Erdoğan'dan Şaşırtıcı "Hicap Duymamak Mümkün Değil" Açıklamasıyla Yeni Bir Dönem Başlıyor!
Türkiye siyasetinin gündemine bomba gibi düşen CHP içindeki kurultay ve liderlik tartışmaları, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hollanda dönüşü yaptığı şaşırtıcı açıklamalarla doruğa ulaştı. Kılıçdaroğlu'nun mahkeme kararıyla partiye dönüş hazırlığı ve partinin..
Siyaset gündemi, özellikle ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) içindeki çalkantılarla hareketli günler yaşamaya devam ediyor. Kemal Kılıçdaroğlu'nun mahkeme kararıyla partiye geri dönme hazırlığı, parti yönetiminin bu duruma verdiği yanıtlar ve kurultay davasına ilişkin tartışmalar, sadece muhalefet kulislerinde değil, aynı zamanda iktidar medyası, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi (Beştepe) tarafından da büyük bir dikkatle takip ediliyor. Bu iç çekişmenin yankıları, Türkiye'nin en temel meseleleri geri planda bırakırken, siyasetin dar ve sığ bir alana sıkıştığı izlenimini güçlendiriyor. Bu önemli ve çarpıcı gelişmelerin perde arkasını aralayan haberimiz, ilerleyen paragraflarda daha da derinleşecek detaylarla devam ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO zirvesi için gittiği Hollanda dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtlarken, CHP'deki bu derin krize ilişkin ilk kez net ve oldukça dikkat çekici ifadeler kullandı. Erdoğan'a göre, CHP maalesef bugün "mefluç olmuş halde", yani felç olmuş bir durumda. Partinin mevcut durumu, bazı isimlerin "4 yıldan sonra ben tekrar geri dönüyorum" derken, diğerlerinin "Acaba kimler gelir?" şeklinde belirsizlikler içinde olduğu bir tablo çiziyor. Bu durumun, partinin Türkiye'nin temel meseleleri hakkında söyleyecek sözü kalmadığının, öneri getiremediğinin ve herhangi bir fikrinin olmadığının açık bir göstergesi olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı, koskoca partinin "bir avuç ikbal avcısının" ihtiraslarına esir edildiğini vurgulayarak, parti içi iktidar mücadelesinin partinin asli görevlerini nasıl aksattığına işaret etti.
CHP içindeki bu kaotik ortam sadece söylemlerle sınırlı kalmıyor; partinin yönettiği belediyelerin durumları da Erdoğan'ın eleştirilerinin odağında yer alıyor. Cumhurbaşkanı'na göre, CHP'li belediyeler "hepsi iflas bayrağını çekmiş durumda" ve durumlar "hiç iyi değil". Özellikle yolsuzluk, usulsüzlük, haraç ve rüşvet iddialarının almış başını gittiğini belirten Erdoğan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ortaya koyduğu deliller ve belgelerin ortada olduğunu ifade etti. Sadece İstanbul'da değil, başka illerde de durumun "felaket" olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı, partinin içindeki bu çalkantılar sürerken, Kılıçdaroğlu'nun "kayyumu gösterip kendine razı etme" planı gibi farklı senaryoların da konuşulduğunu belirtiyor. Bu iddialar, partinin geleceğine dair belirsizliği artırırken, Avaztürk gibi önemli haber platformları da gelişmeleri yakından takip ediyor ve kamuoyuna aktarıyor.
Bu gelişmelerin ışığında, iktidar medyası da Kılıçdaroğlu'nu manşetlerinden düşürmüyor. Hatta bazı kaynaklar, Kılıçdaroğlu'nun bu yoğun ilgiye teşekkür ettiğini bile iddia ediyor. Parti içindeki gerilimin bir diğer boyutu ise, Fatih Altaylı'nın ortaya attığı çarpıcı bir iddia oldu: İddiaya göre, Kılıçdaroğlu, Özgür Özel'e "İmamoğlu'nun arkasında durma sana destek vereyim" demiş. Bu tür iddialar, parti içindeki güç savaşının ne denli derinleştiğini ve geleceğe yönelik dengeleri nasıl etkileyebileceğini gözler önüne seriyor. Siyasetin sadece kendi sığ havuzlarından ibaret sanılması, okyanustan habersiz "lafla peynir gemisi yüzdürmeye çalışılması" ve sürekli kavga etmekten hizmet etmeye fırsat bulamama durumu, CHP'nin Türkiye'nin gündemindeki yerini derinden sarsıyor.
Tüm bu iç çatışmalar ve spekülasyonlar sürerken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gelen son dakika açıklaması, siyaset sahnesinde adeta bir bomba etkisi yarattı. Erdoğan, 26 Haziran 2025 Perşembe günü yaptığı açıklamada, 13 yıl boyunca önünde düğme ilikledikleri bir şahsa yapılanlar karşısında "ürkmek, hicap duymamak mümkün değil" ifadelerini kullandı. Bu sözler, Kılıçdaroğlu'nun partideki geçmişi ve mevcut durumuna atıfta bulunarak, hem parti içindeki vefasızlık iddialarını hem de iktidarın bu duruma bakış açısını çok net bir şekilde ortaya koyuyor. Erdoğan, konuşmasını "Değerli arkadaşlar, ne demişler? Bizans'ta oyun, CHP'de kavga bitmez" diyerek, partinin kadim iç sorunlarına dikkat çekerek tamamladı. Bu açıklama, CHP'deki mevcut krize iktidarın bakış açısını net bir şekilde ortaya koyarken, ana muhalefet partisi içindeki gelişmelerin gelecekteki siyasi tablonun şekillenmesinde kritik bir rol oynayacağının da açık bir işareti olarak yorumlanıyor.