mahkemesi'nin bu kararı, AK Parti'nin 2014-2018 yılları arasında, Irak Merkezi Hükümeti'nin onayı olmadan Kuzey Irak Kürt Yönetimi ile yaptığı anlaşmalar çerçevesinde Irak-Türkiye ham petrol boru hattından petrol taşımasıyla ilgiliydi. Irak Merkezi Hükümeti, Türkiye'yi, 1973 yılında imzalanan uluslararası anlaşmayı dayanak göstererek dava etmişti. Tahkim Mahkemesi, bu anlaşmaya dayanarak Türkiye'yi izinsiz petrol taşıdığı için 1,5 milyar dolar ödemeye mahkum ederken, Türkiye'nin de boru hattı ücretinden mahrum bırakılması nedeniyle Irak'tan 500 milyon dolar alacağı olduğuna karar verdi. Böylece, Türkiye'nin net olarak 1 milyar dolarlık bir cezanın altına sokulduğunu belirten Yavuzyılmaz, bu miktarın güncel kurla tam 40 milyar liraya tekabül ettiğini vurguladı. Tüm bu süreçlerin derinlemesine analizi için https://www.avazturk.com gibi platformlar, kamuoyunun bilgilendirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Türkiye'ye Irak'tan tam 25 aydır petrol taşınmıyordu.
Yavuzyılmaz'a göre, AK Parti'nin "bir kurnazlık yapayım derken her şeyi eline yüzüne bulaştırdığını" ifade ettiği bu durum, Türkiye'yi sadece büyük bir ekonomik yükün altına sokmakla kalmıyor, aynı zamanda gelecekteki enerji politikaları için de ciddi riskler barındırıyor. Cumhurbaşkanı kararıyla 50 yıllık anlaşmadan bir yıl öncesinden haber verilmek suretiyle 2027 yılı Temmuz ayında çıkılmasının Resmi Gazete'de yayımlanması da, bu tabloya yeni bir boyut kazandırdı. CHP'li Yavuzyılmaz, bu hamlenin ardında, AK Parti'nin ilerleyen yıllarda yine Irak Bölgesel Kürt Yönetimi üzerinden petrol taşımanın yollarını aradığı ve "1973 imzalı anlaşma olmazsa tahkime dayanak kalmaz ve yeni ceza da almayız" iddiasından hareket ettiği düşüncesi olduğunu belirtti. Ancak CHP, bu stratejinin "yeni kurnazlıklara, yeni tahkimlere, yeni cezalara kapı araladığını" ve AK Parti'nin "Türkiye'nin yine başını belaya sokma yolunda" olduğunu vurguluyor. Yavuzyılmaz, 2014-2018 arasındaki bu petrolün, boru hattı üzerinden veya tankerle hangi şirketlere, hangi paralar karşılığı taşıtıldığı meselesinin de bir Yüce Divan konusu olduğunu sözlerine ekledi.
Peki, tüm bu anlaşmaların iptal edilmesi, yeni stratejilerin devreye sokulması ve büyük paraların tartışılması sürerken, Türkiye'nin başını ağrıtan o kritik 1 milyar dolarlık cezaya ne oldu? İşte bu noktada, en çarpıcı gerçek gün yüzüne çıkıyor: CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz'ın ısrarla altını çizdiği gibi, Uluslararası Tahkim Mahkemesi'nin Türkiye'ye verdiği 1 milyar dolarlık ceza, anlaşmanın iptal edilmesine rağmen AYnen duruyor. Bu, Türkiye'nin enerji geleceği için atılan adımların, geçmişteki "beceriksizliklerin" faturasını sıfırlamak yerine, ülkeyi yeni ve daha büyük belaların eşiğine getirebileceği anlamına geliyor. Bu durum, sadece bir ekonomik yükümlülük meselesi değil, aynı zamanda iktidarın enerji ve dış politika yönetimindeki hatalarının derinliğini gösteren bir turnusol kağıdı niteliği taşıyor. Kamuoyu, bu devasa faturanın kimin cebinden çıkacağını ve Türkiye'nin bu karmaşık enerji denklemi içinde daha fazla kayba uğrayıp uğramayacağını merakla beklerken, https://www.avazturk.com gibi haber kaynakları bu sürecin her aşamasını yakından takip etmeye devam edecektir.