Tutuklandıktan sonra 'pişmanlık' göstererek serbest bırakılan Kültür A.Ş.'nin eski Genel Müdürü Murat Abbas'ın savcılık ifadesi, adeta bir bomba etkisi yarattı. Abbas, ifadesinde İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'un 'bizzat' bazı işlerin belirli firmalara verilmesi konusunda 'emirler yağdırdığını' iddia etti! Bu çarpıcı beyan, İBB koridorlarında deprem etkisi yaratırken, siyaset kulisleri de bu flaş gelişmeyle çalkalanıyor!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde patlak veren ve kamuoyunun yakından takip ettiği 'yolsuzluk' soruşturması, her geçen gün yeni ve çarpıcı detaylarla gündeme gelmeye devam ediyor. Soruşturma kapsamında tutuklanan ve ardından 'etkin pişmanlık hükümleri' çerçevesinde 'yurt dışı çıkış yasağı' ve 'konutu terk etmeme' gibi adli kontrol şartlarıyla tahliye edilen Kültür A.Ş.'nin eski Genel Müdürü Murat Abbas'ın 17 Nisan 2025 tarihinde savcılığa verdiği ifade, adeta buzdağının görünmeyen yüzünü ortaya serdi.

Abbas'tan Ağır Suçlama: "Ongun'dan Direkt Talimatlar Aldım!"
Murat Abbas, savcılık ifadesinde adeta bir 'itirafçı' gibi konuştu ve İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun hakkında oldukça ciddi iddialarda bulundu. Abbas, "Bizzat Murat Ongun'un tarafıma bazı reklam mecralarıyla alakalı işlerin belirli firmalara verilmesiyle ilgili söylemleri ve talimatları oldu" diyerek, Ongun'un doğrudan müdahalesi olduğunu öne sürdü. Bu sözler, soruşturmanın seyrini tamamen değiştirebilecek bir nitelik taşıyor.

"Usule Uygun Davrandım, Baskılara Dayanamadım!"
Abbas, Ongun'dan gelen bu 'emirlerin' birçoğunu yerine getirmediğini ve her şeyi yasal prosedürlere uygun bir şekilde yapmaya çalıştığını vurguladı. Ancak, bu yöndeki 'baskıların' kendisini o kadar bunalttığını belirtti ki, göreve başladıktan sadece üç ay sonra istifa dilekçesini Murat Ongun, Ertan Yıldız ve Yiğit Özduman'a e-posta yoluyla ilettiğini söyledi. Bu ifade, İBB içindeki gerilimin ve Abbas üzerindeki baskının boyutlarını gözler önüne seriyor.

İkna Odası mı? İstifa Sonrası O Otelde Neler Yaşandı?
İstifasının ardından Murat Abbas, Ongun, Yıldız ve Özduman ile Kalamış'taki lüks bir otelde 'gizemli' bir toplantı yaptıklarını açıkladı. Bu toplantıda, Abbas'ın göreve devam etmesi yönünde 'ikna edildiği' belirtildi. Abbas, bu görüşmede reklam işlerinin tamamen dışında kalmak ve sadece kültür ile sanat faaliyetlerine odaklanmak istediğini dile getirdiğini söyledi. İlginç bir şekilde, bu tarihten sonra reklam ihalelerine kendisinin 'hiç karıştırılmadığı' yönünde bir ifade verdi. Bu durum, istifa ve geri dönüş sürecinin perde arkasında nelerin yaşandığına dair soru işaretleri yaratıyor.

Büyük Organizasyonların ve Bütçelerin Tek Hakimi: Murat Ongun mu?
Abbas'ın ifadesinin devamında yer alan bir diğer çarpıcı iddia ise milli bayramlarla ilgili organizasyonlar ve büyük bütçeli özel günlerdeki sanatçı prodüksiyon bütçelerinin 'tamamen Murat Ongun tarafından belirlendiği' yönünde oldu. Abbas, yapılan ihalelerin İhale Kontrol Birimi tarafından kontrol edildikten sonra son aşamada kendisine imzaya geldiğini ve kendisinin sadece imza attığını, yapılan işlemlerle ilgili herhangi bir bilgisinin olmadığını savundu. Bu ifade, İBB'deki finansal süreçlerin işleyişi hakkında ciddi soru işaretleri doğuruyor.

Şok Eden Rakamlar! Bütçeye Kimler Neler Dahil Etti?
İfadesinin en dikkat çekici bölümlerinden birinde Abbas, 'gayri resmi' bir şekilde bütçeye dahil edilen astronomik ödemelerden bahsetti. İddiaya göre, bütçeye 7 milyon TL havalandırma ve çatı gideri, 8 milyon TL iletişim koordinatörlüğünün camı için ödeme, 22 milyon TL işçilik gideri ve 'Kahraman' isimli bir kişiye ödenen 6 milyon TL dahil edildi. Bu rakamlar, toplamda 41 milyon TL'lik bir 'kara deliği' işaret ediyor ve soruşturmanın derinleşmesine yol açabilecek potansiyel taşıyor.

"Etkin Pişmanım! Suçla Fikri ve Eylemsel Birliğim Yok!"
Murat Abbas, ifadesinin sonunda 'etkin pişmanlık hükümlerinden' faydalanmak istediğini açıkça belirtti. Kendisinin adı geçen diğer şüphelilerle hiçbir şekilde 'suça ilişkin eylem ve fikir birliği' olmadığını savunan Abbas, bazı evraklarda imzasının bulunmasından dolayı sorumluluğunun atfedildiğini düşündüğünü ifade ederek serbest bırakılmayı talep etti.