Dolar İçin Londra Piyasalarında Konuşulan Şok Rakam: Ekonomi Uzmanı Açıkladı

Dolar İçin Londra Piyasalarında Konuşulan Şok Rakam: Ekonomi Uzmanı Açıkladı

Türkiye ekonomisindeki son durumu ve döviz kurlarındaki hareketliliği usta bir ekonomist yorumladı. Londra piyasalarında dolar için konuşulan şok 70-75 TL iddiaları masaya yatırılıyor. Enflasyon, kur politikası ve carry trade... Dolardaki 'ateşin' ne...

Türkiye ekonomisinin nabzı atarken, döviz kurlarındaki hareketlilik hem vatandaşın hem de piyasaların en önemli gündem maddesi olmaya devam ediyor. Haftanın son işlem gününe girilirken, piyasalarda dolar 39 TL seviyesini aşarken, altının onsu dünya piyasalarında 3328 dolara, gram altın ise ülkemizde 4180 lira civarına yükseldi. Merkez Bankası'nın açıkladığı ikinci enflasyon raporu ile vatandaşın enflasyon beklentisi arasındaki makasın giderek açıldığı bu ortamda, akıllardaki en büyük soru şu: Dolar bundan sonra nereye koşacak?

Ekonomi dünyasının dikkatle takip ettiği uzmanlardan biri olan Murat, döviz kurlarına dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Özellikle yurt dışı piyasalarda, hatta Londra'da dolar için konuşulan dedikoduların 70-75 TL gibi seviyeleri işaret ettiğini belirten Murat, bu rakamların neden konuşulduğuna dair dikkat çekici bir analiz sundu.

Enflasyon mu Kuru Artırır, Kur mu Enflasyonu? Uzman İsim Tartışmaya Nokta Koydu

Türkiye'de sıkça dile getirilen "kurlar arttığı için enflasyon artıyor" algısının yanlış olduğunu vurgulayan Murat, olayın tam tersi olduğunu belirtti: "Enflasyon arttığı için kurlar artar.". Bunun ispatının geçmişte yaşandığını anlatan uzman, 90'lı yıllardaki sabit kur rejiminde kurlar hiç artmadığı halde enflasyonun yükseldiğini ve sonunda devalüasyon yapmak zorunda kalındığını hatırlattı.

Murat'a göre, enflasyonu engelleyemediğiniz sürece kurların artmasını engellemek mümkün değil. Mevcut durumda uygulanan "örtülü sabit kur rejimi" ile kurun baskılandığını belirten uzman, ancak bu durumun bir yere kadar sürebileceğini ve eninde sonunda "işin kopacağını", kurda bir zıplama yaşanacağını ifade etti. 2023 seçimleri öncesinde de benzer bir baskılama olduğunu ve Mehmet Şimşek'in de bunu doğruladığını söyledi.

"Türkiye'de Şu Anda En Ucuz Şey Döviz"

Uzman ismin analizine göre, son iki yıldır kurlar baskılandığı için şu anda Türkiye'de en ucuz şey döviz. Döviz ucuz olunca altın da ucuzluyor. Vatandaşın ve yatırımcının bunu bildiğini ve bu yüzden dövize yöneldiğini belirten Murat, bunu engellemek için ise "faiş faiz" verildiğini, yani carry trade operasyonunun başladığını anlattı.

Ancak bu mekanizmanın da sorunlar barındırdığını, 19 Mart gibi olaylarda kritik yatırımcıların (carry trade yapanların) kaçtığını ve işlerin sarpa sardığını söyledi.

Mehmet Şimşek'in Enflasyonla Mücadele Stratejisi Neden Yanlış?

Ekonomi uzmanı Murat, Mehmet Şimşek'in enflasyonla mücadele söylemi ve stratejisinin "yanlış" olduğunu iddia etti. Kurları baskılayarak enflasyonla mücadele edilemeyeceğini belirten uzman, eski bakan Nihat Zeybekçi'nin de altını çizdiği gibi, enflasyonla mücadelenin temel yollarının arzı artırmak ve hükümet harcamalarını kısmak olduğunu söyledi. Enflasyonun temel kaynağının para arzının artması olduğunu vurguladı.

Murat, Şimşek'i eleştirirken, kendisinin finansçı olmasına rağmen ekonominin yapısal yönetimi konusunda deneyimsiz olduğunu ve yapması gerekeni bilmediğini öne sürdü. Şimşek'in sadece para politikalarıyla enflasyonu zapt edebileceğini sandığını, bu yüzden stratejiyi yanlış kurguladığını belirtti. Şimşek'in yaptığının sadece kurların artışını suni yollarla baskılamak ve ücretler gibi hükümet kontrolündeki kalemleri sabitlemeye çalışarak enflasyonu durdurmak olduğunu söyledi.

"Türkiye Ekonomisi Hasta, Çok Hasta": Çarpıcı "Hasta Çocuk" Benzetmesi

Ekonomi uzmanı, durumu anlatmak için etkileyici bir benzetme kullandı. Türkiye ekonomisinin "hasta, çok hasta" olduğunu ve enflasyonun bu hastalığın sadece bir belirtisi (semptomu), yani ateşi olduğunu söyledi. Hastalığın nedenleri arasında ise kötü yönetim, kaynakların kötü yönetilmesi, güven eksikliği, liyakat eksikliği, hükümetin aşırı tüketimi ve para basılması gibi birçok faktörü sıraladı.

