Maduro ABD’ye Çattı!

Maduro ABD’ye Çattı!

Uzun bir dönem sokak eylemleriyle çalkalanan Venezuela’da Kurucu Meclis seçimleri sonrasında da sular durulmadığı gibi ABD’nin müdehaleleri de bitmiyor.

Kısaca son yılların özeti yapıldığında aslında bugüne dair pek çok ayrıntı da gün ışığına çıkacaktır. Çünkü geçtiğimiz günlerde ki küçük çaplı darbe girşiminin çok daha geniş bir arka planı mevcuttur. Zaten Maduro darbe girşiminin arkasında ABD olduğunu açıkça ifade ederek, Venezuela ile ABD arasında ki ilişkilerin en azından kendi yönetimi süresince düzelmeyeceğini de gösterdi. Peki bu güne nasıl gelindi? İşte 1998 sonrası yaşananların kısa özetini Avazturk Editör masasında sizin için özetledik.  

Hugo Chavez’in 1998 yılında başkan seçilerek Bolivarcı Venezuela Cumhuriyet adlı yapılanma ile özellikle petrol endüstrisini kamulaştıran Chavez bu sayede ülkenin en etkili ekonomik kaynağı üzerinde Devlet kontrolünü sağladı. Ancak zaten genel politikalarından memnun olmayan ABD’nin şimşeklerini de üzerine çekti. Özellikle İsrail karşıtı Filistin yanlısı tavrı başta olmak üzere ABD ile uluslararası pek çok konuda karşı karşıya gelen Chavez’i devirmek için 2002 yılında düzenlenen askeri darbenin arkasında ki CIA parmağı dünya kamuoyu açısından uzun süre konuşuldu. 11 Nisan da Ordu tarafından darbe ile görevinden alınan Hugo Chavez üç gün süren halk eymeleri sonucunda 14 Nisan 2011’de tekrar görevinin başına döndü. Kanser rahatsızlığı sebebiyle hayatını kaybettiği 2013 yılına kadar da görevini sürdüren Chavez sonrası en büyük destekçisi ve yol arkadaşı  Nicolas Maduro’nun göreve gelmesiyle iç ve dış politikasını karizmatik liderinden yoksunda olsa sürdüren Venezuela için işler hiç de kolay gitmiyor.

30 temmuz da ki Kurucu Meclis seçimlerini kazanan Maduro zaferinin tadını çıkaramadan hem içerde hem de dışarıda sert tepkilerle karşı karşıya kaldı. Önce Kurucu Meclis üyeleri, kendilerini tanımamakta ısrarcı Ulusal Meclisi bastı. Sonrasında kendilerini anayasal düzeni ortadan kaldırmakla suçlayan Başsavcı Luisa Ortega Diaz’ı oy birliğiyle görevden aldı. Tam da bu gündemin peşine ülkenin üçüncü büyük kenti Valencia’da bir grup asker ile sivilin katıldığı darbe girişimine sahne oldu. Her ne kadar darbe küçük ölçekli ve bastırılmış olsa da ülkede sular kolay kolay durulmayacak gibi görünüyor.

ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıklar Kontrol Dairesi, diktatör diye tanımladığı Nicolas Maduro diğer yetkillerle ABD vatandaşlarının ve şirketlerinin ticari ilişki kurulmasını yasakladığı gibi yaptırım kararı aldığını da açıklaması Venezuela’da yaşanan çalkantılarda CIA parmağı var diyenlerin elini de güçlendirdi.

Suriye, Filistin, Rusya ve İran konularında dış politik çatışmayı içerde ki mücadeleye ekleyen Nicolas Maduro için ABD ile bilek güreşi epey uzun süreck gibi görünmektedir.