MHP'de Bomba Öcalan Gerilimi
MHP'deki Öcalan krizi siyaseti altüst etti! Lider Bahçeli'nin geçmişteki 'kurucu önder' tanımına karşın yardımcısının 'bölücübaşı' çıkışı büyük şok yarattı; bu çelişkinin ardındaki gizemli gerçekleri keşfetmeye hazır olun!
Milliyetçi Hareket Partisi'nde (MHP) son dönemde, terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan hakkında farklı tanımlamaların kullanılmasıyla büyük bir siyasi gerilimin patlak verdiği ortaya çıktı, zira MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, Öcalan için net bir şekilde "bölücübaşı" ifadesini kullanırken, Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin geçmişte Öcalan'dan "kurucu önder" olarak bahsettiği bilgisi gündeme bomba gibi düştü.
Haberimiz devam ederken; MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Terörsüz Türkiye için Millî Birlik ve Dayanışma Buluşmaları - Asırlık Birlik Sonsuz Kardeşlik" etkinliklerinde yaptığı sert açıklamalarla dikkatleri üzerine çekerek, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ı kesin bir dille "bölücübaşı" olarak nitelendirmiş ve bu tanımlamayla partinin terörle mücadeledeki kararlı duruşunu bir kez daha vurgulamıştır.
Yalçın'ın konuşmasında özellikle muhalefet partilerini hedef alarak, "Ülkemizde Terörsüz Türkiye sürecine karşı çıkan politikacı ve sözde aydınların temelsiz iddialarının, İsrail söylemleriyle örtüşmesine milletimizin dikkatini çekmek istiyoruz" ifadeleriyle, Sayın Cumhurbaşkanı'nı Filistin üzerinden körü körüne eleştiren CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in İsrail’in çıkarlarına dolaylı olarak hizmet ettiğini iddia etmesi, siyasi polemikleri daha da alevlendirmiştir.
Aynı zamanda İYİ Parti (İP) sözcüleri başta olmak üzere MHP’yi Terörsüz Türkiye konusunda PKK ile aynı safta göstermeye çalışanları "terör devleti İsrail’in ekmeğine yağ sürmekle" suçlayan Yalçın, Türkiye’deki muhalefetle terörist İsrail’in kötü niyette ittifak ettiğini belirterek, CHP ve diğer partilerin "Acaba Cumhur İttifakı Terörsüz Türkiye adımından nemalanır mı? Bir seçimde bunu oya çevirir de öne geçer mi?" gibi çıkarcı hesaplar peşinde hakikati ıskaladığını sert bir şekilde dile getirmiştir.
MHP’li Yalçın, özellikle "Terörsüz Türkiye hamlesini MHP ile PKK arasında işbirliği gibi yansıtma ve MHP Liderini bölücübaşıyla aynı safta gösterme hadsizliği de aynı alçak ve sefil zihniyetin ürünüdür" şeklindeki çarpıcı beyanlarıyla, partisinin ve liderinin terörle mücadeledeki duruşuna yönelik tüm ithamları şiddetle reddederek, Terörsüz Türkiye projesinin tam olarak hayata geçmesiyle ne bölücü terör örgütünün ne de bölücübaşının kalmayacağını iddia etmiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altında bölücü terör örgütünü temsil edenlerle bir arada siyaset yapmaya itiraz etmeyip mangalda kül bırakmayan İYİ Parti gibi partilerin sözcülerini de eleştiren Yalçın, Türk milletinin algı oyunlarına kapılmayacak, yalancı pehlivanların naralarına prim vermeyecek kadar basiretli ve zeki olduğunu vurgulayarak, haklıyı haksız, doğruyu eğri, beyazı kara göstermeye çalışan siyaset ve muhalefet anlayışının milletten döneceğini kesin bir dille ifade etmiştir.
Tüm bu sert açıklamaların ve MHP’nin terörle mücadeledeki keskin duruşunun ardında, Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin daha önce Abdullah Öcalan için kullandığı "kurucu önder" tanımlamasının gölgesinin düşmesi, MHP içinde farklı tonlarda bir söylem birliği mi yoksa liderlik kademesindeki stratejik bir ayrışma mı olduğunu sorusunu akıllara getirerek, bu çelişkili ifadelerin partinin gelecek politikasını ve kamuoyundaki algısını nasıl etkileyeceği konusunda büyük bir merak uyandırmakta ve Türk siyasi sahnesindeki Öcalan tartışmasını daha da karmaşık bir hale sokmaktadır.