Erdoğan'dan Şok İstanbul Mesajı: "Pis Kokular Geliyor!" Siyasi Deprem Kapıda, Türkiye Nefesini Tuttu!

Erdoğan'dan Şok İstanbul Mesajı: "Pis Kokular Geliyor!" Siyasi Deprem Kapıda, Türkiye Nefesini Tuttu!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Azerbaycan dönüşü yaptığı "İstanbul'dan pis kokular geliyor" açıklaması, yeni bir siyasi operasyon dalgasının habercisi mi? CHP ve çözüm süreci ekseninde kritik gelişmeler bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Azerbaycan dönüşü gazetecilere verdiği demeçler, Türkiye siyasetinde adeta bir bomba etkisi yarattı. Zira Erdoğan'ın Cumhuriyet Halk Partisi'ne (CHP) yönelik sert eleştirileri, İstanbul'a özel atıfları ve yıllar sonra yeniden gündeme gelen "çözüm süreci"ne dair çarpıcı detaylar, önümüzdeki günlerde yaşanacak fırtınaların habercisi niteliğinde. Bu kapsamlı haber makalesi, Erdoğan'ın her bir sözcüğünü mercek altına alarak, Ankara'daki siyasi kulislerdeki yankılarını ve olası senaryoları detaylı bir şekilde masaya yatırmaya devam edecektir. Türkiye'nin nabzını tutan ve en güncel siyasi analizleri okuyucularıyla buluşturan www.avazturk.com, bu gelişmelerin ülkenin geleceği üzerindeki etkilerini titizlikle incelemektedir.

SÖZCÜ Televizyonu'ndan Serkan Alan'ın aktardığına göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a özellikle CHP'nin son 100 gündür sürdürdüğü mitinglere dair bir soru yöneltildi. Erdoğan'ın bu soruya yanıtı oldukça sert oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "CHP'nin siyaseti artık karşılıksız bir siyasettir" diyerek, muhalefetin sokak eylemlerinin anlamsız olduğunu ve vatandaşın da bu eylemlerin ancak "bölücülere darbecilere hizmet edeceğini" bildiğini ifade etti. CHP yöneticilerine açık bir tavsiyede bulunan Erdoğan, "sabredip bağımsız yargının kararlarını beklemeleri yönünde bu süreç CHP yönetimi için de bir ayna vazifesi görmelidir" dedi. Erdoğan'ın cümlelerinden çıkan net mesaj, CHP'nin eylemlerle "konuyu çarpıtma derdinde" olduğu ve "kendilerine ne de belediye başkanlıklarına güvenmedikleri" yönündeydi. Erdoğan ayrıca, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in anketlerde birinci parti olduklarına dair iddialarına da sert çıktı ve "CHP'nin birinci parti olması diye bir durum söz konusu değil" dedi. Kendi yaptırdıkları anketlere göre "Türkiye'nin birinci partisi AK Parti'dir" vurgusunu yapan Cumhurbaşkanı, AK Parti'nin Cumhur İttifakı ile beraber yoluna emin adımlarla devam ettiğini belirtti.

