Maaşsızlık ve Mağduriyet Had Safhada!
KRT Televizyonu çalışanları 2 aydır ödenmeyen maaşları ve kesilen yemek ücretleri nedeniyle isyan bayrağını açtı. Kanal sahibi Fırat Bozfırat'ın yaşam tarzı mercek altına alınırken, basın emekçileri hakları için mücadele ediyor. İşte tüm detaylar...
Türkiye'de gazetecilik ve televizyonculuk sektörleri, yapısı gereği pek çok zorluğu barındırır. Kamuoyuna haber ulaştırma görevini üstlenen basın mensupları, çoğu zaman ağır şartlar altında çalışmak durumunda kalır. Ancak KRT televizyonunda yaşanan son olaylar, sektördeki zorlukların ötesinde, temel insani hakların ihlali boyutuna ulaştı. Kanal çalışanları, aylardır alamadıkları maaşları ve verilmeyen diğer hakları nedeniyle büyük bir mağduriyet yaşıyor ve haklarını aramak için harekete geçti.
KRT TV çalışanlarının hesaplarına en son maaş girişi 28 Mart'ta yapıldı. Bu tarihten bu yana, yani 2 ayı aşkın süredir maaşları ödenmiyor. Maaş krizine ek olarak, nisan ayından beri yemek ücretleri de ödenmiyor. Yemek ücreti alacaklarının 8.000 TL olduğu belirtiliyor. Üstelik, yemek kartlarında bakiyesi olan çalışanların kartları da bloke edildi; çalışanlar bu durumu ödeme yaparken öğrendi. Bu durum, basın emekçilerinin "hakkı gaspediliyor" şeklinde dile getirdiği ciddi bir mağduriyet ortamı yarattı.
Mart ayında, Ramazan ayı içerisinde yaklaşık 20 kişi hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldı. İşten çıkarılan bu kişilerin maaşları, yemek ücretleri ve diğer hakları hala ödenmedi. Sadece işten çıkarılanlar değil, kendi isteğiyle işten ayrılanlar dahi kalan haklarını temin edemedi. İki maaş alacağı ve yemek parası alacağı olan bazı çalışanlara ise "kademeli işten çıkın" denildiği iddia ediliyor. Yaşanan bu duruma karşı KRT TV emekçileri, haklarını alabilmek için kanalda toplanma kararı aldı ve eylem yaptı. Avaztürk olarak bu tür hak arayışlarının yakından takip edilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Çalışanların kanalda toplanması üzerine yayın durduruldu. KRT emekçileri, karşılarında muhatap bulmak, kanal yönetimiyle görüşmek istediler. Ancak onları kanalın avukatı karşıladı. Yaşanan bu gergin ortamın ardından KRT TV'nin sosyal medya hesabından bir açıklama yapıldı. Açıklamada, tüm çalışanların geriye dönük haklarının ödeneceği ve işten çıkarılanların tazminatlarının da öncelikli olarak verileceği taahhüt edildi. Ancak çalışanlar, bu taahhütlere rağmen sabaha kadar kanalda beklemeyi sürdürdü. Şirket yönetiminin, çalışanların eylemi sırasında kanalın önüne çok sayıda güvenlik görevlisi çağırdığı da görüldü.
SÖZCÜ Televizyonu'nda Fatih Portakal, KRT'deki bu durumu "Arkadaş, yani bize ya paramızı vereceksin ya da biz işi bırakacağız" diyerek çalışanların isyanını ve hak arayışını aktardı. Portakal, çalışanların sloganının "İşçiyiz haklıyız kazanacağız" olduğunu belirtti. Kanal sahibi Mimar Fırat Bozfırat'ın maaşları 27 Haziran'da ödeme sözü verdiğini aktaran Portakal, bir önceki akşam da 10.000 TL yatırma sözü verildiğini ancak bu paranın da yatırılmadığını ifade etti.
Fatih Portakal, yaşanan bu mağduriyet karşısında çok net bir eleştiri yöneltti: "Ya arkadaş, yapabilecek kabiliyetin yoksa, maddi gücün yoksa, o zaman bu insanları da mağdur etmeyeceksin!". KRT'nin başka yerlerden transferler yaptığına dikkat çeken Portakal, kendi çalıştığı yerden de KRT'ye giden arkadaşlarının şu anda mağdur olduğunu söyledi. Portakal'ın dikkat çektiği bir diğer önemli nokta ise kanal sahibinin yaşam tarzı oldu. "Bir de bu kanalın sahibinin yaşantısına bakmak gerekiyor" diyen Portakal, bir tarafta Mart ayından beri maaşını alamamış emekçiler varken, diğer tarafta patronun nasıl bir yaşantıya sahip olduğunu sorguladı. Hatta, gece vardiyasında çalışan bazı arkadaşların benzin paralarını haber müdürünün cebinden koyarak evlerine gönderdiğini aktardı; bu durum, çalışanların içinde bulunduğu zorluğun boyutunu gözler önüne serdi. Avaztürk olarak, emekçinin hakkının her zaman öncelikli olması gerektiğini düşünüyoruz.
Portakal, "Ya yapmayacaksınız o zaman bu işi yani kanal var diye caka atar atmak güzel ya, 'İşte benim kanalım var şöyledir böyledir' ama bu insanların da hakkını vermek zorundasınız" diyerek, kanal sahibi olmanın getirdiği sorumluluğu vurguladı. Özellikle bayram döneminde çalışanların bu paraya ihtiyaçları olduğunu ve ağızlarının tadının olmadığını belirten Portakal, buna karşılık KRT patronunun bayramının nasıl geçtiğini sorguladı. Yaşanan bu büyük kriz ve mağduriyet karşısında, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin henüz bir açıklama yapmamış olmasına da dikkat çeken Portakal, cemiyet yetkililerine seslenerek "KRT çalışanları ile ilgili şu anda... bir açıklama yapmayı düşünüyor musunuz?" diye sordu. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin X hesabında bu olayla ilgili şu ana kadar bir açıklama görülmediğini de ekledi.
KRT TV emekçileri, maaşları ve diğer hakları ödenene kadar mücadelelerini sürdürmeye kararlı olduklarını gösterdiler. Neredeyse her gün ülkenin gündemi olan yoksulluk haberlerini yapan KRT emekçilerinin, kendi haklarını savunmaktan aciz hale düşürülmüş olması, sektördeki kırılganlığı ve çalışanların güvencesizliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Kanal sahibi Fırat Bozfırat'ın verdiği ödeme sözünün tutulup tutulmayacağı ve KRT çalışanlarının haklarına kavuşup kavuşamayacağı merakla bekleniyor. Avaztürk, bu önemli gelişmeleri takip etmeye devam edecektir.