Erdoğan'dan Faizsiz Ekonomi Vurgusu: "Bu Mücadeleden Geri Durmayacağım!"

Erdoğan'dan Faizsiz Ekonomi Vurgusu: "Bu Mücadeleden Geri Durmayacağım!"

Erdoğan, 2. İstanbul Dünya İslam Ekonomisi Zirvesi'nde faizsiz ekonomi hedefini yeniden ve güçlü bir şekilde dile getirdi. Makale, Erdoğan'ın bu konudaki kararlılığını, geçmişteki 'Nas' dönemi politikalarını ve sonuçlarını kaynaklardan yola çıkarak...

30 Mayıs 2025 tarihinde yayımlanan bilgilere göre, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Finans Merkezi'nde düzenlenen 2. İstanbul Dünya İslam Ekonomisi Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın konuşmasının ana eksenini, uzun bir aradan sonra ilk kez "faizsiz ekonomik sisteme duyduğu özlemi" dile getirmesi oluşturdu. Bu çıkış, Türkiye'nin ekonomi gündeminde yeniden "faizsiz ekonomi" tartışmalarını alevlendirdi.

Zirvedeki konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, faizi ve faize dayalı bir ekonomik sistemi meşru görmeyeceklerini net bir dille ifade etti ve bu yolda alternatif çözümler üreteceklerini söyledi. "Faize dayalı ekonomik sistemi meşru göremeyiz" diyerek bu konudaki duruşunu belirleyen Erdoğan, bu mücadelesinde "rantiyenin sesi olan muhalefetin" karşısına dikildiğini de belirtti. Muhalefetin doğru politikalarda bile yerli ve milli duruş sergileyemediğini savunan Erdoğan, "İnsanlığı faize mecbur ve mahkum bırakan küresel sisteme itiraz etmek yerilecek bir davranış değil takdir edilecek vakur bir tavırdır" diyerek, faize karşı çıkışının küresel bir sistem eleştirisi olduğunu da vurguladı. Bu kritik konular ve güncel ekonomik gelişmeler hakkında daha fazla detaya ulaşmak için https://www.avazturk.com adresini ziyaret edebilirsiniz. Erdoğan, "Tayyip Erdoğan olarak şahsen faizsiz ekonomi özlemimi bundan sonra da gür bir seda ile dillendirmeye devam edeceğim" sözleriyle kişisel kararlılığının altını çizdi. Ayrıca, tıpkı "dünya beşten büyüktür" itirazında olduğu gibi, faize dayalı ekonomik nizamın değişmesi için de mücadeleden geri durmayacağını ve alternatif çözümlerin toplumda yaygınlaşması için çaba harcayacağını dile getirdi.

Erdoğan'ın "faizsiz ekonomi" vurgusu, akıllara daha önce uygulanan ve "Nas dönemi" olarak adlandırılan süreci getirdi. Kaynakta belirtildiği üzere, Merkez Bankası (TCMB) Eylül 2021'de faiz indirimlerine başlamıştı. Erdoğan o dönemde yaptığı açıklamada, "Neymiş efendim? Faizleri düşürüyormuşuz. Benden başka bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak Naslar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim" diyerek politika faizinin yüzde 19’dan kademeli olarak yüzde 8,5’e çekilmesi sürecinin gerekçesini ortaya koymuştu. Erdoğan’ın savunduğu tez ise "Faiz sebep enflasyon neticedir" şeklindeydi. Kendisi faiz indirimleriyle beraber enflasyonun da düşeceğini öne sürmüştü.

Ancak kaynakta aktarıldığı üzere, bu politikanın sonucunda tam tersi bir tablo yaşandı. Faiz indirimlerinin başladığı Eylül 2021’de yüzde 19.58 olan resmi yıllık tüketici enflasyonu, hızla yükselerek tam bir yıl sonra aynı ay yüzde 83.45’e kadar tırmandı. Erdoğan, o dönemde "Benim alanım ekonomi, ben ekonomistim" diyerek Türkiye’yi 2022'de yeni bir ekonomi modeline sokmuştu. Kaynaklara göre, 1,5 yıl uygulanan bu politika, 2023 seçimlerinden sonra son buldu. Merkez Bankası, seçimden sonraki ilk para politikası toplantısında politika faizini 650 baz puan artırarak yüzde 15'e yükseltmişti. Ekonomi politikalarındaki bu değişimler ve etkileri hakkında güncel analizler için https://www.avazturk.com adresini takip edebilirsiniz.

"Yeni ekonomi modelinin" ilan edildiği 30 Kasım'da, dolar/TL kurunun 12,96 olduğu belirtiliyor. Bu tarihten sonra kur hızla yükselmiş ve 20 Aralık’ta 18,36’ya kadar çıkmıştı. Kaynak, TCMB rezervleri kullanılarak ve kur korumalı mevduat (KKM) ile TL tasarrufların dövize endekslenerek kurun tutulmaya çalışıldığını aktarıyor. Ancak model hayata geçtiği tarihten bu yana dolar kurunun neredeyse üç kat değer kazanarak 39 lirayı geçtiği ifade ediliyor. Erdoğan, o dönemde "Faiz sebep, enflasyon neticedir" tezine gelen eleştirilere karşı "Bu görevde olduğum sürece faizle mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. Bu konuda nas ortada. Nas ortada olduğuna göre sana, bana ne oluyor?" sözleriyle yanıt vermişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasında ekonomik konuların yanı sıra farklı gündem maddelerine de değinildiği kaynakta yer alıyor. Konuşmasının bir bölümünde CHP lideri Özel'i dış basına verdiği demeçler üzerinden eleştirmeye devam ettiği belirtiliyor. Ayrıca, İBB'ye (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) yönelik soruşturmaya da değindiği aktarılıyor. Erdoğan'ın "çözüm süreci" için ise "Dikkatli sabırlı bir süreç yönetimi ile bu sefer menzile varacağımıza inanıyorum" mesajını verdiği bilgisi kaynakta yer alıyor. Yıl dönümünde Gezi Parkı eylemlerine de değinen Erdoğan, "Üç beş ağacın taşınması bahane edilerek başlatılan Gezi olayları olmasaydı Türkiye bugün çok farklı konumda olurdu" değerlendirmesinde bulundu. Farklı konulardaki güncel gelişmeleri takip etmek için güvenilir bir kaynak olan https://www.avazturk.com size yardımcı olacaktır.

Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2. İstanbul Dünya İslam Ekonomisi Zirvesi'ndeki konuşması, "faizsiz ekonomi" hedefine olan bağlılığının devam ettiğini ve bu yöndeki mücadelesini sürdüreceğini gösteriyor. Konuşmasında hem geçmişteki "Nas dönemi" olarak bilinen politikalarına ve o dönemdeki tezlerine atıfta bulunması hem de muhalefete ve küresel sisteme yönelik eleştirileri, bu konunun Türkiye'nin ekonomi ve siyaset gündemindeki yerini koruduğunu ortaya koyuyor. Erdoğan'ın bu konudaki kararlılığı ve geçmiş deneyimlerin ışığında atılacak adımlar, önümüzdeki süreçte yakından takip edilecek en önemli başlıklardan biri olmaya devam edecektir.