Türkiye Ekonomisi Bu Zam Dalgalarında Batıyor mu?

Türkiye Ekonomisi Bu Zam Dalgalarında Batıyor mu?

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken'in son zamlara yönelik çarpıcı uyarıları, esnafın omuzlarındaki enerji yükünü, artan maliyetlerin ekonomiye nasıl zarar vereceğini ve işyeri kiralarından kaynaklanan dramları..

Değerli okuyucularımız, bugün sizlere Türkiye'nin kalbinden, ekonominin kılcal damarlarından gelen ve geleceğe dair endişeleri artıran kritik bir sesin yankılarını sunacağım. Son dönemde yaşanan zam fırtınası, küçük esnafın ayakta kalma mücadelesini dramatik bir boyuta taşırken, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in çarpıcı açıklamaları, tablonun vahametini bir kez daha ortaya koydu. Bu makale, sadece rakamların değil, aynı zamanda sokaktaki gerçekliğin, esnafın alın terinin ve ekonominin geleceğinin bir aynası olacak. Türkiye’nin dört bir yanından gelen ve www.avazturk.com ekibimizin dikkatle derlediği bu veriler, ülke ekonomisinin alarm verdiğini ve bu gidişatın durdurulması gerektiğini net bir şekilde gözler önüne serecek. Hazırlanın, çünkü bu haber, sizi derinden etkileyecek ve sorgulatacak pek çok detayı barındırıyor.

Son yapılan zamlar, özellikle doğalgaza gelen %25'lik artışla birlikte, esnafın sırtındaki yükü katbekat artırmış durumda. TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, bu durumun esnafın mağduriyetini artıracağını ve kaçınılmaz olarak fiyatlara yansıyarak enflasyonun yükselmesine ve maliyetlerin artmasına sebep olacağını açıkça belirtiyor. Enerji maliyetleri, esnafın en büyük gider kalemlerinden biri haline gelmiş durumda. Özellikle elektrikli ya da doğalgazlı fırınlar kullanan müesseseler için üretimdeki bu artışlar, işletmelerin nefes almasını engelliyor. Palandöken, "Elektrikte sanayiciye ayrı, konuta ayrı tarife uygulanırken esnaf ise ticarethane kapsamında kullandığı elektrik bedellerini en yüksek tarifeden ödüyor" diyerek bu adaletsizliğe dikkat çekiyor. Oysa bir dükkanın aydınlatılması, hem can hem de mal güvenliği için hayati önem taşıyor, sokakların ışıklı olması ise insanların o bölgelerde güvenle gezebilmesini sağlıyor. Bu nedenle Palandöken, esnaf için özel bir tarife yapılması gerektiğini vurguluyor.

Esnafın korunması gerektiğini savunan Palandöken’e göre, yapılması gereken ilk şey, esnafın tarifelerinin daha düşük olması. Doğalgaza yapılan %25'lik zammın, maliyetin dörtte biri kadar bir artış anlamına geldiğini ve bu bedelin daha da yükseleceğini ifade ediyor. Sadece elektrik ve doğalgaz değil, sosyal güvenlik primleri ve diğer girdi masrafları da esnafı perişan eden diğer kalemler arasında. Palandöken, "Esnaf ve zanaatkârsız bir toplumda enflasyonla mücadele uzun sürecek gibi görünse de, esnafın ayakta kalma süresinin azaldığını herkes görebiliyor" diyerek durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Bir pastacının, bir simitçinin, bir fırının, bir bakkalın buzdolabı ya da bir kasabın kullandığı elektriğin girdi maliyeti olarak kabul edilmesi halinde, bu maliyetlerin vatandaşa bu kadar yansımayacağını belirtiyor. Ayrıca, klimaların çalışması, sokakların aydınlatılması ve tabelaların yanması gerektiğini, çünkü bu cıvıltının ve parlaklığın dükkanların mesleğini icra ettiğini gösterdiğini ekliyor.

TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, bu tür zamların çare olmadığını kesin bir dille ifade ediyor. Ona göre, "3 girdi çok önemli: birincisi elektrik, ikincisi doğalgaz, üçüncüsü su." Dördüncü önemli girdi ise işçi maliyetleri olarak öne çıkıyor. Ancak esnafın sadece enerji ve işçilik maliyetleriyle değil, aynı zamanda iş yeri kiralarıyla da boğuştuğu başka bir büyük sorun daha bulunuyor. Palandöken, "Artık mal sahipleri, '10 yılı doldurdun, iş yerimi boşalt' demeye başlıyor" diyerek bu vahim durumu gözler önüne seriyor. Oysa bir esnafın müşteri potansiyelini ancak 10 yıl içinde oluşturabildiğini ve bu durumda dükkanını boşaltmak zorunda kalmasının doğrudan işsiz kalmasına neden olduğunu belirtiyor. Bu çarpıcı gerçekler, ekonomideki düzelme beklentisi yerine, bu zamların ciddi anlamda zarar getireceğine işaret ediyor.

Tüm bu veriler ışığında, TESK'ten gelen bu uyarılar, sadece esnafın değil, tüm Türkiye ekonomisinin geleceği için bir dönüm noktası niteliğinde. Fiyatların kontrol edilebilmesi ve maliyetlerin azaltılabilmesi için acil önlemler alınması gerektiği açıkça ortada. Eğer bu alarm zilleri duyulmaz ve esnafın üzerindeki bu devasa yük hafifletilmezse, bu zam dalgası sadece çarşıların ışıklarını söndürmekle kalmayacak, aynı zamanda enflasyonu durdurulamaz bir noktaya taşıyarak ülke ekonomisinde telafisi güç, derin yaralar açacaktır. Türkiye'nin ekonomik geleceği adına bu kritik uyarıları ciddiye almak ve gerekli adımları atmak, www.avazturk.com olarak inanıyoruz ki, bir an önce hayata geçirilmelidir.