Mevcut ekonomik politikayı, mikroplu, ateşi yükselen bir çocuğu doktora götürüp tedavi etmek yerine, sadece ıslak havlularla ateşini düşürmeye çalışmaya benzetti. Murat'a göre, Mehmet Şimşek de ilk başta ateşi yükselen çocuğu havluya sarıp iyileşmesini bekler gibi davrandı. Ancak hastalığı (ekonominin yapısal sorunlarını) tedavi etmeden sadece semptomlarla mücadele etmenin sorunu çözmeyeceğini, hastalığın (ekonomik problemlerin) bu arada ilerlemeye devam ettiğini güçlü bir şekilde vurguladı.

Dolardaki "Ateş" Sönecek mi? Londra'da 70-75 TL İddiaları Ne Anlama Geliyor?

Uzman isim, benzetmesini dolara bağlayarak, doların "ateşini" söndürmek için ellerinde kalıcı bir mekanizma olmadığını belirtti. Kurun hala baskılandığını, ancak bu gücün bir yerde tükeneceğini söyledi. Daha önce de benzer durumların yaşandığını ve baskı bittiğinde kurun zıpladığını, bu durumu ekonomi biliminin öngörebildiğini ifade etti.

Dolardaki zıplamanın ne zaman olacağının, güçlerinin tükendiği zamana veya buna yol açacak kritik bir olayın yaşanmasına bağlı olduğunu belirtti. Daha önce swaplar ve şimdi carry trade ile durumu idare etmeye çalıştıklarını, ancak carry trade yapanların da kaçtığını ve bir kısmını geri getirme çabası olduğunu söyledi.

"Türkiye Soyuluyor" İddiası ve Servet Transferi

Uzman Murat, carry trade mekanizmasının Türkiye'yi "soyduğunu" öne sürdü. Dolar kurunu sabit tutarak yüksek TL faizi verildiğini ve Mehmet Şimşek'in carry trade yapanlara adeta bir söz verdiğini, çıkmaları gerektiği zaman "ucuz döviz sattığını", böylece zarar etmelerini engellediğini iddia etti. Bu durumun, kimlere servet transferi yapıldığının konuşulmadığı bir tablo yarattığını belirtti. Ayrıca, alınan paradan daha fazlasının faiz olarak geri ödeneceğini de sözlerine ekledi.

Londra Piyasalarındaki 70-75 TL Dedikodusu Gerçekleşir mi?

Analizinin en can alıcı noktalarından biri olan Londra piyasalarındaki dolar dedikodularına değinen Murat, buralarda 70-75 TL seviyelerini bekleyenlerin olduğunun söylendiğini aktardı. Bu seviyelere fırlamanın zamanlamasını bilmenin zor olduğunu, ancak tuhaf bir olay yaşanması durumunda bu seviyelere fırlamasına hiç şaşırmayacağını net bir dille ifade etti.

Haziran/Temmuz Faiz İndirimi Döviz ve Altını Nasıl Etkiler?

Yaklaşan Haziran veya Temmuz ayında bir faiz indirimi beklentisi olduğunu belirten uzman, böyle bir durumun yaşanması halinde bunun kesinlikle dövize ve altına yarayacağını, onların yükseleceğini söyledi. Türk insanının döviz denince aklına ilk olarak doların geldiğini, ancak döviz derken Euro, Sterlin, Yen gibi farklı para birimlerinin de kastedildiğini hatırlattı.

Ancak doların uluslararası piyasalarda itibar ve değer kaybettiğini, Amerikan ekonomisinin yapısal sorunları olduğunu ve liderliğin (Trump'ı işaret ederek) paranın itibarını kaybettirdiğini belirterek, bu durumda Euro, Sterlin, Yen gibi daha akıllı yönetilen paralara daha fazla itibar edilmesi gerektiğini düşündüğünü ekledi. Bu bağlamda, faiz indirimi olursa doların diğer dövizlere göre daha az yükselebileceğini öngördü.

Sonuç olarak, ekonomi uzmanının analizi, Türkiye ekonomisindeki enflasyon sorununun kurlardaki yükselişin temel nedeni olduğunu, mevcut baskılama politikasının sürdürülebilir olmadığını ve yapısal reformlar yapılmadığı sürece döviz kurlarında yukarı yönlü bir zıplama riskinin devam ettiğini gösteriyor. Londra piyasalarındaki 70-75 TL gibi şok rakamların konuşulması ise piyasadaki belirsizliğin ve potansiyel dalgalanmanın boyutlarını ortaya koyuyor. Uzman ismin "hasta çocuk" benzetmesiyle çizdiği tablo, ekonomik sağlığın semptomlarla değil, temel sorunların tedavisiyle gelebileceğinin altını çiziyor. Tüm bu gelişmeler ışığında, döviz piyasasındaki hareketlilik ve uzman yorumları önümüzdeki dönemde de yakından takip edilmeye devam edecek.