Türkiye siyaseti, son dönemde yaşanan gerilim ve art arda gelen kritik gelişmelerle adeta soluksuz bir sürece girmiş durumda. Muhalefet partilerine, özellikle de Cumhuriyet Halk Partisi'ne (CHP) yönelik operasyonların ardı arkası kesilmezken, siyasi arenada dengeleri değiştirecek, tansiyonu en üst seviyeye çıkaracak tarihi bir karar alındı. CHP Genel Merkezi, tüm belediye başkanlarını 10 Temmuz Perşembe günü Ankara’ya acil bir toplantıya çağırdı. Bu çağrı, sadece bir parti içi buluşmanın ötesinde, ülkenin siyasi geleceğine yön verecek, hatta belki de yepyeni bir direniş hattının temellerini atacak kritik bir zirvenin habercisi olarak yorumlanıyor. www.avazturk.com olarak edindiğimiz son dakika bilgilerine göre, bu buluşma, iktidarın muhalefet üzerindeki baskılarına karşı CHP'nin bugüne kadarki en net ve en keskin yanıtını içerecek gibi görünüyor. Makalemizin ilerleyen bölümlerinde, bu çağrının perde arkasını, geçmişte yaşananları ve bu tarihi toplantıdan çıkabilecek olası senaryoları tüm detaylarıyla mercek altına alarak, sizi bekleyen büyük sürprizlere hazırlayacağız.

Siyasi kulisler, bir süredir CHP'li belediyelere yönelik artan baskılar ve operasyon iddialarıyla çalkalanıyordu. Bu operasyonlar zinciri, ilk olarak 19 Mart tarihinde, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve o dönem Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla başlamıştı. Bu şok edici gelişme, CHP tabanında ve kamuoyunda büyük yankı uyandırmış, iktidarın muhalif belediyeler üzerindeki denetimini artırma eğiliminde olduğu yorumlarını beraberinde getirmişti. Ancak son dönemde yaşananlar, bu sürecin çok daha derinle ve sistematik bir hal aldığını gösteriyor.

Antalya, Adıyaman ve Manavgat belediyelerine yönelik düzenlenen operasyonlar, gerilimi daha da tırmandırdı. Özellikle Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek'in tutuklanması, CHP camiasında şok etkisi yarattı ve bardağı taşıran son damla olarak görüldü. Bu tutuklama, muhalefetin siyasi alanda elini kolunu bağlama çabası olarak değerlendirilirken, parti içinde de nasıl bir tepki verileceği konusunda hararetli tartışmaları beraberinde getirdi. Tele1 TV'den 07.07.2025 tarihinde yayımlanan bilgilere göre, partinin artık daha "sert bir tavır" benimsemeye hazırlandığı konuşulmaya başlandı.

İşte tam da bu ortamda, CHP Genel Merkezi, tarihi bir adım atma kararı aldı. Edinilen bilgiye göre, partinin tüm belediye başkanları, 10 Temmuz Perşembe günü Ankara'ya çağrıldı. Bu çağrı, sadece bir bilgilendirme toplantısı değil, aksine iktidarın "operasyon" hamlelerine karşı ortak bir strateji belirleme, safları sıklaştırma ve geleceğe yönelik yol haritasını çizme amacı taşıyor. Partinin iç kulislerinde konuşulanlar, bu toplantının sıradan bir istişareden çok daha fazlası olacağına işaret ediyor. Ankara'da yapılacak bu zirvede, belediye başkanları yaşanan süreçle ilgili bilgi alışverişinde bulunacak, karşılaşılan sorunları dile getirecek ve en önemlisi, bundan sonra izlenecek yol hakkında ortak bir karar alma zemini arayacaklar.

Bu toplantının sadece belediye başkanlarını değil, aynı zamanda parti yönetimini de yakından ilgilendiren çok boyutlu bir gündemi olması bekleniyor. Toplantıda, hukuki süreçlere karşı ortak savunma mekanizmaları, halkla ilişkiler stratejileri ve iktidarın hamlelerine karşı nasıl bir siyasi dil ve eylem planı geliştirileceği gibi konuların masaya yatırılacağı tahmin ediliyor. Bu gelişmeler, Türkiye siyasetinde önemli bir dönemeç noktası olabilir ve CHP'nin, yaşadığı bu baskılar karşısında nasıl bir direnç göstereceğinin ve siyasi geleceğini nasıl şekillendireceğinin en net göstergesi olacaktır.

Bu kritik buluşma, CHP'nin sadece kendi iç dinamiklerini değil, aynı zamanda Türkiye'nin genel siyasi atmosferini de derinden etkileyecek potansiyeli taşıyor. Eğer iddia edildiği gibi parti, "daha sert bir tavır" benimserse, bu durum, iktidar ve muhalefet arasındaki gerilimi daha da artırabilir, yeni siyasi kutuplaşmalara yol açabilir ve hatta erken seçim tartışmalarını yeniden gündeme getirebilir. Tüm belediye başkanlarının Ankara'ya çağrılması, CHP'nin bu süreçte yalnız kalmayacağını, tüm kadrolarıyla birlikte ortak bir cephe oluşturacağını ve gelecek dönemdeki mücadelelerinde daha kararlı ve örgütlü hareket edeceğini göstermesi açısından büyük önem taşıyor. www.avazturk.com olarak gözlemlediğimiz kadarıyla, 10 Temmuz Perşembe günü Ankara'da atılacak adımlar, Türkiye'nin siyasi haritasını yeniden çizecek, gelecekteki seçimlerde ve siyasi platformlarda dengeleri baştan sona değiştirecek, çok daha büyük ve beklenmedik bir kararı müjdeleyebilir!