İslam Dünyasında Bayram Algısını Sarsacak Şok İddia

İslam Dünyasında Bayram Algısını Sarsacak Şok İddia

Din araştırmacısı Hakkı Yılmaz'dan bayram kavramına köklü bir yorum! Kurban Bayramı'nın İslam'da yeri olmadığını, Ramazan Bayramı'nın ise Kur'an ile alakası olmadığını iddia eden Yılmaz, Kur'an'ın inişini kutlamanın yegane gerçek bayram olduğunu savunuyor

Dini sohbetleriyle geniş kitlelere ulaşan din araştırmacısı Hakkı Yılmaz, YouTube kanalında yayınlanan "62. KURBAN BAYRAMININ DİNDEKİ YERİ" başlıklı son "Uyanış Sohbetleri" programında, İslam dünyasında asırlardır süregelen bayram anlayışını kökten sarsacak çarpıcı iddialarda bulundu. Hakkı Yılmaz, daha önceki programlarında Kurban Bayramı'nın İslam dininde yeri olmadığını belirtmiş, ancak bu yorumun bazı izleyiciler tarafından "İslam'da hiçbir bayram yok" şeklinde yanlış anlaşıldığını ifade etti. Yılmaz, "Evet İslam dininde bir bayram var ama kurban bayramı değil onu belirtmiş olayım," diyerek sözlerine başladı ve mevcut dini bayramların dini bir dayanağı olmadığını savundu. Bu açıklamalar, milyonlarca Müslümanın bayramlara bakış açısını sorgulatacak nitelikte. Hakkı Yılmaz, Türkçede bayramın "toplu halde yeme içme, eğlence, neşelenme" anlamlarına geldiğini, Arapçada ise "avdet" yani "geriye dönme, geçmişi hatırlama, geçmişteki bir olayı tekrar yaşama" anlamına gelen "İyd" sözcüğüyle ifade edildiğini detaylıca açıkladı.

Hakkı Yılmaz, mevcut "dini bayram" olarak kutlanan Kurban Bayramı'nın tamamen uydurma olduğunu ve Hz. Peygamber'e iftira yoluyla atfedilen rivayetlerden kaynaklandığını iddia etti. Yılmaz'a göre, Abdullah ibn Amr ibnül As'tan gelen ve Kütübü Sitte'den sadece Ebu Davud ile Nesai'de yer alan bir rivayet, Hz. Peygamber'in "kurban gününü bayram olarak kutlamakta emrolundum" dediğini öne sürüyor. Ancak Hakkı Yılmaz, Kur'an'ı incelediklerinde böyle bir bilginin olmadığını, diğer hadis kaynaklarının da bu rivayete itibar etmediğini vurguladı. Yılmaz, aynı şekilde Ramazan Bayramı'nın da Ramazan ayı ile bir ilişkisi olmadığını, Ramazan ayının kerametini Kur'an'dan aldığını belirterek, "Ramazan Bayramı demeyelim hele hele Fıtır Bayramı hiç demeyelim," ifadelerini kullandı. Ona göre, düşman işgalinden kurtuluş gibi ulusal günlerin kutlanması ve bayram ilan edilmesi normal olsa da, mevcut dini bayramların dinen bir dayanağı bulunmamaktadır.

Peki, İslam'da gerçek bir bayram var mıdır ve varsa nedir? Hakkı Yılmaz, bu sorunun cevabını Kur'an-ı Kerim'de aradığını ve "bayram" sözcüğünün (İyd) Maide Suresi'nin 111'den 115'e kadarki ayetlerinde geçtiğini belirtti. Yılmaz, burada Hz. İsa ve havarilerinin sohbetlerine değinildiğini, Hz. İsa'nın "Rabbimiz bizim üzerimize, bizim için öncekilerimiz ve sonrakilerimiz için bir bayram ve senden bir alamet gösterge olarak gökten bir sofra indir ruhumuza gıda indir" şeklinde dua ettiğini aktardı. Hakkı Yılmaz, bu "sofra"nın altın, balık, biftek gibi yiyeceklerle dolu fantastik bir masa olmadığını, bu konuda çok sayıda masal uydurulduğunu söyledi. Ona göre, Hz. İsa'nın beklediği sofra aslında "İncil"dir, yani vahiydir. İsa Peygamber ve havarileri, kendilerine vahyin inmesini, sırat-ı müstakimi ifade eden ilkelerin indirilmesini bayram yapmak istemişlerdir. Bu konuda daha fazla dini analiz ve güncel yorum için okuyucularımız https://www.avazturk.com adresini ziyaret edebilirler. Hakkı Yılmaz, bu bağlamda Müslümanlar için de bir bayramın olduğunu ve bunun da vahyin, yani Kur'an'ın inmesini bayram olarak kutlamak olduğunu çarpıcı bir şekilde ifade etti.

Hakkı Yılmaz, Müslümanların Kur'an'ın inişini bayram olarak kutlamaları gerektiğini vurgulayarak, bu anlayışın Kur'an'ın Kadir Suresi'nde de desteklendiğini belirtti. Kadir Suresi'nin "bin aydan daha hayırlı" yani 80-82 senelik bir ömürden daha hayırlı olduğunu söyleyen Yılmaz, o gecede inen vahiylerin "ruh taşıdığını", insanlara "sosyal can olduğunu", "can kattığını", "canlı tuttuğunu" ve her konuda rehberlik ettiğini dile getirdi. Surenin son kelimesi olan "selam"ın, Hakkı Yılmaz'a göre bir ünlem taşıdığını ve "ne mutlu" diye bayramı ifade ettiğini belirtti. Hakkı Yılmaz, Ramazan ayının tamamen Kur'an ayı olması sebebiyle, bu ay içerisinde belirli bir günde "Kur'an bayramı" adıyla, hatta bir hafta veya bir ay boyunca sürecek bir festivalin düzenlenmesi gerektiğini savundu. Yılmaz, İsa Peygamber'in de istediği gibi vahyin inişini dünyada bayram olarak kutlamanın ve vahyin içeriğini, insanlara nasıl müjdeler ve rehberlikler sunduğunu tüm dünyaya göstermenin önemine değindi.

İşte burada geliyor o çok konuşulacak, asırlık gelenekleri tartışmaya açacak ve dini çevrelerde fırtınalar koparacak o büyük iddia: Hakkı Yılmaz'a göre İslam dininde, rivayetlere dayalı ve Kur'an'da yeri olmayan bayramlar yerine, yalnızca ve yalnızca "Kur'an Bayramı" vardır! Bu, yüzyıllardır süregelen bayram anlayışını alt üst edecek, devrim niteliğinde bir açıklama! Yılmaz, "Tek bayram Kur'an bayramı o kadar," diyerek sözlerini noktaladı. Bu iddia, sadece bir takvim değişikliği değil, aynı zamanda Müslümanların vahye ve Kur'an'a olan bağını yeniden tanımlayacak, belki de Ramazan ayında bambaşka bir kutlama geleneğinin fitilini ateşleyecek tarihi bir dönüm noktası olabilir!