Erdoğan'ın açıklamalarında en dikkat çekici detaylardan biri ise, seçim döneminin en kritik şehri olan İstanbul'a yaptığı göndermelerdi. Serkan Alan'ın yorumuyla, Cumhurbaşkanı Erdoğan, "şu anda en önemli il İstanbul istanbul'un ne halde olduğu ortada her yerden şu anda çok ciddi pis kokular geliyor biz Türkiye'de iktidar partisi olarak emin adımlarla yolumuza devam ediyoruz" ifadelerini kullandı. Bu sözler, siyasi çevrelerde büyük yankı uyandırdı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yeni bir operasyon dalgasının kapıda olduğu sinyalini verdi. Alan'ın da belirttiği gibi, Erdoğan'ın bu "İstanbul'a özel dikkat çekmesi", belediyelere yönelik soruşturmaların devam edeceğinin bir işareti olarak yorumlandı. Bu, muhalefet üzerindeki baskının artacağına ve siyasi gerilimin tırmanacağına dair güçlü bir sinyal olarak algılandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir diğer kritik mesajı ise, yıllar sonra yeniden gündeme gelen ve tartışılan **"yeni çözüm süreci"**ne dairdi. Erdoğan, AK Parti iktidarının ve Cumhur İttifakı'nın "terörsüz Türkiye konusunda adımlarını kararlılıkla atılacağına" dair vurgu yaparak hedeflerine ulaşacaklarını belirtti. Özellikle **"silah bırakma konusu"**nun kritik başlıklardan biri olduğunu vurgulayan Erdoğan, 12 Temmuz tarihlerinde Irak'ın kuzeyindeki Süleymaniye'de terör örgütü PKK'nın 20 ila 30 üyesinin "sembolik bir silah bırakma görüntüsünün açığa çıkacağını" ve halihazırda Türkiye'den gazetecilerin ve sivil toplum kuruluşlarının bu organizasyonlara gideceğini bildiklerini ifade etti. Erdoğan, silah bırakmanın "koşulsuz" olması gerektiğini ve örgütün "yapısal olarak kendini fes etmesi" gerektiğini belirterek, bu aşamaya gelindiğini ve terör örgütünün silah bırakma kararını uygulamaya başlamasıyla sürecin hız kazanacağını söyledi. Erdoğan'ın bu hafta içerisinde, İmralı heyetiyle, yani eski HDP eş genel başkanları Pervin Buldan ve halihazırda Şanlıurfa milletvekili Mithat Sancar ile Beştepe'de bir görüşme yapacağına dikkat çekildi. Bu görüşmede Erdoğan'a Genel Başkan Vekili Efkan Ala ve MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın eşlik edeceği ve "terörsüz Türkiye" bağlamında sürecin nasıl ilerleyeceğinin masaya yatırılacağı ifade edildi. Erdoğan, Dışişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın bu süreci takip ettiğini de sözlerine ekledi.

Toplantıda ayrıca ülke gündemindeki diğer önemli konulara da değinildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri olan orman yangınlarıyla mücadele konusunda, ülkenin "bölgemizin en iyi hava ve kara filosuna sahip" olduğunu dile getirdi. Yangınların nedenleri hakkında titiz bir çalışma yürütüldüğünü, bazılarının kasıt, bazılarının ihmal, bazılarının ise doğal nedenlerden kaynaklandığını belirtti. Kasıt ve ihmali bulunanlar hakkında adli işlemlerin süratle yapıldığını, sabotaj iddialarının ise emniyet ve jandarma birimlerince araştırıldığını aktardı. Dış politikaya ilişkin olarak da Erdoğan, Azerbaycan ve Rusya arasındaki gerilimi yakından takip ettiklerini ve her iki ülkeye de **"itidal çağrısı"**nda bulunduklarını söyledi. Türkiye'nin dış politikada "kavgacı bir ruhla değerlendirilmediğini", aksine "barış politikasını öne çıkararak adımlar atıldığını" ve atmaya da devam edeceklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Azerbaycan dönüşü yaptığı bu açıklamalar, Türkiye'nin sadece gündemini değil, aynı zamanda gelecekteki siyasi rotasını da derinden etkileyecek potansiyeli barındırıyor. İstanbul'a yönelik o sert "pis kokular geliyor" çıkışı ile eşzamanlı olarak yeniden alevlenen "çözüm süreci" tartışmaları, ülkeyi siyasi bir çalkantının eşiğine getiriyor. Erdoğan'ın bu iki konuyu aynı anda ve bu kadar açık bir şekilde gündeme getirmesi, muhalefet üzerinde artan baskının yanı sıra, yerel seçimlerin sonuçlarını doğrudan etkileyecek ve siyasi haritayı yeniden çizecek büyük bir stratejik hamlenin başlangıcı olarak okunuyor. Özellikle İstanbul gibi kilit bir şehirdeki siyasi hedeflemelerin, olası bir yeni çözüm süreciyle birlikte ele alınması, Türkiye'nin önümüzdeki dönemeçte yaşayacağı büyük değişimlerin habercisi niteliğinde. Bu gelişmeleri yakından takip eden www.avazturk.com, önümüzdeki günlerde siyaset sahnesinde yaşanacak bu büyük siyasi depremin tüm detaylarını okuyucularına aktarmaya devam edecektir.